"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yeni Asya’yı kasten dışladılar...

Kâzım GÜLEÇYÜZ
02 Şubat 2016, Salı

Risale-i Nur basımına getirilen keyfî bandrol engeliyle başlayıp hukuksuz devlet tekeliyle devam eden süreçte, bu keyfîliklerin siyasî sorumluluğunu birinci derecede taşıdığı halde uzun süre suskun kalıp hayli zaman sonra konuşan Kültür eski Bakanı Ömer Çelik, yapıp ettikleriyle ilgili olarak “bir-iki kesim hariç,” gerekli bilgilendirmeleri yaptıklarını ifade etmişti (Risale-i Nur Tekelleştirilemez kitabımız, s. 71).

Dışladıklarını açıkça itiraf ettiği bu “bir-iki kesim”den kasıt, öncelikle Yeni Asya idi.

O Yeni Asya ki, risalelerin henüz yasak kitap muamelesi gördüğü 1975’te birkaç eseri kendi logosuyla basarak yaptığı “huruç harekâtı” ile bu havayı kırıp dağıtmış; 1990’lı yılların başından itibaren de külliyatın lugatçeli, ayet-hadis mealli ve dipnotlu tanzimiyle yeni bir çığır açmıştı.

Orijinalini muhafaza ederek, ama istifadeyi kolaylaştıracak bir düzenleme ile yayınladığı külliyat okuyucu kitlelerinde çok tutuldu, büyük ilgi ve teveccüh gördü.

Hal böyle iken, Yeni Asya’nın dışlanmasını iyiniyetle izah  edebilmek imkânsızdı.

Buna mukabil Yeni Asya, bandrol sorunu çıktığı andan itibaren, risale basan bütün yayınevlerini bir araya gelip ortak çözüm aramaya çağırdı; peş peşe toplantılar yaptı; ancak bazıları ısrarla gelmedi.

Birilerinin hesabı, risale basım tekelinin kendilerine verilmesiydi. Ama öyle olmadı ve yetki Diyanet’e verildi. Bundan hoşlanmadılar, ama yine de bozuntuya vermeden, getirilen düzene ayak uydurdular.

Diyanet sözleşmesini imzalayıp, bandrolünü aldıkları risaleleri dayatılan metin üzerinden basmaya başladılar. Getirilen sisteme itirazını sürdüren Yeni Asya ile dalga geçenler oldu; “Hem başvurmuyor, hem de feryat etmeyi sürdürüyor” diye.

Önce AYM’nin devlet tekelini iptal etmesi ve ardından Danıştay’ın Diyanet kararnamesi için yürürlüğü durdurma kararı vermesiyle bu “konfor” bozuldu. Ve bundan dolayı, başından beri “yüzde 1’lik kesim, hastalıklı grup” diye dışlayıp aşağıladıkları Yeni Asya’yı “yürüyen tekere çomak sokup risale basımını yeniden çıkmaza sürüklemek”le suçlamaya hazırlanıyorlardı ki...

(Yarın devam edelim.)

* Risale-i Nur Tekelleştirilemez kitabımızda “İstanbul’da yıllardır devam eden risale neşriyatının gizli kahramanlarından” olarak andığımız Ahmet Aytimur Ağabeye Allah’tan rahmet niyaz ediyoruz. Nur içinde yatsın. Mekânı Cennet olsun.

Aytimur Ağabey, adını kullanan bandrol ve tekel çetesinin rağmına, yetkililere “İsteyen herkes Risale-i Nur’u basabilsin” diye mektup yazdı.

Okunma Sayısı: 3572
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Mustafa BİTER

    2.2.2016 20:27:13

    Bu gün halâ Yeni Asya düşmanlığı yapanlar,Risale-i Nurları sadece kendi tekellerine almak isteyenlerin şöyle bir geçmişlerine baktığımız zaman , umumiyetle Risale-i Nur ilkelerine zıt hareketlerin içinde bulunduklarını , sürekli şahıslarını ön plana çıkarmak istediklerini rahatlıkla görüyoruz da... Bir şey diyemiyoruz , çünkü bizim görevimiz 'Müsbet hareket'... Onlar ne kadar 'Menfi' olurlarsa olsunlar..Yine yanılmadık , yine İnayet-i İlahi ile kazandık... Söylenecek çok güzel bir deyim var ama , adabımıza sığmadığı için kullanmıyoruz..Yolun açık olsun Yeni Asya...

  • demokrat

    2.2.2016 18:51:39

    bizde de kabahat var;zaman zaman onları meşrulaştırdık,değil mi?her zaman söyledim,şimdi de söylüyorum;yeni asya gücünün tam farkında değil.bu gazetenin eşi benzeri dünya matbuat sanayiinde yok...particilik yapmadan siyaset yapan bu gazete gerçek gücünü yakında gösterecek.biraz daha profesyonel,biraz daha rasyonel gayretle.haydi...

  • Toygar

    2.2.2016 10:10:42

    %'de 1'lik meselesinde.. Bu meselede hastalıklı olanların kim olduğunu zaman gösterecektir. Fakat, bizlere böylesi yakıştırmalar yapanlara da aynıyla mukabele etmek, hatta fazlasıyla mukabele etmek doğru değil, diye biliyorum! Beşerdir, şaşar! Yaratılanı hoş görmek lazım, Yaradandan ötürü! Ya da bugün ki Başyazarımızın 2.sayfadaki yazısına bir bakmak lazım. İstifade niyetiyle!.. Bazen kul yanlış söylese de, yanlış söylenilmeyi hak etmeyebilir! Hizmetimiz Rabbimizin katında ne kadar makbul olur veya ne kadarına itibar edilir bilemeyiz! Hepimiz için geçerli!

  • Kemal AKINSOY

    2.2.2016 10:07:57

    2- Nerden geldiğimizi nereye gittiğimizi bilelim. Dünya fani, insanlar fani, fani olanın istemekten bekaya vakit bulamadığımız şu ahirzamanda Bekayı isteyelim. Beka için ise dünya ahiret dengesini bulup. "niçin, nasıl, ne"lerin anlamlarını bulduğu bir yaşamı dileyelim.

  • Kemal AKINSOY

    2.2.2016 10:07:46

    1 BU ZAFER ŞÜKÜR İSTER Şükrün ölçüsüde Nura daha çok sarılmakla olur. Her gün okumalarımızı yapıp, cemaat derslerimize katılmakla olur. Yayınlarımıza sahip çıkmakla olur. Şükrümüzü gösterme zamanı. Son Bandrol kurbanı Vesvese Bahsi için açılan kampanyaya destek olalım. Gazetemizin "Herkes okusun diye " Başlattığı gazete kampanyasına destek verelim. Müessesemizle bütünleşelim. Maddi desteklerin yanında manevi desteklerimizi dua ederek, bir mesaj göndererek bir telefon açarak hatta sosyal medyada yayınlarımıza sahip çıktığımızı belirten paylaşımlar yaparak; bu yemekte benimde bir katkım var diyebiliriz. Diyenlerden Allah razı olsun. Diyecek olanlara da kolaylıklar nasip etsin. Paylaşımlarımızda müspet hareketi şiar edinelim. Sevinçlerimizi ve üzüntülerimizi paylaşarak azaltalım veya çoğaltalım.

  • Garib Doğu

    2.2.2016 08:40:59

    Yeni Asya'ya % de birlik ve hastalıklı grup diye küçümseyip hakaret edenler,haya,edep ve islam hukukundan nasipsiz kimselerdir.Haysiyet ve şeref taşıyan bir müslüman;değil Yeni Asya cemaatı gibi mümtaz,tavizsiz,mustakim,son derece cesur,kararlı ve şerefli bir cemaati,herhangi bir müslüman ferdini dahi küçümseyemez,hakaret edemez,hakkına hukukuna tecavüz edemez.Çünkü gerçek bir müslümanın şefkatı imaniyesi hukuk anlayışı buna engeldir.Bu, olsa olsa bandrol ve tekel çetesinin işi olur.Onlara da bu yakışır.

  • HÜSEYİN İLHAN

    2.2.2016 06:44:05

    Rabbim bizleri iman-kur'an hizmetinde daim ve sebatkar eylesin.Tam sıdk ve sadaka ile son nefesimizi vermeyi nasip eylesin.HAYIIIIR da değil HAYIR da yarışanlardan eylesin. Rabbim YENİ ASYA ya muhalefet hastalığına yakalanan hastalarımıza şifalar ihsan eylesin.Nasip işidir bu hizmette olmak.Dost kardeş bildiklerimden olan hastalarımıza hassaten şifalar diliyorum.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı