"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Siz uyandığınızda, vakit çok geç olabilir

M. Latif SALİHOĞLU
16 Aralık 2016, Cuma
Uykunun değişik evreleri, dereceleri, tabakaları var.

Bazı analizcilere göre, uykunun en derin tabakası, uykuda olan kişinin, uyandığını zannederek, gördüğü rüyâyı birilerine anlatmasıdır.

İşte, hiçbir peşin fikir, hüküm ve niyet içinde olmaksızın ifade edeyim ki, mevcut hâkim siyasete tav olmuş bazı dostları, aynen o derin uyku halinde görmekteyiz.

Kendini uyanık zannediyor; yani kendini uykudan uyanmış görüyor; ama, siyaset âleminde olup-bitenleri aynen rüyâsını anlatır gibi anlatıyor... Tabiî, hiç farkında bile olmadan.

Bu feci durum karşısında, biz de elimizden geleni yapmaya, gereken ikaz ve ihtarlarda bulunmaya çalışıyoruz. Fakat ne hikmetse, bunda fazla etkili olamıyoruz.

İşte, tam da bu noktada, Rüyâ makalesi yazarı Namık Kemâl’in bu vaziyete dair aşağıdaki nidâî söz ve mısralarını tahattur ettik; bilvesile, bunları sizinle de paylaşmak istiyoruz. Şöyle ki:

“Heyhât!  Nicedir bu hâb-ı gaflet! 

“Bu kadar zamandır gözü açık uyudunuz; gördüğünüz rüyâların han­gisi hakka isabet etti?

“Ey gaflet uykusunda yatanlar!

“Sâni-i Kudret, âsâr-ı rahmetini temâşâ için nazar vermiş. Siz ise, gözünüz açık iken uyuyorsunuz; gözünüz kapandıkça, adeta meyyit (ölü) haline geliyorsunuz

“Fesübhanallahil-azim!

“Dünyada gördüğünüz bu kadar ahvâlin hangisinde sebat buldunuz, hangisinde isabet ettiniz?

“(Yaşanan) İnkılâbâtın hangisinden kablelvukû haberdar oldunuz?”

Namık Kemâl, bu Rüyâ makalesinin sonunda, o meşhûr Hürriyet Kasidesi’nin sonundaki şu mısraları da tekrâren zikrediyor:

Ne efsunkâr imişsin âh ey didâr-ı (çehre-i) hürriyet

Esîr-i aşkın olduk gerçi; kurtulduk esâretten

Ne yâr-ı cân imişsin âh ey ümid-i istikbâl

Cihanı sensin azâd eyleyen bin ye’s û mihnetten

Senindir devr-i devlet, hükmünü dünyaya infâz et

Hüdâ ikbâlini hıfz eylesin, her türlü âfetten

Kilâb-ı zulme (zulmün köpeklerine) kaldı, gezdiğin nâzende sahrâlar

Uyan ey yâreli şîr-i jiyân (aslan) bu hâb-ı gafletten 

* * *

İslâmın dağ ve sahralarında, şimdi zulmün köpekleri geziyor, cirit atıyor. Yaralı aslan misâli Müslüman evlâdı ise, derin gaflet uykusunda yatıyor.

Hem öyle bir gaflet uykusu ki: Tâ bir asır evvelden vatan evlâtlarını hürriyet rüzgârı, meşrûtiyet meltemi, adâlet ve uhuvvet iksiri ile uyandırmaya çalışan Üstad Bediüzzaman’ı tutup hapse atan, hatta tımarhaneye gönderen “şahıs merkezli siyaset”e adeta perestiş, ınkıyâd, serfürû edercesine gidiyor.

Hani, neredeyse Bediüzzaman’ı cezalandıran müstebidleri değil de, yüzde yüz mâsum ve mağdur durumdaki Üstad’ın kendisinde hata kusur bulup onu suçlayacaklar.

Vâ esefâ! Derin uyku halindeki bu dost ve ihvanlarımız, zaten “Zamâne Abdülhamidçiler”in yanındalar, onların hemen her icraatini alkışlayıp duruyorlar; bu gidişle, aynı o muhaliflerin ağzıyla, diliyle konuşmaya başlayacaklarından ciddî mânada endişe ediyoruz. Zirâ, hâb-ı gaflette olduklarının ne yazık ki hâlâ farkında değiller.

Tıpkı, Üstad Bediüzzaman’a ve onun Nur Risâlelerine ihanet edenlere meddahlık veya çanakçılık yapanların uzun müddet uyanamaması ve uyananların da çok geç kalmış olması gibi... Ne diyor şair: “Yola geldim; lâkin, göçmüş cümle kervân bîhaber.”

Her daim duâ ve temenni edelim ki, samimî dost ve ihvanlarımız bir daha böylesi durumlara düşmesin, Nur’a muhalif ve muarız kulvarların dümen suyuna gitmesin.

@salihoglulatif:

Allah şahittir ki: Bizim siyasetle temasımızın yegâne sebebi "Din zarar görmesin; dine hizmet edilsin; mukaddesat âlet edilmesin" diyedir. Bundan başka herhangi bir gaye ve hedefimiz yoktur. Buna rağmen, bizi başka şeylerle itham edenleri Allah'a havale etmekten başka ne yapılabilir ki...

Okunma Sayısı: 7854
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • öğretmen

    17.12.2016 18:45:21

    iyi ki varsınız

  • Emre gören

    16.12.2016 22:38:04

    Okur ve yazarı ve çizeri ile cansın yeni asya

  • vefa umurca

    16.12.2016 19:08:19

    Hasbinallah ve nimel vekil ! demeli Latif bey. ağzınıza elinize yüreğinize sağlık

  • ali yeşilkaya

    16.12.2016 17:22:35

    abi yazın çok yerinde olmuş da,gazete lisanıyla olduğu için söyleyemediğini ben söyleyim:bunlardaki hal uyku değil,islamcılaşma halidir.bu kardeşlerimiz uzun zamandır islamcı nurculardır.hüsnü zanla uyku diyoruz.lakin özü itibarıyla istibdad olan islamcılık zehiri bünyelerini teslim alalı 20 yıldan fazla oldu.'islamı dahi zehirlendiren' istibdad bu nurcuların şahsında nurculuğu da zehirlendirmiştir.bize düşen de islamı ve nurculuğu asli haliyle yaşamak ve yaşatmak.YAŞASIN DEMOKRAT NUR TALEBELERİ VE SON KALEMİZ OLAN YENİ ASYA!

  • Ahmet Şahin

    16.12.2016 14:01:08

    Elinize,Kaleminize sağlık Latif ağabey.İki haftadır çok ehemmiyetli mevzuları dile getiriyorsunuz. Öyle bir uykuya dalmışlar ki, Allah(cc)basiret ve intibah nasip etsin diyelim. Yeni Asya mensupları hangi konuyu dile getirseler,uykudaki dostlar hep tersini söylediler. 90'lı yıllarda Erbakan hayranı bir ahbap ile yaptığımız sohbette, "Erbakan şu beyaz'a siyah derse inanırmısın" dedim.Demez mi ki "o diyorsa bir hikmeti vardır ve inanırım". Dostlar da malesef bu haldeler. R.Nur'ların aleyhine de bir karar alınsa kayıtsız şartsız destekleniyor. Rabbim cemaatimizi sadakat ve istikamet üzere devam ettirsin ve birlik ve tesanüdümüzü bozmaya çalışanlara fırsat vermesin.Amin

  • Ali Vefalı

    16.12.2016 11:11:36

    Evet iyi tesbitler. Uyku uzun zamandır devam ediyor, kanaatimce uykuyu aşmış, iyileşmesi imkansızlaşmış mevta haline gelmiş gibi. Hani büyük bir evliya, kendisinin vefat etti dedikodusu üzerine cenazesini kaldırmaya,yada namazına gelen, binlerce kişiye yada cemaata bakarak gülümser ve Allah Allah ne tuaf, bu kadar çok ölü, bir diriyi kaldırmaya gelmiş diye hayıflanır. Diri olduklarını zannedenler uyanacaklarmı ? Orası çok çok zor ama, yinede Allah bilir.

  • Toygar

    16.12.2016 08:54:31

    Uyandırma denilince aklıma geldi de paylaşayım dedim. Aynı hislerle.. Temmuz ortasından sonra bir ağabeyim de beni uyandırmaya gelmiş, eve. Üşenmemiş gelmiş. Sağ olsun. Ama işin ilginç tarafı uyuyanın kendisi olduğundan da habersiz. Kendini uyanık zannediyor olmalıydı ki, bildiklerini(?) söyleyip, beni gafletten uyandırmaya gelmiş idi. Ne diyeyim. Allah selamet versin. Gerçek uyuyanlara da sabah namazına bir an önce kalkmayı nasip etsin. Değilse, yatsı ezanı okundu okunacak!

  • Mustafa BİTER

    16.12.2016 08:01:50

    Öylesine uykuya dalanlar var ki , üvendireyle dürtüklesen yine uyanmazlar.Gaflet perdesi dört bir yanını öylesine pembemsi bir renkle çekilmiş ki...Pisliğin içine batmışlar,misk-i amber kokladıklarını zannediyorlar.O pembe perdenin gerisindekileri de başka gözle görüyorlar.Niyetimiz siyaset olsaydı her devir güçlü olanın yanında yer alır , gökdelenlerde yaşardık... Hayırlı Cumalar ve selamlar...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı