"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Said Nursî’siz çözüm olmaz

Kâzım GÜLEÇYÜZ
04 Mart 2025, Salı
2014 başında “çözüm süreci” adıyla ikinci kez gündeme getirildikten bir buçuk yıl sonra yine tıkanıp rafa kaldırılan proje daha önce 2009 yazının sonlarında evvelâ “demokratik açılım,” sonra “millî birlik ve kardeşlik projesi” adıyla başlatılmış, ama sınırdan geçip ülkeye giren teröristlerin adeta resmî karşılama ile “ağırlandığı” Habur olayı ile, daha başlamadan bitirilmişti.

Buna mukabil Yeni Asya olarak biz, o projenin açıklanmasından itibaren, süreç boyunca, sağlıklı ve kalıcı bir çözüm için en önemli referans isim olan Üstad Bediüzzaman’ın güncelliğini hâlâ koruyan tesbit ve tekliflerini dikkatlere sunma gayreti içinde olmuştuk.

Meselâ 13.8.09 manşetimizde “Açılımda Bediüzzaman niye yok?” diye sormuş; ardından Erdoğan’ın bir konuşmasında Üstaddan “Bitlisli Said” diye söz etmesiyle oluşan atmosferi yine manşetten 5.10.09 günü “Açılımda Bediüzzaman rüzgârı” şeklinde yorumlamış; 8.11.09’da da “Açılım Said Nursî ile başarılır” manşetini atmıştık.

Bu manadaki manşetlerimizi, aynı eksendeki yazı ve yorumlarla desteklemiştik.

Ayrıca “Demokratik Açılım ve Said Nursî” başlıklı bir kitapçık yayınlayıp bütün yetkililere, milletvekillerine, bürokrasiye ve medya yöneticilerine göndermiştik.

Ancak süreç ilerledikçe görüldü ki, projeyi hazırlayıp uygulamaya koyanlarda, Üstadı ve fikirlerini anlayıp hayata geçirmeye yönelik bir niyet ve irade yok.

Bunu, “Yılmaz Güney’in filmlerindeki mesajlar anlaşılabilmiş olsaydı bu sorunlar yaşanmazdı” diyen Erdoğan’ın, bu sözdeki mananın asıl adresi olan Said Nursî’yi ise bir-iki defa âdet yerini bulsun kabilinden, öylesine telâffuz ederek geçiştirmesinde de gördük.

Ve çözüm sürecinde Nur cemaatinin katkılarından istifade etme ihtiyacı duyulmadı. Cemaatin iktidarı destekleyen grupları dahil.

Sonuçta gelinen nokta 8.8.15 manşetimizi doğruladı: “Said Nursî’siz çözüm olmaz.”

O zaman âlâ-yı vâlâ ile ilân edip başlattıkları süreci, bir anda masayı devirerek bitirenler, yıllar sonra Öcalan’ın ön planda olduğu yeni bir atraksiyonla filmi yeniden başa sarıyorlar. Ama bu defaki en önemli farklardan biri, önceki süreçlere en şiddetli tepkiyi vermiş olan Bahçeli ve MHP’nin, şimdikinde başı çekiyor olması ve bu atraksiyonun, düne kadar DEM Parti ile diğer muhalefet partilerini terör destekçiliğiyle suçlayan iktidar blokundan sâdır olması.

Ve bu kez Bediüzzaman’dan, âdet yerini bulsun kabilinden de olsa hiç söz edilmemesi.

Bu tavra karşı yine tekrarlayalım:

Said Nursî’siz çözüm olmaz.

Okunma Sayısı: 2197
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Hüseyin İlhan

    5.3.2025 09:06:12

    Bozuk gıda ile beslenirseniz zehirlernirsiniz. Bugün iktidardakilerin hak,hukuk,adalet ve hürriyet adına hangi doğrusu var. Milletin hakkını gasp edenelrin karşısında hak aramaya giden HÜRRİYET Köylüsünün karşısında bir devletin başı 'O BELEDİYE KİME AİT,dediğinde bütüüün hak,hukuk,adalet ve hürriyet çiğnenmiştiir. PKK konusunda asla samimiyet olmadığı kanaatindeyim. Suriye'de taşeron örgüte neden destek verilirken sessiz kaldılar.

  • vasfi akçetin

    4.3.2025 18:46:49

    Ne alakası var.Burada Üstadı öne sürerek ortama katmanız çok mantıklı değil.

  • Mehmet Kaşlıoğlu

    4.3.2025 18:20:57

    Çölden gelen bir bedevî Hz.Peygamber'in(asm)huzurunda bir saat kaldıktan sonra Allah'a,Kur'ân-ı Kerim'e ve şeriat-ı Islâmiyeye öyle kuvvetli bir şekilde iman ediyordu ki şefkat ve merhametinden dolayı karıncayı bile incitmez hale geliyordu. O cahil çöl adamı ilim,irfan,fazilet ve kemalat sahibi oluyordu. Bediüzzaman Said Nursi'nin Kur'ân-ı Kerim tefsiri Risale-i Nur ile bugünün PKK'lı anarşisti de solcusu da komünisti de en sefih ahlaksızıda ikna ve ıslah edilip yola getirilebilir.Hal çaresi çok basit.Risale-i Nur Külliyatının bütün mecmualarını ilkokuldan Üniversiteye kadar bütün mekteplerde ve televizyon kanallarında okutun; üç ay içinde insanlarımızın nasıl hakiki bir müslüman olduğunu göreceksiniz.Deneyin,göreceksiniz. Yoksa siz 1446 yıl önceki katı kalpli insanlardan daha mı cahilsiniz ?!

  • Yahya Yıldız

    4.3.2025 14:42:50

    Türkiye’nin, Ortadoğu’nun gerçekten rahat ve huzurunun anahtarı olan asayişi temin etmenin en kestirme yolu devletin geleceğini düşünen samimi idareciler, Risale-i Nurlardan özellikle ırkçılıkla ilgili kısımları ve Eski Said Dönemi eserlerine başvurulup içindeki çözümler, samimiyetle tatbik edilmesi, daha ötesi onlardan esinlenerek yapılacak bir anayasanın da memleketimiz, Alemi İslam ve insanlık için bir refah, rahat, huzur ve mutluluk reçetesi olacaktır…Denemesi masrafsız, alınması kolay, yaşanması ise güvendir, istikamettir, çalışkanlıktır her şeyden önce kardeşliğin özünü temin eden birbirine dayanak ve destek oluşturmaktır. Daha evvel bu gerçeği DEM partili bir milletvekilinin dediği gibi ne bizim ve nede MHP anlayışı değil çözüm Said Nursidedir mealinde ifade etmişti... Lütfen Doğu problemlerini çocukluktan beri yaşayarak gelen ve bu memleket insanına karşı bağrı yanık, yüreği şefkat ve merhamet kokan Said Nursi’ye kulak verin…

  • Avni Aladağ

    4.3.2025 12:49:57

    Önerilerden biriside anadilde eğitim..bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüklerden birisi anadilde eğitimdir.bugüne kadar başaramadıkları iki toplumu bölme projesi hedefine ulaşmış olur.bediüzzaman boşuna kürtçe caiz,yani seçmeli olmalıdır demememiştir.daha ötesi bölünmeyi sonuçlandırır...

  • erhan

    4.3.2025 11:30:45

    Allah razı olsun, Eğer mesele memleket meselesi olsaydı, Bediüzzaman'sız olmaz dediğinizde yerden göğe kadar haklı olduğunuza katılırdım. Mesele memleket meselesi değil ki, mesele koltuk meselesi kimsenin umurunda değil memleket. geçmişte meydanlarda ip atanlar bu gün o ipi kendi boyunlarına geçirmiş durumdalar. bundan da hiç utanmıyorlar. her zaman demişimdir, bakmayın bunların söylediği vatan millet Sakarya, inanın bunların hepsi angarya, altları üstleri sağları solları hep palavra. BOP takır takır!

  • Bilâl Tunç

    4.3.2025 11:12:41

    Bu meçhul gidişi olsa olsa A. Akgündüz nâm kimesne ve siyâsî mehdîsi düzeltebilir (!)

  • S.topuz

    4.3.2025 07:43:24

    ..." İşte o dindaşlara adâvet(Düşmanlık) ise dolayısıyla İslâmiyet'e, Kur'an'a dokunur. İslâmiyet ve Kur'-an'a karşı adâvet ise bütün bu vatandaşların hayat-ı dünyeviye ve hayat-ı uhreviyesine bir nevi adâvettir(Düşmanlıktır). Hamiyet namına hayat-ı içti-maiyeye hizmet edeyim diye iki hayatın temel taşlarını harap etmek; hamiyet(Mukaddesatı ve Milletin HAK, nâmus ve haklarını koruma gayreti)değil, hamakattir (Ahmaklıktır)!"... Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Mektubat[Y] - 354 - 🇹🇷😢🇹🇷🙌🌹🤲🌹❤☝️🌙🕋😭😭😭🕊🕊🕊🌍🇪🇺🕋🇹🇷🇵🇸🇵🇸🇵🇸

  • S.topuz

    4.3.2025 07:32:13

    " Âdeta bir sineğin ısırmaması için müthiş yılanlara arka çe-virip sineğin ısırmasına karşı mukabele etmek gibi bir diva-nelikle; büyük ejderhalar hük-münde olan Avrupa'nın doy-mak bilmez hırslarını, pençe-lerini açtıkları bir zamanda, onlara ehemmiyet vermeyip belki manen onlara yardım edip menfî unsuriyet fikriyle şark vilayetlerindeki vatan-daşlara veya cenup tarafında-ki dindaşlara adâvet besleyip onlara karşı cephe almak, çok zararları ve mehaliki ile bera-ber; o cenup efradları içinde düşman olarak yoktur ki onla-ra karşı cephe alınsın. Cenup-tan gelen Kur'an nuru var, İslâ-miyet ziyası gelmiş; o içimiz-de vardır ve her yerde bulunur." Bediüzzaman Said Nursî, Mektubat[Y] - 354

  • S.topuz

    4.3.2025 07:21:26

    "Hem bizde iptida-i Hürriyet'te, -Babil kalesinin harabiyeti zamanında "tebelbül-ü akvam" tabir edilen "teşaub-u akvam" ve o teşaub sebebiyle dağılmaları gibi- menfî milliyet fikriyle, başta Rum ve Ermeni olarak pek çok "kulüpler" namında sebeb-i tefrika-i kulûb, muhtelif milletçiler cemiyetleri teşekkül etti. Ve onlardan şimdiye kadar, ecnebilerin boğazına gidenlerin ve perişan olanların halleri, menfî milliyetin zararını gösterdi. Şimdi ise en ziyade birbirine muhtaç ve birbirinden mazlum ve birbirinden fakir ve ecnebi tahakkümü altında ezilen anâsır ve kabail-i İslâmiye içinde, fikr-i milliyetle birbirine yabani bakmak ve birbirini düşman telakki etmek, öyle bir felakettir ki tarif edilmez."... Bediüzzaman Said Nursî, Mektubat[Y] - 354

  • S.topuz

    4.3.2025 07:14:46

    "Evet menfî milliyetin, tarihçe pek çok zararları görülmüş. Ezcümle: Emevîler bir parça fikr-i milliyeti siyasetlerine karıştırdıkları için, hem âlem-i İslâmı küstürdüler, hem kendileri de çok felâketler çektiler. Hem Avrupa milletleri, şu asırda unsuriyet fikrini çok ileri sürdükleri için, Fransız ve Alman'ın çok şeametli ebedî adavetlerinden başka; Harb-i Umumî'deki hâdisat-ı müdhişe dahi, menfî milliyetin nev'-i beşere ne kadar zararlı olduğunu gösterdi. Hem bizde ibtida-i Hürriyet'te, -Babil kal'asının harabiyeti zamanında "tebelbül-ü akvam" tabir edilen "teşa'ub-u akvam" ve o teşa'ub sebebiyle dağılmaları gibi- menfî milliyet fikriyle, başta Rum ve Ermeni olarak pekçok "kulüpler" namında sebeb-i tefrika-i kulûb, muhtelif milletçiler cem'iyetleri teşekkül etti. Ve onlardan şimdiye kadar, ecnebilerin boğazına gidenlerin ve perişan olanların halleri, menfî milliyetin zararını gösterdi." Bediüzzaman Said Nursî, Mektubat - 323

  • Enes Kök

    4.3.2025 07:06:09

    Medresetüz Zehra Projesinde de durum aynı. Nasıl bir medrese? Müfredatı ne? Vizyonu, misyonu ne? Kapsamı ne? Laik devlet ile uyumlu-uyumsuz tarafları ne? Sisteme entegresi nasıl olacak? Çıktıları ne olacak? Süreç nasıl işleyecek? Değerlendirme nasıl olacak? Said Nursi'nin çözüm önerilerinin sistemize edilmesine ihtiyaç var.

  • Enes Kök

    4.3.2025 07:00:24

    Mevcut durumda Risale-i Nurları okuyun, çözüm orda demekten öteye gidemiyoruz. Bu da bir şeydir ancak yeterli değildir.

  • Enes Kök

    4.3.2025 06:59:14

    Bur talebeleri tarafından Said Nursi'nin fikirleri analiz sentez yapılmalıdır. Ancak ondan sonra siyasî erkin önüne Said Nursi'ye ait çözüm bu diye bir değerlendirme konulabilir.

  • Enes Kök

    4.3.2025 06:56:47

    Said Nursi bu meseleye nasıl çözüm önermiştir? sorusu yazıda muğlak kalmış. Risale-i Nurları her gün okuyanlar bile tam anlamıyla anlamazken siyasiler Said Nursi'nin konu hakkındaki görüşlerini nerden bilebilirler?

  • Hasan S

    4.3.2025 04:36:10

    Evet ama bunların gerçekten Barış istemeleri lazım. Eğer gerçekten Barış isteseler mutlaka Bediüzzamana bakar ve yol haritası ona göre tesbit edilir.Teşekkür ederiz .

  • Halil İbrahim Karahan

    4.3.2025 04:03:41

    Allah razı olsun Tam isabet.Rabb'im her türlü kötülüklerden korusun...

  • HÇeşitcioğlu

    4.3.2025 00:51:09

    Pkk kayıtsız şartsız silah bırakırsa; bu başarının en büyük manevi sahibi bsNursi ra olcaktır. İktidarın ve devletin adı konmasa da bu çözüm tarzında RN dan çok yararlandığının ipuçlarını görüyoruz. Çözümün dil eksenli olması ve anayasal değişimler; Üstadın 1922/ 23 Ankara mesaisini maddi manevi semeresi olacaktır. Zaten başka çözüm yolu da kaldı mı ki! Biz yine bu büyük dönüşüm ve kucaklaşmaya hazırlıksız ve kutuplaşma içinde yakalandık. Değilse hadi YA nın geçmişine yakışır ; çözüm önerileri sunalım yazalım! Çözümcülere Sözler’ den malzeme sunalım. Gerçek şu ki; gaste tarihinin en zayıf ve tezsiz dönemini yaşarken müsebbibler konuşmaya devam ediyor…

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı