"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Âkil Adamlar Tiyatrosu; Çözüm Süreci Fiyaskosu

M. Latif SALİHOĞLU
22 Ocak 2016, Cuma
Bir meselede samimiyet ve ciddiyet olmayınca, onda müsbet ilerleme de sağlanamıyor, hayırlı bir neticeye vâsıl olunamıyor.

Aynen, yıllardır gündemi işgal eden şu “Kürt Açılımı, Çözüm Süreci ve Terörle Etkin Mücadele” diye isimlendirilen meselelerde olduğu gibi.

Arşivler şahit, konunun siyasiler tarafından gündeme servis edildiği tâ 2009’dan bu yana, her vesileyle aynı gerçeğe parmak basarak “Bu meselede, tarafların samimiyetine de, ciddiyetine de inanmıyoruz” dedik.

İşte, gelinen durum ortada.

Şimdiye kadar atılan adımların hemen tamamı boşa çıktı. Türlü isim ve organizasyonlar adı altında sürdürülen formül ve çare arayışlarının hiçbiri tutmadı. 

Hatta, teşebbüslerin birçoğu geri tepti; sağlandığı sanılan birikimler de adeta sıfırlandı, gitti.

Dolayısıyla, her şeye yeniden veya sıfırdan başlamak durumunda kalındı. Üstelik, hiç umulmayan ve daha evvel bu vatanda hiç görülmeyen şehir içinde hendek, bariyer, bombalı tuzaklama gibi yeni bazı direniş ve çatışma yöntemleriyle de karşı karşıya gelinerekten...

Bir terör örgütü, her türlü kötülüğü düşünebilir. Her türlü mel’aneti işleyebilir. Vatandaşları, en vahşi, en gaddar bir çatışma ortamına sürüklemeyi murad edebilir. Bu, onun karakteristik özelliklerine aykırı düşmez.

Fakat bir devlet veya hükümet, aynı durumda değildir ve olamaz.

Başkası ne yaparsa yapsın, devlet yine bir kànunlar bütünü içinde hareket etmek durumundadır. Devletin, ayrıca hukuk çerçevesi içinde bir hedefi, gayesi ve stratejisi olur.

İkidebir hedef sapmaları, gayede belirsizlikler, yahut strateji iflâsları, devlet veya hükümet ciddiyetiyle bağdaşmaz.

İşte, ne yazık ki, bütün bu ciddiyetsizliklere, tutarsızlıklara ve hatta iflâslara, pek yakın geçmişte şahit olduk, üstelik ardı ardına yaşamak durumunda kaldık.

Meselâ, pek büyük ümit ve beklentilerle, dahası tam bir âlâ-yı vâlâ ile teşkil olunan şu “Âkil Adamlar Heyeti” gibi...

Neticesi ne oldu? Neye yaradı, bu heyetin çalışması? Hazırlanan onca rapordan hangisine itibar edildi? Hangi “âkil rapor” tatbik sahasına konuldu? Ne yazık ki, hatta yazıklar olsun ki, hiçbiri...

Artık, siz istediğiniz kadar sebep, engel, bahane sıralayın. Hiçbir kıymet-i harbiyesi yok.

Netice ortada. Tam bir fiyasko.

Oysa, “Çözüm Süreci”nin sahibi, güyâ hükümet ve devletlûler idi.

Ne oldu? Fos çıktı. Neye yaradı? Hiçbir şeye. Müflis bir proje olarak tarihin çöplüğüne atıldı, gitti.

Başarılı olunsaydı “Ben yaptım” olacaktı. Başarısız olununca da iş “Senin yüzünden böyle oldu”ya çakılıp kalındı.

İşte samimiyetsizlik, ciddiyetsizlik dediğimiz şey, tam da budur.

Esasında, bu “Âkil Adamlar” meselesinde tam bir tiyatro oyunu oynandı. O heyette yer alan isimlerin çoğu, çözüm amaçlı değil, siyasî menfaat hesapları için kullanılmış oldu.

Bu beleş tiyatral kullanım sayesinde, 2014’teki  yerel seçimler ile Cumhurbaşkanlığı seçiminde peşpeşe zaferler kazanılmış oldu. 

Evet, hepitopu o kadar; gerisi fasa-fiso ve boş lâkırdıdan ibaret.

Bunun adı siyasî dolandırıcılık

Biliyorsunuz, son zamanlarda piyasaya para ve servet avcılığı yapan süper dolandırıcılar çıktı.

Gayet profesyonelce çalışan bu dolandırıcılar, kalbur üstü zenginlere musallat olduğu gibi, sivil vatandaştan emniyet mensuplarına, gariban memurdan emeklisine, en cahilinden en yüksek tahsillisine kadar hemen her kesimden insanları dolandırmayı başarıyorlar.

Hatta, bazılarıyla günlerce uğraşarak, onları mallarını, mülklerini dahi sattırıp gasb ediyorlar.

Mağdurların anlattığına göre, bu süper dolandırıcılar, işlerini gayet profesyonelce yaptığı gibi, ayrıca muhataplarını bir nevi “hipnotize ederek” hedeflerine kolaylıkla ulaşabiliyorlar.

Dolandırılan vatandaş, öyle bir etki altına alınıyor ki, saatlerce, hatta bazen günlerce kendine gelemiyor ve “Yahu, acaba dolandırılıyor muyum?” sorusunu dahi aklına bir türlü getirtemiyor.

Hepinizin bildiği ve sıklıkla şahit olduğu bu misâli nakletmemizin sebebi şudur: Yıllardır yaşanan sayısız tecrübeden sonra, hemen hemen kat’iyyet derecesinde kanaat getirdim ki, mevcut siyasî iktidarın aktörleri de toplumu, özellikle seçmen kitlesini bir nevi hipnotize ederek seçimleri kazanıyor.

Üstelik, elinde fikrî kuvvetinin çok çok üzerinde bir medya imkânı var. Bu imkânı da, hep bir propaganda aracı, hem de bir silâh olarak fütursuzca kullanıyor.

Bunun yanı sıra, güçlü daha başka unsurları ve enstrümanları da kullanarak, ehl-i tahkik olmayan halkın ekseriyetini tesir altına alıyor ve adeta Allah’ın her günü ekranlardan seyirciye “siyasî bonzai”ler yutturarak, istediğini elde etmeyi başarıyor.

Yoksa, bunca iflâstan, bunca zigzaktan, bunca tiyatral oyundan sonra, yine ekseriyetin teveccühünü teveccühünü kazanması ve özellikle tekerrür eden her türlü U dönüşlerden bile çılgınca alkış alması, bize göre hiç mümkün olmazdı.

* * *

Son olarak, “Çözüm Süreci” palavrasının revaçta olduğu günlerde, siyasî iktidarın tanınmış pâyandaları tarafından PKK lideri Öcalan ile ilgili sarf edilmiş bazı sözleri naklederek, konuya nihayet verelim. 

İşte, bugün söylenmesi halinde, kişinin neredeyse hainliğine tahvil edilecek derece şoke edici o sözlerden bir potburi...

Beşir Atalay: Öcalan’ın mesajları, bizim de düşüncemiz.

Bülent Arınç: “Sayın Öcalan” demeyi ve PKK bayrağını açmayı suç olmaktan çıkardık.

Yalçın Akdoğan: Abdullah Öcalan, olayları okuma kabiliyetine ve tecrübesine sahip. 

Yiğit Bulut: Öcalan, Ortadoğu’da Türkiye’nin önünü açıyor.

Orhan Miroğlu: PKK ve IŞİD terör örgütü değil, politik hareketlerdir.

N. B. Karaca: “Bebek katili” denilen Öcalan, bize geleceği gösterdi.

Yasin Aktay: Öcalan, dünyanın geleceğini çok iyi okuyor.

Hilâl Kaplan: Öcalan ölmeyi değil, yaşamayı seçti.

Okunma Sayısı: 3866
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • kubilay

    23.1.2016 11:18:59

    H ilhan kardeşim ne olmuş yani 1974 te din ve vatan haini kominist kardeşlerimizi pardon kardeşlerini bu siyasal islamcılar payanda olup affedildiyse, çıkar çıkmaz dine imana ve vatana kasdettiler kötü mü oldu yani.Ha 2.Nesil diyorsun ya birinci nesil hani bir yandan islam sosoyalizminin temsilcisi kaitabu ahder müellifi kaddafiye diğer taraftan iranın melun mollalarına taparcasına tabi olanlar çok mu anlayışlı.Yok birbirlerinden farkı.Yahu bunların ürettikleri her şey taklidi ve de çakma.Bunlar doğrusunu bulacak ve tabi olacak zekaya malik değiller.onun için Bediüzzaman'ı ve eserlerini anlamazlar anlamak istemezler.Baksanıza işlerine geldiği için en kısa sürede( tabi nurcu gibi görünen hainlerin desteği ile) risale-i nuru tez elden devlet inhisarına aldılar.

  • HÜSEYİN İLHAN

    23.1.2016 08:27:43

    ahmet yılmaz adlı kardeşim.YENİ ASYA ve tüm yazar ve okuyucuları çözüm için BEDİÜZZAMAN ın tavsiyelerini ve fikirlerini sana duyuramamışlar herhalde.Aslında başta RTE ve AKP siyasetçileri SAMİMİ,AHLAKLI VE DÜRÜST olsalar bunu başaracak desteği MİLLETİMİZ verdi.Ben şahsen bu AKP ve uzun liderleri kadar ülkemize din ve dindar gözüküp zarar veren SİYASET SAPKINLARINA 50 Küsur yıldır rastlamamıştım diyecektim amma 1974 affının suç ortağını hatırlayınca 2.nesil olduklarını ifade etmeliyim. RİSALEİ NUR ları ve KUR'ANI KERİMİN REHBER alındığında başarı olur.Amma HAK GASPÇILARI,EMVAL SEVDALILARI,SİYONİST YALAKLARININ bunu başaracak ne gücü ne iradesi olur.ALLAHA EMANET OLUNUZ.

  • metin

    22.1.2016 19:18:47

    "Bediüzzamansız" bir çözüm olmaz!!!!

  • demokrat

    22.1.2016 18:36:05

    Sayın Salihoğlu;bizzat editoryal çabalarınız için özel teşekkür.Saygılarımla...

  • Latif Salihğlu

    22.1.2016 16:18:24

    Toygar'a... Ey Aziz! Portal Servisinden tetkik ettirdim. Bugün bu köşeye gelen ikinci bir yorumunuza rastlanılmadı. Demek ki gelmedi. Selamlar.

  • ahmet said

    22.1.2016 15:51:06

    gözün aydın hilalcik kehanetin gerçekleşti ortalık süt liman kurt kuzuyla dolaşıyor g doğuda teröristler silahını teslim etti herkes işinde aşında(!)Hilal hanım kimi kandırıyorsunuz 4 sene geçmiş bu yazdığınızın üzerinden yüzlerce şehit,binlerce dul ve yetim onbinlerce yerini yurdunu terk eden vatandaş ne haber,silahı pekaka mı güvenlik mensupları mı bıraktı 4 yıl boyunca?Bu mantıkla gerçekleşmeyecek vallahi de billahide ahanda yazdım.amin hilalcik amin.yüzde yüz amin.Duyduk ki katerina(zana)baltacı ahmet( mehmet) paşa atamızla(başbakanımızla) görüşme talep etmiş ve talebi müsbet karşılanmış.Katerina yine bir hinlik pardon güzellik düşünüyordur.haydi hayırlısı.A said sen de herşeyi yanlış anlıyorsun yahu katerina(zana) bir kahve içmeye gidiyor neden böyle hep yanlış tevil ediyorsun sana misafir gelse kabul etmeyecek misin yani.Duyduk duymadık demeyin mehteran hazır olsun davullar zurnalar çalınsın zana bacımız(!) geliyoooor törenle karşılana karşı çıkanın boynu vurula

  • Toygar

    22.1.2016 13:47:56

    Yorumum yayınlanmadığına göre ya gelmedi, ya da fazla geldi! "Bal ile yağ ede bir söz :)"

  • Latif Salihğlu

    22.1.2016 11:51:44

    Ahmet Yılmaz'a... Muhterem, tâ başından beri "Kürt Reçetesi"ni yazmaya, yetinmeyip bunları muhataplara da görmeye devam ediyoruz. Emin olun, hiç oralı olmadılar. Hiç birini dikkate almadılar. Böyle düşe-kalka, yalpa yapa yapa, gittikleri yoldan 180 derece döne-sapa meçhullere gitmeyi tercih ettiler. Üstelik, iflaslara rağmen, henüz daha iğnenin ucunu kendilerine batırmış değiller. Siz bunda bir fazilet, bir ciddiyet görüyor musunuz?

  • ahmet yılmaz

    22.1.2016 10:49:57

    sizin çözümünüz nedir? cevap vermeyi değer verir misiniz bilmem ama halükarda cevaplamazsınız.

  • demokrat

    22.1.2016 10:11:09

    Ahanda yazıyorum;bunların yüzü kızarmaz,tükürsen anlamaz..

  • HÜSEYİN İLHAN

    22.1.2016 06:43:06

    Devri RTE ve AKP her konuda istismarın ve bilhassa siyasi ve ali DOLANDIRICILIKLARIN ŞAHİKASI dııııır.

  • kubilay

    22.1.2016 06:20:54

    sevgili kardeşim ama sen de çoook gerilerde(!) kalmışsın,şöyleki;yazının sonunda pekaka ve bebek katili ile ilgili naklettiğin sözleri,oslo ver fenerbahçe görüşmelerini zatı aliniz veya yeni asya camişasından biri söylemedi ve yapmadı ki hainlik olsun.Bunca şehide bunca kaosa rağmen daha dün siyasal islamcıların liderlerinden(!) olan arınç efendi "yeni çözüm sürecinde bebek katili olacaktır hedepe de kalabilir kalmalıdır da"demedi mi?yahu biz de çok iyi niyetliyiz,bunların 1969 dan beri sanki geçmişlerini hiç bilmiyoruz.Yahu islam düşmanı perinçekle beraber memleketi idareye başlayacaklar bu siyasal islamcılar(hani 1974 te bunlar da bizim solcu kardeşlerimizdir demiyorlar mıydı?)denilse vallahi hiç şüphe etmem.4 yıla yakın terör örgütünün hummalı faaliyetlerine ses çıkarmayan bu kafa yanlış da olsa haklıdır kardeşim.Acizane derim ki Risale-i nuru bilip de makam, mevki,ikbal uğruna bunların yanlışlarını bile tevil edip onaylayanlara yazıklar olsun,veyl olsun.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı