Münazarat’ta “Çok iyiler var ki, iyilik zannıyla fenalık yapıyorlar” diyen Üstad, bu sözü üzerine tevcih edilen “Nasıl iyilikten fenalık gelir?” sualine cevap verirken şunları söylüyor:
“Muhali talep etmek (imkânsızı istemek) kendine fenalık etmektir. Zerratı günahkârlardan mürekkep bir hükümet tamamıyla masum olamaz. Demek, nokta-i nazar (çıkış noktası), hükümetin hasenatı seyyiatına tereccuhudur (iyiliklerinin fenalıklarına ağır basmasıdır). Yoksa seyyiesiz (hatasız) hükümet muhal-i âdidir (mümkün değildir). Ben öyle adamlara anarşist nazarıyla bakıyorum.”
(Eski Said Dönemi Eserleri, s. 232)
Şimdi bu sözü Yeni Asya’ya tatbik etmeye kalkan aklıevveller var. Onlara göre Yeni Asya da anarşist! Çünkü hep eleştirdiği AKP’nin iyiliklerini hiç görmüyor.
Bu ithamın sahipleri, Yeni Asya’ya atfettikleri şeyi kendileri yapıyor; iktidarın müsbet icraatlarına en sağlam ve samimî desteğin gazetemizden geldiğini gizlemeye çalışıyorlar. Sivilleşme, başörtüsü, millî güvenlik dersi ve Andımız’ın kaldırılması gibi konulardaki yayınlarımız bunun örneklerinden yalnızca birkaçı.
2008’de AKP’ye açılan kapatma davasına nasıl karşı çıktığımız da kayıtlarda.
Peki, neleri eleştirdik? Özellikle hukuk ve demokrasi prensipleriyle çelişen uygulamaları, dışlayıcı ve kutuplaştırıcı eylem ve söylemleri, dinî ve manevî değerlerin polemik malzemesi yaptırılmasını...
Bu eleştirilerimizi yıkıcı değil, hep yapıcı ve seviyeli bir üslûpla dile getirdik.
Bunu yaparken, yine Üstadın “Hükümete hücum edenler, bazıları Haydo, Haydo derlerdi, bazıları Haydar Ağa, Haydar Ağa derlerdi; ben Haydar derdim, şimdi de Haydar diyorum” (age, s. 289) sözündeki dengeyi esas aldık. Yalakalığa varan bir tarafgirliğe ve fanatikçe bir düşmanlığa asla tevessül etmedik.
Ama demokrasi ve millî irade savunuculuğunu iktidar dalkavukluğu olarak anlayan birilerince “anarşist” ilan edildik!
Peki, Üstad “Ben öyle adamlara anarşist nazarıyla bakıyorum” derken kimleri ve nasıl bir zihniyeti kast ediyor?
Cümlenin devamındaki ifadelere birlikte bakarak anlamaya çalışalım. Yarına...
Üstad: Bizler asayişi muhafazayı netice veren müsbet iman hizmeti içinde her sıkıntıya sabır ve şükürle mükellefiz.