"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Reylerinizi meşveretle dağılmaktan koruyun”

Kâzım GÜLEÇYÜZ
25 Ekim 2015, Pazar
7 Haziran seçiminden sonra gündeme getirilen zoraki 1 Kasım seçiminin son haftasına girdik.

Haftaya sandığa gidecek, oy kullanacak ve yeni dönemin siyaset tablosunu şekillendireceğiz inşaallah.

Sandıktan çıkacak sonuçların hayırlı olması dileğimizi şimdiden kayda geçirirken, her seçim öncesi hatırlattığımız çok önemli bir hususa yeniden dikkat çekmek istiyoruz.

Üstad “Reylerinizi meşveretle teşettütten muhafaza ediniz” tavsiyesinde de bulunduğu Nur Talebelerine hitaben yaptığı, ama herkes, özellikle de ehl-i imanın tamamı için geçerli olan ve bilhassa böyle ortamlarda okuyup okutmamız gereken ikazında şöyle diyor:

“Sakın sakın, dünya cereyanları, hususan siyaset cereyanları ve bilhassa harice bakan cereyanlar sizi tefrikaya atmasın. Karşınızda ittihad etmiş dalâlet fırkalarına karşı perişan etmesin...” (Kastamonu Lâhikası, s. 88)

Şimdiye kadar Nur dairesi içinde dahi bu ikaza yeterince hassasiyet gösterilip riayet edilemeyişi, hepimize ağır ve üzücü bedeller ödetti. Hiçbir değeri ve kıymet-i harbiyesi olmayan konjonktürel ve geçici siyaset rüzgârlarının etkisinde kalınıp, taraf veya karşıt pozisyonunda müdahil olunan sert ve şiddetli münakaşalar, kalıcı kırgınlık ve küskünlüklere yol açtı, gönül köprülerini yıkıp tahrip etti.

Aman siyaset cereyanlarının bizi birbirimize düşürmesine izin vermeyelim. Gelip geçici rüzgârlara kapılıp, kardeşlik hukukunda kalıcı hasarlar bırakacak tavırlara girmeyelim.

Genel anlamda da, her açıdan kaliteli ve nitelikli bir hizmet yarışı ve müsbet rekabet konusu olması gereken seçim sürecini, anlaşılmaz şekilde, yine kıyasıya bir mücadele ve kavga alanı haline getiren fevrî ve öfkeli söylemlere prim ve destek vermeyelim; tersine bu tür tavır ve yaklaşımları kesinlikle tasvip etmediğimizi, uygun bir şekilde muhataplarına iletelim, oylarımızla da gösterelim.

Ülkemizde artık kavga değil barış; kaos değil huzur; çatışma değil kardeşlik ve kucaklaşma; laf ve polemik değil hizmet istediğimizi en yüksek perdeden dile getirip, demokrasi ve hukuk dışı gidişata da yine oylarımızla fren koyalım.

Tweet 1- Hz. Hüseyin (ra) zulme karşı hürriyet-i şer’iye mücadelesinin bayraktarıydı. O şanlı misyon çağımızda Risale-i Nur hizmetiyle devam ediyor.

Tweet 2- Üstad bir Emirdağ mektubunda diyor ki: İttihad-ı İslamdan olan Nurcular büyük bir yekûn teşkil eder, Demokratlara bir nokta-i istinaddır. 

Okunma Sayısı: 3136
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Garib Doğu

    25.10.2015 10:51:36

    Yorum-2, Reylerimizi dağılmaktan kurtarıp,birleşmenin en kuvvetli sebebi ittihattır. İttihat de imtizacı efkârla olur.O da marifetin şua-i elektriği ile olur. Külliyatın tamamı,bir bütün olarak derinden ve detaylı olarak tetkik edilip, doğru anlayıp ve hayata doğru olarak tatbik edilmezse;bölünme ve dağılma her zaman mümkündür.İtikadi,ameli,içtima-i ve siyasi meselelerde imtizacı efkâr yoksa reylerin birleşmesi de mümkün değildir. Reylerin teşettütten kurtulması için birinci öncelliğimiz bu imtizacı efkârı temin etmektir.Bu da risalelerin bütün meselelerinde fikir birliğini sağlamakla olur. Bunun için çok okumak,araştırmak,kollektif bir akılla mesellerin hakikatını birlikte öğrenmeye çalışmak gerekiyor.Bu da büyük emek,sabır ve fedakârlık istiyor...

  • Garib Doğu

    25.10.2015 09:43:12

    1980 ihtilalında en büyük bölünmeyi yaşadık. En büyük fitne o zaman içimize sokuldu. O gün bugün dur ihtilaf ve bölünmelerin ardı arkası bir türlü kesilemedi. Bu bölünme her seferinde bir parçamızı alıp götürdü. Bildiğim kadarıyla hiç bir cemaatle bu kadar uğraşılmamış...Harici müdahale ve fitneleri biliyoruz;onlar vazifelerini yapıyorlar.Peki bize ne oluyor ki onları dinliyor, oyunlarına geliyor ve tuzaklarına düşüyoruz. Halbuki üstadımız ehli dünyanın hafiyelerinin hile ve tuzaklarına karşı almamız gereken tedbirleri,dersleri,ikaz ve ihtarları Risalelerde mükemmel olarak yazmış ve bize emanet olarak bırakmıştır. Altı desise-i şeytaniyeleri kamil manada anlayıp,zararlarından korunabilsek, uhuvvet ve ihlas risalelerinin gereğini yapsak, lahika mektuplarını doğru anlayıp,hayata doğru taşısak, meşverete sıkı sarılsak, şahsı maneviye bağlı kalsak,bu bölünmeler kolay kolay olmayacak. Bilhassa lahikalar üzerinde çok tahşidat yapmak gerekiyor vesselam...

  • Lut Kapısı

    25.10.2015 07:55:38

    Sahte Demokratlarin demokrat secmenlerin oylariyla sürdügü saltanat 1 Kasim 2015 tarihinde sona erecektir. 1 Kasim 2015 onlarin mumlarinin söndügü YATSI olacaktir. Münazaratin birinci cümlesinin mucibince onlarin insanimiza ve devletimize hukukumuza ve demokrasimize verdikleri zararlar yaptiklari iyilikleri ezip geciyor. Dolayisiyla 1 Kasim 2015 de afva asla müstehak degiller. Yaptiklarinin bedelini secim sandiklarinda ödemek zorundalar. Bu vatan bu hürriyetperver insanlar gercek Demokratlara hasret!

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı