"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sır perdesi

Kâzım GÜLEÇYÜZ
15 Temmuz 2017, Cumartesi 00:10
Meş’um 15 Temmuz kalkışmasının ardından koca bir yıl geçti, ama soru işaretleriyle dolu olayın arkaplanı hâlâ aydınlatılabilmiş ve üzerindeki sır perdesi kaldırılabilmiş değil.

Hadiseyi “araştırmak” üzere kurulan Meclis Komisyonu, o gecenin en kritik iki ismi olan Genelkurmay Başkanı ile MİT Müsteşarını dinleyemedi. Hazırladığı rapor muhalefete mensup üyelerce benimsenmediği gibi, AKP’lilerin de en azından bir kısmını tatmin etmedi. Aylarca havanda su dövmüş durumuna düştü.

İşin yargı ayağında, darbe girişiminde bulunmakla suçlananlardan yakalanıp tutuklananlar hakkındaki davalar sürüyor.

Bu davaları danışman ve avukatları kanalıyla günü gününe takip ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı, “Yıl sonuna kadar ciddî mahkûmiyet kararları çıkacağını düşünüyorum” da diyor, ama bu tutumuyla dava süreçlerinin sağlıklı bir şekilde cereyan etmesine gölge düşürüyor.

“Bağımsız yargı,” ensesinde Sarayın nefesini hissederek mi adaleti sağlayacak?

Darbeyle ve darbecilerle hesaplaşma iddiasıyla başlatılan sürecin, darbeyle hiç alâkası olmayan insanlara yönelik kapsamlı bir cadı avına dönüştürülmesi ise, işin rengini tamamen değiştiriyor ve konuyu çok farklı bir noktaya götürüyor.

Erdoğan’ın 15 Temmuz gecesi kameralar önüne çıktığındaki ilk beyanlarında kalkışma için “Allah’ın bir lütfu” ifadesini kullanmış olması ve akabinde olağanüstü bir sür’atle başlatılıp, 20 Temmuz’da OHAL ilanıyla beraber yaygınlaştırılan tasfiye, ihraç, gözaltı ve tutuklamalar...

Kalkışmadan, önce “paralel yapı,” sonra “silahlı terör örgütü” olarak nitelenen “örgüt” sorumlu tutuluyor; ama ihanetle suçlanan bu “örgüt”ün üst düzey yöneticileri ortada yokken, operasyonlar “ibadet katmanı” olarak nitelenen cemaat tabanına yoğunlaşıyor. Hukukî geçerliliği son derece tartışmalı sübjektif “kriterler” üzerinden yüz binleri bulan ve aileleriyle birlikte milyonlara ulaşan bir kitle eziliyor.

Bir yıllık sürecin sonunda gelinen nokta, adaletin en temel prensiplerini hiçe sayan haksız ve keyfî uygulamalarla çok ağır bir hukuk enkazını ortaya çıkarıyor.

***

-Darbecilerle mücadele gerekçesiyle, darbe ve terörle hiçbir ilgisi olmayan masumların ve ailelerinin hayatını karartanlara yazıklar olsun.

-Haksız yere içeride tutulanlar da, dışarıdakiler de çetin sınavlardan geçiyor. Allah yüzümüzün akıyla verebilmeye muvaffak kılsın. 

-15 Temmuz’un faillerinden hesap sorulsun,  20 Temmuz OHAL mağduriyetleri giderilsin - http://www.yeniasya.com.tr/video/15-temmuz-etkinlikleri-20-temmuz-keyfiliklerini-unutturmak-icin-kullanilmasin_437822 

Okunma Sayısı: 18640
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • İclal

    15.7.2017 11:24:58

    7. paragraf çok manidar bir tesbit olmuş. Anlatana sivri sinek saz anlamayana...ve sonrası maalesef hepimizin gönlünün tercümanı olmuş...Allah razı olsun yanınızda olsun...

  • Ali Tam

    15.7.2017 09:27:42

    Kainatta; Dünya ve Ahirette Allah'in ADL isminin tecelli etmedigi hicbir sey yok, ölcüler adaletle dagitilmis. Dogru sözlü olmak bile ADL isminin tecellisi olmadan mümkün degil; gercekleri hicbir yanlis tarafa kaydirmadan hakki olan yerde veya yere iade etmektir dogruluk, aksi yalan-yanlislik ve zulm olur. Adaleti kendi saksakcilarina ; yalakalarina, canakyalayicilarina uygulayan, digerlerine zulm eden kisi ZALIMDIR. Kaselisleri onu ne bu dünyada ne de ahirette kurtarabilir. Bunun icin muazzez ve muhterem Üstadimiz Bediüzzaman Said Nursi hazretleri bir sefkat, merhamet abidesi iken 31 Martta beraat ettikten sonra YASASIN ZALIMLER ICIN CEHENNEM diye tekrar tekrar bagirmistir. Demek ki: Bu TE'LIN e masadak olanlara müsahhas olmamak kaydiyla LANET okumak, BEDDUA etmek mesrudur. Allah HAKKA tapan milletimizi korusun! Allah'in ADALETI EMRETTIGI AYETLERINE bile bile hür iradesiyle isyan edenlere LANET OLSUN.

  • kubilay

    15.7.2017 08:30:46

    Her türlü darbeyi ve darbe yapmaya kalkışanları telin ediyorum.Allah kötülerin ve millet düşmanlarının şerrinden bu milleti muhafaza eylesin.Meş'um 15 temmuz darbe girişimi meselesinde şu husus insanları cidden düşündürüyor;Meş'um ve mel'un darbe hadisesini basında çıkan ve hükümet yetkililerinin de basında yaptıkları konuşmalardan anladığımıza göre hadiseyi mit gündüzün saat 14.00 da öğreniyor.Darbecilerin planına göre darbe saat gece 03.00 da yapılacak ,ancak kalkışmacılar anlaşamıyor ve kalkışmanın saati gece saat 22.00 a alınıyor.saat 14.00 ila 22.00 arasında 8 saatlik bir süre var neden devlet(mit)yetkilileri bu mel'un harekete engel olmadılar kimseye haber vermediler de memleket büyük zarar gördü?.Allah kötü niyetli gizli planları olanları(darbeci) kahretsin her kim olursa olsun.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı