"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yeni anayasa şart, ama heyecanı yok

Kâzım GÜLEÇYÜZ
13 Nisan 2016, Çarşamba
12 Eylül döneminde darbe rejiminin baskısı altında yüzde 92 oyla kabul edilen 1982 Anayasasının ülkeye verdiği çok boyutlu zararlar, ard arda tetiklediği derin ve kronik krizlerle nihayet büyük ölçüde anlaşıldı.

Ve yeni, sivil, demokratik bir anayasa ihtiyacı, hemen her kesim tarafından dillendirilmeye başlandı. Partiler de bunu seçim vaadlerinin en başına koydular.

Aslında, aradan geçen zaman içinde anayasanın epeyce maddesinde değişiklikler yapıldı.

Meselâ dönemin siyasî liderleri Demirel, Ecevit, Erbakan ve Türkeş’e siyaset yasağı getiren geçici madde, 1987 Eylül’ünde referandumla da kabul edilen bir düzenleme ile yürürlükten kaldırıldı.

Sonra 1995’te iktidardaki DYP-SHP koalisyonunun inisiyatifi ile, başlangıç metnindeki ihtilâl övgüsünün kaldırılması dahil, çok sayıda madde değiştirildi.

Ardından, 2001’de DSP-MHP-ANAP koalisyonu iktidarda iken, AB’nin ısrarlı takip ve tazyikleriyle, yine başlangıç kısmında yer alan ve Atatürkçülük karşısında hiçbir düşünce ve mülâhazanın koruma görmeyeceğini dayatan ifade başta olmak üzere, önemli değişiklikler yapıldı.

MGK’nın sivilleşmesi bunlardandı.

Anayasadaki en son önemli değişiklikler, 2007’de 367 krizi sonrası cumhurbaşkanını halkın seçmesini öngören düzenleme ile, 2010’da AYM ve HSYK’yı yeniden yapılandıran mini paketle oldu.

Her ikisi de halk onayından geçti.

Bütün bunlardan sonra, çok kullanılan tabirle “yamalı bohça”ya dönen bu darbe anayasasıyla yola devam edebilmemizin mümkün olmadığı her fırsatta tekrar tekrar söylendi.

Özellikle 2011 seçimi sonrasında konu tekrar Meclisin gündemine geldi ve dört partinin katılımıyla bir komisyon kuruldu.

Ama iki yıl boyunca toplanan ve sadece 60 maddede mutabakata varabilen bu komisyondan da yeni bir  anayasa çıkmadı.

1 Kasım’da oluşan yeni parlamentoda aynı amaçla kurulan yine dört partili komisyon ise daha üçüncü toplantıda dağıldı. 

Sebep AKP’nin başkanlık dayatması mı, yoksa CHP’nin ilk dört maddeye dokundurtmama ısrarı mı; bilmiyoruz. Ama açıkça görünen o ki, anayasa heyecanı yok.

Danıştay’ın başörtüsüne özgürlük kararı geçiştirilirken, başörtülü bakanın, odağında yer aldığı talihsiz tartışmayla gündem olması ne hazin!

Okunma Sayısı: 2062
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Necati ALCA

    13.4.2016 15:22:41

    Bu Takiyeciler le Kıyamete Kadar Halkın İstediği Anayasayı hiç bir zaman göremeyiz görmüyormusunuz Meclis dışında ike n esip gürleyenler nasıl Devletçi kesiliyor devlet Muhafızları

  • ahmet

    13.4.2016 11:27:58

    Ben şahsen AKP'nin inisiyatifinde bir yeni anayasaya sıcak bakmıyorum. Çünkü, "devlet şirket gibi yönetilir" diyen bir anlayıştan demokratik bir anayasa beklemiyorum. 2010 da bir ümitle kısmi değişiklik için evet oyu verdim. Hayır'ı savunanların ne kadar isabetli olduklarını zaman gösterdi. "Ne istedilerde vermedik" dediklerine adliyeyi teslim ettiler. Onların yaptıkları tahribatın bir mislini de bunlar yapıyor. O yüzden anayasa konusunda akp'nin devlet ve demokrasi anlayışına guvenmiyorum. Bunların yaptığı anayasadan fayda gelmeyeceğini düşünüyorum. Sivil anayasa diye kimse dokunamayabilir. Demokrasi anlayışı güçlü bir meclis marifetiyle bir sivil anayasa yapılması için Allah'a dua ediyorum.

  • Ali Tam

    13.4.2016 04:38:04

    Yeni Anayasa'nin en önemli kriteri Kemalizmden temizlenmis; tüm kirlerini atmis olmasidir, digerleri tafsilat. Bunu bu TBMM basarabilir mi? Bu TBMM Ayasofya'yi ibadete acacak güce sahip degilse, yapacaklari her anayasa Kemalizmin kirini tasiyan halk nazarinda sayginligi olmayan lakabi yeni olmakla yeni olamayan "ismini siz koyun" olacaktir.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı