Yeni Asya Neşriyat’ın hazırlamış olduğu yeni tanzim Nur Külliyat’ı, her yönüyle takdir ve hayranlık uyandıran özelliklere sahip.
Hiç tereddütsüz inanıyorum ki, bu Külliyat, Nur Risâlelerini okuyan herkesin ilgi ve takdirini kazanmasının ötesinde, yeni nüshaları gören herkes, cân-ı gönülden bunlara sahip olmaya çalışacak.
Esasen, buna inandığımız içindir ki, bu yeni tanzim Külliyat için seferberlik ruhuyla açılan umumî kampanyaya vargücüyle destek vermeye çalışıyoruz... Ayrıca diyoruz ki: Lütfen, herkes elindeki—hatıra niteliği olanların dışında—eski, okunmuş Risâleleri başka muhtaçlara hediye ederek, evinde veya işyerindeki kütüphanesinde yeni tanzim Külliyat’a yer hazırlasın.
Bu müstesna Külliyatı’n şu an yarısı hazır vaziyette. Geri kalanların tamamlanması ise, aldığımız bilgilere göre Mart ayında inşaallah mümkün olacak.
Öte yandan, herkesin bu yeni Külliyat’a sahip olabilmesi için, maddî şartlar ve imkânlar da kolaylaştırılmış durumda: İndirimli kampanya fiyatı 400 TL civarında olan bu yeni tanzim Nur Külliyatı’nın satışını hem merkezden, hem de büro ve temsilciliklerimizden taksitlendirerek (ayda 100 TL gibi) alma kolaylığının sağlandığını da öğrendik.
İşte yeni bazı özellikler
Çoğunuzun bildiği gibi, Bandrol kargaşasında önceki tanzimlerden ciddî şikâyetler vardı.
Bunların başında, Sözler, Mektubat, Lem’alar, Şuâlar, Tarihçe gibi büyük boy ve hacimli risâlelerin, türlü eklemelerle sayfa adedinin 1400-1500’e varması ile birlikte, kâğıdının da alabildiğine incelmesi geliyordu.
Bu durum, pratikte bazı zorluklara sebebiyet veriyordu. Okundukça, ciltlerin dağılması, sayfaların kırılması, buruşması gibi...
Şimdiki yeni tanzimde ise, hem kâğıt kalitesi çok daha iyi, hem de en hacimli risâlenin sayfa adedi bile 1000’in altına inmiş durumda.
Bunun için, öncelikle kitapların arkasındaki ansiklopedik bilgiler çıkartıldı (gerekirse müstakil basılacak), ayrıca sayfa kenarlarındaki lügatçeler azaltılıp asgarî seviyeye indirgenerek, hiss-i zahiriyi de incitmeyen bir görünüm sağlanmış oldu.
* * *
Bir başka özellik, Cenâb-ı Hakk’ın sevk ve istihdamı ile sebep olduğumuz kısmın Lâtince baskılara yeni ilâve edilmesiyle ilgili. Muhtelif merkezlerde şifâhen de anlattığımız o mesele şudur: Makamı Yedinci Şuâ olan Âyetü’l-Kübra’nın Mukaddimesi’nde, ne hikmetse 3-4 sayfayı bulan bir eksik bölüm vardı.
İşte, yeni tanzim Şuâlar’da ve Âyetü’l-Kübra nüshalarda, bu kısımlar da eklenmiş ve tekmil edilmiş bir halde neşrediliyor. (Bu arada, Âyetü’l-Kübra’nın sonuna, merhûm Hasan Feyzi’nin 1946’daki dehşetli Emirdağ yangını vesilesiyle yazmış olduğu ve Üstad Bediüzzaman’ın tensibinden geçen meşhûr mektubu da derc edilmiş oluyor.)
* * *
Kütüphane ve arşivimizde, şimdiye kadar neşredilen hemen bütün Risâlelerin nüshaları mevcut.
Şunu rahatlıkla ve hiç çekinmeyerek diyebiliriz ki: Burada bahsini ettiğimiz yeni tanzim Külliyat, gerek teknik ve gerekse tanzim-tertip yönü itibariyle hemen tamamından daha mütekâmil şekilde yayına hazırlanmış durumda.
Bu meyanda emeği geçen arkadaşlarımızın emek ve gayretini tebrik ve duâ ile karşılıyoruz.
Sizleri de, bu fedakârane hizmetin tam hakkını vermek için, bütün imkânları seferber ederek sahip çıkmaya, maddî-mânevî destek vermeye dâvet ediyoruz.
* * *
Esasen, Yeni Asya, böyle bir umumî desteği kâmil mânada hak ediyor. Zira, gerek tahrifat, gerek inhisar ve gerekse bandrol engeli gibi hayatî zorluklara karşı, hakikaten cansiperâne şekilde çalıştı. Çok şanlı bir mücadele verdi.
Öyle ki, Risâle-i Nur üzerindeki “devlet tekeli”ni kırmakla kalmadı, kànunî varislerin kendisine tevdi etmiş olduğu “kendi tekelini” de kırarak, orijinal nüshaların herkes tarafından hür ve serbest şekilde neşredilmesini sağladı.
Velhasıl, Yeni Asya camiası açısından, ortada “Anasının ak sütü gibi helâl” addedilecek bir “hak-ediş” durumu var ki, hepimiz buna hissedar olduğumuz gibi, Yeni Asya’nın yayına hazırlamış olduğu yeni tanzim Külliyat’ın ilânât ve intişarına da aynı şekilde hissedar olmaklığımızı iktiza ediyor.
(NOT: Bu yeni tanzim Külliyat kampanyasını hem yakından takip edelim, hem de bunu herkese duyurmaya, mümkünse aldırmaya inşaallah gayret gösterelim.)
@salihoglulatif:
BSN'den: Eskiden maddî cihada ve silâhlı mücahedeye ruhsat vardı. Şimdi ise, cihad-ı dinî, iman-ı tahkikî kılıncıyla olacak.
* * *
Sosyolog M. Bilici: Neden İslâm’da Savaş Bitmiştir? Modern kitlesel savaşın ortaya çıkmasıyla birlikte, İslâmî prensiplere uygun bir savaş imkânsız hale geldi.