Risale-i Nur’un medyadaki dili olarak hizmetine devam eden Yeni Asya’nın 47. yılına giren yayın tarihi, aynı zamanda bu misyona gönül verip ömrünü vakfetmiş kahramanlardan teşekkül eden ihlâslı bir şahs-ı manevînin tavizsiz istikrar çizgisindeki kararlı yürüyüşünün serencamını da ifade ediyor.
Her kademede Risale-i Nur eksenli meşveret ve şûrâ esaslarını şiar edinen bu şahs-ı manevî, Yeni Asya bayrağı altında hizmetini sürdüren bir “ana gövde” olarak bugünlere ulaştı. Zorlu engel, tuzak, fitne ve baskıları boşa çıkararak...
Bunun sırrı, herşeye rağmen şahs-ı manevî manasını yaşatan meşveretlerle tesanüdün muhafazasında. Her hal ve şartta bu birlikteliğe sadakatle bağlı kalmayı başaran hizmet erlerinin samimiyetle kenetlenmesi, bu neticeyi verdi.
Üstadın “Sayıca az dahi olsalar, manen bir ordu kıymet ve kuvvetindedirler” sözündeki mana ve sır böyle tezahür etti.
Evet, Risale-i Nur’da yer alan ve hayatın bütün alanlarındaki ihtiyaçlara cevap veren Kur’anî mesajları bu bütünlüğü içinde kavrayıp tatbik etme gayretini sürdüren Yeni Asya camiası da bir bütündür.
Neşriyatıyla, sosyal faaliyetleriyle, talebe hizmetleriyle ve diğer etkinlikleriyle.
Tüm bu hizmetler ortak aklın işlediği meşveretlerle kararlaştırılır ve yürütülür.
Çeşitli sebeplerle ortaya çıkabilen arıza, boşluk, problem ve sıkıntılar da yine istişare zeminlerinde ele alınıp çözülür.
Şahsî-hissî uyumsuzluklar ve özellikle siyasî görüş ihtilâflarından kaynaklanan anlaşmazlıkların dış rüzgâr, telkin ve fitnelerin de tesiriyle bütünlüğü zedeleyip iç ahengi bozacak boyutlara ulaşmasının önüne de yine bu istişarelerle geçilir.
Burada önemli olan husus, bu istişare süreçlerinin yine şahs-ı manevî ile birlikte çok iyi yönetilip, ard niyetli hesaplara fırsat vermeyecek bir dikkat ve hassasiyetle hareket edilmesi; istismara açık boşluk ve kopukluklara meydan verilmemesi.
Yeni Asya camiası böyle çetin ve zorlu imtihanlardan geçerek bugünlere geldi.
Meslek-meşrebe bağlılık ve şahs-ı manevîye sadakatten ayrılmayıp bu sınavları alnının akıyla verebilenlere ne mutlu...
Yeni Asya’nın iç meselelerini tetikçisi haline geldikleri mihrakların pespaye tertipleri için istismar ederek çirkefleşenlere yazıklar olsun.
Zulmün tetikçileri rahatsız olup itiralarla saldırmaya devam etseler de Yeni Asya hakkın hatırını her hatırın üstünde tutmaktan vazgeçmez.