Zorlama 1 Kasım seçiminden çıkan sonuçlar Türkiye siyasetinin son dönemde içine hapsedildiği derin ikilemi bir kez daha gözler önüne serdi:
Bir tarafta gerilim ve kutuplaştırma politikalarından beslenip güç tazeleyen bir iktidar; diğer tarafta millete alternatif olma ümidi vermeyi başaramayan bir muhalefet.
İktidarın gerilim siyasetinin tutmasında etkili olan en önemli faktör, son olarak 28 Şubat döneminde uygulanan yoğun baskıların halkta meydana getirdiği travma.
İrtica yaftası altında dindarlığı bir numaralı iç tehdit ilan eden laikçi zihniyet toplumun bilinç altında öyle derin bir tepki birikimi meydana getirdi ki, hâlâ silinmiyor.
AKP de bunu kullanıp kendi yanlışlarını kamufle ederek iktidarını devam ettiriyor.
Bu travma öylesine derin ki, geçen dönemlere damgasını vuran asker ve bürokrasi vesayetinin şekil değiştirip Saray ve iktidar vesayetine dönüştüğünü, AKP’yi destekleyen kesimler hâlâ fark etmiş değil.
Düne kadar darbeci diye suçlanan Ergenekon ve Balyoz kadrolarının salıverilip mağdur ilan edilmesi—içlerinde masum ve suçsuzlar varsa onları tenzih ederiz—ve iktidarın onlarla aleni bir ittifak kurması dahi bu kesimleri intibaha getiremedi...
Yeni düşman ve en büyük tehdit ilan edilen paralel yapı üzerinden Gülen cemaatine karşı yürütülen cadı avı ve linç operasyonlarına diğer cemaatlerin seyirci kalıp, dahası alkış tutması da olacak şey değil.
Akıl tutulması mı, vicdan körelmesi mi, fanatizme varan koyu tarafgirliğin muhakeme ve muvazeneyi ortadan kaldırması mı desek bilemiyoruz; maalesef durum bu.
İktidarın, kendisine biat edip yanında saf tutan cemaatlere yoğun imkânlar bahşetmiş olması da hadisenin bir diğer boyutu.
Sonuçta iktidara ve reise biçilen ulvî rol ve misyon ile, muhaliflere yakıştırılan “şer cephesi ve ittifakı” nitelemesi, körüklenen kutuplaşmanın ana eksenlerini oluşturuyor. 1 Kasım seçimini de hakla bâtıl, hilalle haç arasındaki savaş bağlamında yorumlayan yaklaşımlar bunun tipik bir örneği.
Ancak bu dışlayıcı ve ötekileştirici gerilim politikalarının toplumda yol açtığı derin kırılma yeni sosyal fay hatları oluşturuyor.
Birlik, beraberlik nutukları eşliğinde!
tweet 1- AKP’yi tek başına iktidar yapan sebeplerden biri terördeki tırmanış ise, bakalım bu sonuçtan sonra terör bitecek, barış ve huzur gelecek mi?
tweet 2- Meclisteki partiler muhalefet boşluğunu dolduramıyorsa, bu işlevi sivil toplum üstlenmeli. Hukuk ve demokratik değerler için kenetlenerek...
tweet 3- AKP yasak mağduru başörtülüleri muhalif medya organları önünde çığırtkanlık yapan holiganlara dönüştürmek için mi iktidar oldu, yakışıyor mu?