Hafta sonunda Bediüzzaman mevlidi vesilesiyle Van’daydık. Böylece Üstadın toplam 22 sene kaldığı bu mübarek, nezih ve güzel şehri ilk kez ziyaret etme ve kısmen tanıma imkânı bulduk.
Muhterem Yakup Yardım’ın mihmandarlığında Van kalesine, Horhor’a, Çoravanis köyüne, Erek Dağı eteğine, Zernebad suyu başına, Edremit’e, 1. Dünya Savaşı öncesi burada Van Gölü kıyısında Medresetüzzehra’nın temelinin atıldığı mevkiye gittik.
Üstaddan izler ve hatıralar taşıyan bu menzillerde farklı bir atmosferi yaşadık.
Üstadın Bitlis müdafaasındaki cihad ve esaret arkadaşı Ali Çavuş’un Çoravanis köyündeki “cennet bahçesi”nde inşa edilen Nur medresesinde, oğlu muhterem Fevzi Aras’ın, babasından aktardığı heyecan verici ve orijinal cephe hatıralarını dinledik.
Üstadın “İki minare yüksekliğinde yekpare taştan ibaret” dediği tarihî Van kalesine vakit yetersizliği sebebiyle çıkamadık.
Kalenin üst tarafında bulunan ve Üstadın ayağı kayıp aşağı yuvarlanmak üzere iken adeta manevî ve gaybî bir el tarafından tutulup bir kavis çizilerek konulduğu ve bu “yüzde yüz tehlike” anında bile “Davam” diye haykırdığı mağarayı aşağıdan gördük.
Yukarı Norşin Camiinde, mevlid için gelen okuyucularımızla hasret giderdik.
Hz. Ömer Camiinde okutulan mevlid de Türkiye’nin dört bir tarafından ve Avrupa’dan gelen okuyucularımızın yeni buluşma ve kucaklaşmalarına sahne oldu.
İstanbul, Bursa, Kocaeli, İzmir, Konya, Antalya, Eskişehir, Yalova, Samsun, Diyarbakır, Şanlıurfa, Batman, Muş, Gaziantep, Cizre, Ağrı... ve daha birçok vilayet, Üstad için Van’da buluştu. Özellikle bir otobüsü doldurarak gelen Trabzonlu okurlarımızın katılımı, takdire şayan bir sahibiyet örneği oldu. Son dönemde tırmandırılan terör olaylarının yol emniyeti noktasında gündeme getirdiği endişe ve sıkıntılara rağmen mevlid yoğun ve coşkulu bir katılımla gerçekleşti.
Bu tarihî buluşma, Türkiye’nin ve bölgenin aradığı barış, kardeşlik ve huzurun gerçek adresinin Risale-i Nur olduğunu, mevlidden hemen sonra başlayan HDP mitingi öncesinde herkese bir defa daha gösterdi.
Van Temsilcimiz Ahmet Yaprak başta olmak üzere organizasyonda emeği geçen herkesi ve bütün katılımcıları tebrik ediyor ve “Allah mübarek etsin” diyoruz.
tweet 1- Evet, Soner Yalçın’ın Salih Özcan için yazdıkları bizi rahatsız etti, ama görünen o ki, bizim yazdıklarımız da Hamza Türkmen’i rahatsız etmiş.
tweet 2- Salih Özcan’ı Erdoğan’a benzeten Hamza Türkmen’e: Üstad kendisini Birinci Said’le buluşturma işini bizzat yapamamış da Özcan’a mı bırakmış?
tweet 3- Türkmen’e: Üstadın hayatında Birinci Said diye bir dönem yok. Eski ve Yeni Said dönemleri var. Bunları buluşturan da bizzat Üstadın kendisi.
tweet 4- Türkmen Özcan’ı Nur talebesi olarak mı benimseyip takdir ediyor; yoksa Erbakan ve Erdoğan’la birlikte yürüyen siyasetçi kimliğiyle mi?