Saray-iktidar cenahının 15 Temmuz’dan önce seslendirmeye başladığı “Dışarıda olduğu gibi içeride de dostlukları arttıracağız” söylemi, kalkışma sonrasında partiler arasında oluşan “darbeye karşı ortak tavır” ekseninde gelişerek sürerken, HDP’yi dışlayan Yenikapı mitinginde yeni bir boyut kazandı.
Orada sergilenen “birlik-beraberlik” tablosunu ifade için her fırsatta “Yenikapı ruhu“na atıf yapılır oldu. Bilhassa iktidar kanadı sürekli bu “ruh”u vurguladı.
Farklı siyasî görüşlerin darbe ve terör tehdidine karşı ortaya koyduğu birliktelik ve dayanışma, elbette özlenen bir tavırdı. Ve bu tavır OHAL ilanı ile, hemen ardından çıkarılan ilk KHK’da da devam etti.
Ama sonrasında işin rengi hızla değişmeye başladı. Bilhassa müteakip KHK’larla yapılan ve on binlerce insanı sorgusuz sualsiz memuriyetten çıkaran tasfiyeler, eşzamanlı olarak her kesimde gerçekleştirilen gözaltı ve tutuklamalar, bu mutabakat havasının dağılmasına yol açtı.
Başından itibaren iktidarın verdiği “İntikam hissiyle hareket etmeyeceğiz, âdil olacağız, kılı kırk yaracağız, kurunun yanında yaşın da yanmasına izin vermeyeceğiz” gibi sözlerin tutul(a)mayıp havada kaldığını düşündüren bir tablonun ortaya çıkması vicdanları harekete geçirdi.
Mağduriyet iddialarının on binlerce kişiyi doğrudan, 1 milyonu bulan insanı da dolaylı olarak kapsayan listelere konu olması, bir yerden sonra iktidarı da meseleye bu açıdan bakmaya mecbur etti.
Mağdurlar için başvuru merkezleri oluşturuldu ve buralara yoğun müracaatlar oldu. Çoğu insan pek fazla ümit bağlamadan da olsa dilekçe verdi. Nitekim iktidardan sâdır olan “Mağduriyet konusu kasıtlı olarak abartılıyor, bunu yapan da yine ‘FETÖ’cüler. Şikâyeti incelenip haklı bulunanların oranı binde bir bile değil” mesajları bu güvensizliğin haksız olmadığını çok kısa sürede ortaya koydu.
Gelinen noktada ise hükümet “mağduriyet edebiyatı”ndan dem vurup, milletin bunu asla hoş görmeyeceğini söylüyor.
Ama milletin nabzı hiç de öyle atmıyor.
“Yenikapı ruhu”na ters haksız uygulamaların doğurduğu rahatsızlık büyüyor.
BB: “Kısa sürede bu anlamsız gündemden ülkeyi çıkarmak görevimiz.” Peki, OHAL’i uzatıp her gün yeni mağduriyetler üreterek nasıl olacak bu?
Risale-i Nur’dan Hayat Prensipleri: Belâların önünü hizmetle keselim - YENİ ASYA http://www.yeniasya.com.tr/video/risale-i-nur-dan-hayat-prensipleri-belalarin-onunu-hizmetle-keselim_411586 … @yeniasya aracılığıyla