2. Ulusal Maneviyat Psikolojisi Sempozyumu’nda konuşan Psikiyatrist Dr. Mustafa Ulusoy, “Herkes farklı âlimleri tanır ve farklı eserleri okur. Ben çareyi Risale-i Nur’da buldum” dedi.
Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Psikolojik Danışma ve Rehberlik Uygulama ve Araştırma Merkezi (ERREM) tarafından düzenlenen ve iki gün süren semyozyum da çeşitli üniversitelerden bilim adamları 12 farklı konuda sunum yaptı. Rektör Vekili Prof. Dr. Abdulhakim Coşkun, Sabancı Kültür Sitesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen, 2. Ulusal Maneviyat Psikolojisi Sempozyumu’nun açılışında yaptığı konuşmada, Üstadın sözlerine atıfta bulunarak, her şeyi maddede arayanların akıllarının gözlerinde olduğunu, gözün ise maneviyatta kör olduğunu belirtti. (Görmediğime inanmam, gördüğümle yetinirim’ diyen insanlık, manevî değerleri nasıl elde edebilir” diye soran Coşkun, “Bu, şu anda Batı’nın önündeki en önemli problemlerden birisi olarak görülüyor. Psikoloji bilimi, neredeyse ruhu inkâr etme noktasına gelmiş. Oysa ruhu kabul etmeyen veya ruhu anlamayan bir psikiyatrist nasıl insanlığa çözüm getirecek?” ifadelerini kullandı.
HAYATTA 4 ÖNEMLİ KELİME
Hayatta 4 önemli kelimenin olduğunu söyleyen Coşkun, bunların; mana-i harfi, mana-i ismi, nazar ve niyet olduğunu söyledi. Dört kelimeyi açıklayıp bu kavramların tam hakikatiyle idrak edildiğinde kâinata bakış açısının değişeceğini söyledi. Ayrıca ‘Kanaat bitmeyen bir hazinedir’ ve ‘Şükür nimeti ziyadeleştirir’ vecizelerinin üzerinde duran Coşkun, bu sözlerin bize yeni bir pencere açacağını ve pek çok sorunun çözüleceğini dile getirerek konuşmasını tamamladı.
ŞEFKAT AŞKTAN DAHA ÜSTÜN
Sempozyumda sunumunu Risale-i Nur’u kaynak alarak hazırlayan Psikiyatrist Dr. Mustafa Ulusoy ise, “Bediüzzaman’ı tanımasaydım ve Risale-i Nurları okumasaydım varoluşsal acı çekerdim. Herkes farklı âlimleri tanır ve farklı eserleri okur. Ben çareyi Risale-i Nur’da buldum. Said Nursi Risale-i Nurlarda ilk insanın yaratılışından bu yana zihinlerde olan varoluşsal sorunlarla uğraştığını ve bunun cevabını bulduğunu söyleyebilirim” dedi. Ulusoy, Altıncı Söz’den bahsetti. Ulusoy, nefis ve malını Cenâb-ı Hakka satanların karşılığında cenneti satın alacağını ve elindeki fani malın beka bulacağını ifade etti. Bediüzzaman’ın merkezine şefkati koyduğunu söyleyen Ulusoy, şefkatin aşktan daha üstün olduğunu çünkü şefkatin karşılıksız olduğunu belirtti.
Ayşenur Akay / Kayseri