"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nur gizlenir, fakat sön(dürül)mez

M. Latif SALİHOĞLU
01 Şubat 2016, Pazartesi
Yirmi Sekizinci Lem’â’nın hemen başlarında aynen şu ifade yer alıyor: “Risâle-i Nur gizlenir, fakat sönmez ve söndürülmez.”

Üstad Bediüzzaman, bu sözü 1935’te kayda geçiyor.

O tarihte, Eskişehir Hapishanesinde mevkuf olarak bulunuyor.

Tek parti idaresi, Risâle-i Nur’u yasaklamak ve müellifini de yok etmek üzere harekete geçmişti.

Bu maksatla aylarca uğraştı, fakat bir halt edemedi; gayesinde muvaffak olamadı.

Kızıldan yeşile boyanan aynı bukalemun devlet, seksen yıl sonra Nur Risâleleriyle ilgili olarak bir kez daha harekete geçti. 

Fakat, bu kez açıktan yasaklamak yerine, güya “himaye etmek” maksadıyla, bu eserleri “devlet tekeli”ne almaya çalıştı. Şükür ki, bunda da maksadına nail olamadı.

* * *

Bu hususla alâkalı olarak 2 Aralık 2014 tarihli yazımızda aynen şunları ifade etmişiz:

“Devlet, 80 yıl aradan sonra Risâle-i Nur’un neşriyatına bir kez daha müdahale etti. Şimdiki müdahale, 1935’teki müdahaleden çok daha karmaşık ve çetrefilli görünüyor.

“Seksen sene önce, Eskişehir Ağır Ceza Mahkemesinin eliyle Nur Neşriyatına müdahale eden Kemalist rejim, özetle şunu diyordu: ‘Yasak! Bu eserleri kimse basamaz, yazamaz, yayamaz!!

“Günümüzdeki müdahaleci Kemalist devlet ise, özetle şunu söylüyor: ‘Yasak! Bandrol yok! Benden ve benim izin verdiklerimden başka kimse basamaz, yayamaz, satamaz!’”

* * *

Bu tuhaf müdahale, aslında Risâle-i Nur’u önce ipotek altına almak, ardından da bu eserlerin neşrine bir bahane ile engel olmaya çalışmak hedefine matuf idi.

Biz bunun farkında idik. Bu sebeple, meşrû dairede kalarak, fikir ve hukuk zemininde tam bir azim ve kararlılık içinde mücadele verdik. 

Allah’ın izni ve inayetiyle, bu mücadeleden de yüzümüzün akıyla çıktık. Cenâb-ı Hak, bizi mahçup eylemedi. 

Şükür, elhamdülillah.

* * *

Esasen, biz Risâle-i Nur’un yasaklanabileceğine hiçbir zaman inanmadık ve ihtimal de vermedik.

Zira, bu husus hakkında Hz. Bediüzzaman’ın ümit veren şu müjdesi var: “Kardeşlerim! Korkmayınız, Risâle-i Nur yasak olmaz.” (Şuâlar, s. 185)

İşte, biz de bu ve buna mümâsil müjdelere istinâden 13.04.2014 tarihli köşemizde aynen şu ifadeleri kullandık: “Kur'ân’ın malı olan Risâle-i Nur, bazan gizlenir veya perdelenir. Fakat, sönmez ve söndürülemez bir kudsiyete mâliktir. Gayret var; yeis yok.”

Nihayetsiz şükürler olsun ki, bugün o ihlâslı gayretin, o sadâkatli metanetin neticesini görüyoruz.

* * *

Netice itibariyle, gelinen bir diğer nokta da şudur: Yapılan resmî ve kànunî sözleşmelere göre, bundan böyle Risâleleri basmak isteyenler, aslına sâdık kalarak neşretmek zorunda. Aksi halde, birtakım müeyyidelerle karşı karşıya gelmekten kurtulamaz.

Bu şartlar dahilinde, devlet dahil artık herkes basıp neşredebilecek. Böylelikle, hiç kimse Risâle-i Nurları inşaallah ticarî maksadına da âlet edemeyecek.

Zaten, en sıkıntılı zamanlarda bile hep beraber şu hakikati söylemiyor muyduk: Şerleri hayra çeviren Cenâb-ı Hak, inşaallah zahiren şer gibi görünen bu işin neticesini de hayra tebdil edecek.

Şimdi dahi iyi görüyor ve anlıyoruz ki, iki seneye yaklaşan şiddetli fırtınaların neticesi de hayır ve güzellik oldu. 

Bu ise, büyük bir nimet ve mazhariyettir ki, ziyadeleşerek devam etmesi için şükür ister.

Zerrât-ı kâinat adedince Rabbimize şükürler olsun.

@salihoglulatif

"Ben güçlüyüm. Elimdeki siyaset topuzu ile istediğimi yaparım" diyen bir zihniyet, Kurân ahlâkına değil, aslında "Felsefe-i bâtıla"ya yakın durduğunu göstermiş oluyor.

* * *

Bilhassa hayatını Nur’a vakfetmiş olanların,

Risâle-Nur ile alâkalı lehte-aleyhte, müsbet-menfi...

Türlü gelişmelerden, yerine göre sevinç, ya da üzüntü duymamasını aklım, havsalam almıyor.

* * *

Ey âsî ve serkeş nefsim!

Beni dahilî ihtilâfların batağına çekme!

Bana gıybet denen zehirli baldan tattırma!

Vargücüyle "Beynel-ihvân muhabbet"e çalış.

Rabb-i Rahîmim, nefsimi bu istikamette önce ıslâh, sonra da musahhar ve istihdam eylesin.

Okunma Sayısı: 2451
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Toygar

    1.2.2016 13:03:59

    Bu dualarınıza amin diyerek katılıyorum. Tevfîk ve hidayet Rabbimizindir!..

  • nuri

    1.2.2016 13:01:11

    chp li hamzaçepi nin bandrol yasağının kaldırılması konusunda büyük çaba sarf ettiği doğrumudur.

  • Osman Yıldırım

    1.2.2016 09:52:16

    Latif Bey bu meyanda Allah'ın inayeti ile Yeni Asya nın çaba ve gayretleri sonucunda Risale-i Nurun Tekelleşemeyceği gerçeği de dosta düşmana gösterilmiş oldu. Ancak bazı dost gibi görünen gayretkeşlerin yaptıklarını bir şekilde izah etmek gerekmez mi diye düşünmekteyim. Yani bütün muhabbetlerini siyasal İslamcılara hasreden bazı Nurcuların Yeni Asyaya hamlettikleri baskı ve iftiraları nereye koymak gerek yani insanların basiretleri bu kadar mı körleşir veya tarafgirlik insanı bu kadar mı bayağılaştırır. Adamlar Siyasal İslamcılara nakise gelmesin diye Risale-i Nurun Özgürlüğünden vazgeçiyorlar ve sorada dönüp Biz siyasetten uzağız, Yeni Asaya siyaset yapıyor diyip Zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışıyorlar ve sonrada dönüp biz Nur talbesiyiz diyorlar doğrusu buna pes demekten bşka bir şey denmez.Yüreğinize kaleminize sağlık, selamlar hürmetler.

  • necati

    1.2.2016 03:49:33

    Tebrikler, teşekkürlersizin bu hizmetlerinizi mele-i alanın sakinleri alkışladığı gibi bizlerde alkışlıyoruz...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı