"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Türkiye Sivas oldu; Ankara’ya yöneldi

M. Latif SALİHOĞLU
11 Eylül 2017, Pazartesi
GÜNÜN TARİHİ: 11 EYLÜL 1919

Millî Mücadalenin başlamasıyla birlikte, yurdun hemen her bölgesinde toplu hareketlenmeler baş gösterdi: Millî müdafaa cemiyet ve cephe hareketleri, kongreler, yürüyüşler, mitingler, birbirini takip etti.

Hem doğu, hem batı bölgelerinde düzenlenen kongrelerin başında Erzurum, Sivas, Balıkesir Kongresi gelir.

 “Günün tarihi” itibariyle, bir hafta süren ve 11 Eylül 1919’da nihaî toplantısını yapan Sivas Kongresi ile kongre sonrasında yaşanan gelişmeleri anlatmaya çalışalım.

“Sadâkat Yemini”ne dikkat!

4-11 Eylül arasında gerçekleştirilen bu toplantının ardından, ertesi gün halka açık bir oturum yapıldı ve alınan nihaî kararlar bir "Umumî Beyannâme" şeklinde Türkiye ve dünya kamuoyuna ilân edildi. Aynı gün ayrıca şu iki önemli karar alındı:

BİR: Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin kurulması.

İKİ: Millet Meclisi teşkil olununcaya kadar, kongre kararları ile hükümet idaresinin 15 kişilik bir “Temsil Heyeti” tarafından yapılması.

* * *

Anadolu ve Trakya'dan gelen onlarca delegenin iştirak etmiş olduğu Sivas Kongresi, şimdiki Sivas Lisesi binasında harikulâde bir yemin merasimiyle çalışmalarına başladı.

İşte o pek mühim olan yemin metni, ne hikmetse çoğu yerde gizleniyor, yahut görmezden geliniyor. Oysa, o gün olduğu gibi, bugün ve yarın gelecek nesillerin de bunu bilmesi gerekiyor.

Bilinmesi, bu ülkede yaşayan her vatandaşın öncelikli haklarından biridir diye düşünüyoruz. Zira, Erzurum ve Sivas Kongreleri, işgalden kurtuluşun ve yeni bir devleti kurmaya giden yolun başlangıcı ve en önemli kilometre taşlarından biridir.

Ayrıca, bu yemin metnini önemli kılan daha başka sebepler de var. Fakat, biz detaya girmeden, konuyu toparlamaya çalışalım.

İşte, kongreye katılan delegelerin çalışmaya başlamadan evvel yüksek sesle okumuş olduğu söz konusu o yemin metni: "Makam-ı Celil-i Hilâfet ve Saltanata, İslâmiyete, devlete, millete ve memlekete mânen ve maddeten hizmetten başka bir gaye ve emelimiz olmadığına binaen, kongrenin müzakeresi ve devamı müddetince ihtirasat-i şahsiye ve siyasiyeden ve fırkacılık emellerinden münezzeh bir azim ve imân ile çalışacağıma, ayrıca İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin ihyasına çalışmayacağıma, nâmusum ve bilcümle mukaddesatım nâmına Vallahi, Billahi yemin ederek söz veriyorum." (Uluğ İğdemir; Sivas Kongresi Tutanakları)

* * *

Şimdi de kongre sonrası ilân edilen Umumî Beyannâme’ye bakalım.

Daha evvel yapılmış olan Erzurum Kongresi’nin devamı ve daha da genişletilmiş mahiyetteki Sivas Kongresi, aslında çok daha geniş bir katılımla gerçekleştirildi. Son toplantıda alınan ve 12 Eylül günü metin halinde umuma ilân edilen nihaî kararlar şu şekilde tanzim edildi:

* Millî sınırlar içinde bulunan vatan, bölünmez bir bütündür.

* Kuvâ-yı Millîyeyi selâhiyetli ve millî iradeyi hâkim kılmak esastır.

* Osmanlı ülkesinin herhangi bir kısmına yapılacak müdahale, işgal ve Ermenilik-Rumluk teşkiline yönelik hareketlere toptan karşı konacak.

* İstanbul hükûmeti, bir dış baskı karşısında topraklarının herhangi bir parçasını bırakmak zorunda kalırsa, buna karşı bütün tedbirler alınır ve kararlar verilebilir.

* Mondros Mütarekesi imzalandığı tarihte sınırlarımız içinde bulunan, halkı Müslüman olan topraklar üzerindeki tarihî, millî, dinî ve coğrafî haklarımıza saygı gösterilmesini ve bunlara aykırı girişimlerin geçersiz hale getirilmesini bekleriz.

* Devletin bağımsızlık ve bütünlüğü mahfuz kalmak şartıyla, topraklarımızı ele geçirmek isteği olmayan herhangi bir devletin ekonomik, teknik ve sınaî yardımlarını memnuniyetle karşılarız.

* Millî iradeyi temsil etmek üzere Millet Meclisi'nin toplanması mecburi olup, kudsî gayelere erişmek ve takip etmek için, şimdilik bir Temsil Heyeti teşkil olundu.

* Millî vicdandan doğan cemiyetler birleşmiş, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adını almıştır. Bu cemiyet her türlü fırkacılık (particilik) cereyanlarından, şahsî ihtiraslardan uzaktır. Bütün Müslüman vatandaşlar bu cemiyetin tabiî üyesidir.

KISA NOTLAR

1) Tarihçi ve gazeteci-yazar İ. Hâmi Dânişmend, Sivas Kongresi’ne İstanbul Delegesi olarak katıldı. Kongrenin ilk toplantısında yapılan oylamada, oybirliğiyle Divân-ı Riyaset Kâtipliğine (Sekreterya) seçildi. Bir süre İrade-i Milliye gazetesini neşretti. M. Kemal, buna karşı Hakimiyet-i Milliye (bilâhare ULUS) gazetesini çıkardı. Araları açıldı. Uzlaşamadılar.

2) Erzurum Kongresi’nde seçilen 9 kişiye, Sivas Kongresi’nde seçilen 6 kişinin daha ilâve edilmesiyle, 15 kişilik Heyet-i Temsiliye teşkil edilmiş oldu. Bu heyet, BMM kuruluncaya kadar, en yüksek karar ve icra merciî sıfatıyla faaliyette bulundu.

3) Bilhassa Cumhuriyetin ilânından sonra, Sivas Kongresi’nde yapılan o yeminin metnine ne derece sadık kalındığını ve yine aynı kongrede alınmış olan nihaî kararlara ne ölçüde riayet edildiğini, dün olduğu gibi bugün de düşünmekte yarar var.

***

@salihoglulatif:

Demokratik prensiplerin egemen olmadığı bir yerde, hiçbir icraat bana heyecan ve sevinç vermiyor.  (Necdet Pehlivan)

Okunma Sayısı: 2689
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı