"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Referandum soruları

Kâzım GÜLEÇYÜZ
19 Şubat 2017, Pazar
Son günlerde sağda solda konuşulduğunu işittiğimiz, bir kısmı doğrudan da bize ulaşan ithamkâr sorulardan birkaçını cevaplandıralım:

1. 1982’de “hayır” dediğimiz darbe anayasasının şimdi değiştirilmesine “hayır” diyerek kendimizle çelişmiyor muyuz?

Cevap: Yapılan değişiklik demokrasinin önünü açacak nitelikte olsaydı ve biz “hayır” deseydik, böyle bir çelişkiye düşmüş olurduk. Nitekim 2007’de cumhurbaşkanını halkın seçmesini öngören değişiklik için yapılan referandumda “demokrasi adına evet” demiştik. Ancak şimdi “demokrasi için hayır” diyoruz. Çünkü oylanacak paketle yürütme erki tek adama bağlanarak işleyişteki etkisi alabildiğine güçlendirilirken, Meclis ve yargı denetimi zayıflatılıyor. Ayrıca pakette 1982 anayasasının ideolojik örgüsüne hiç dokunulmuyor bile. Bu hususları önümüzdeki süreçte detaylarıyla tahlil edeceğiz inşaallah.

2. Bu pakete “hayır” demek darbe anayasasına sahip çıkmak anlamına gelmiyor mu?

Cevap: Hiç alâkası yok. Darbe anayasasına sahip çıkan kim? Biz mi, iktidar mı? Bu anayasanın çöpe atılıp yerine demokratik ve sivil bir anayasanın ikame edilmesini, ilaveten seçim ve partiler kanunu gibi temel mevzuatın demokratikleştirilmesini başından beri en çok ve ısrarla savunan biziz. Ama buna yanaşmayıp darbe düzenini 15 yıldır devam ettiren iktidar, yapmak istediği değişiklikle de ülkeyi aynı temelde yeni bir antidemokratik yapının cenderesine almaya çalışıyor. 

3. Henüz meşveret toplanmadan “hayır” tercihinin duyurulması doğru mu?

Cevap: Bu yönde ifade edilen yorumlar manşet ve yayın kurullarımızda, bölge toplantılarında ve son olarak Ankara’da geniş katılımla gerçekleşen siyasî heyet toplantısında, Risale-i Nur ölçüleri esas alınarak yapılan istişarelerin sonuçlarını yansıtıyor. Şu âna kadar camiamızdan bize bunların hilâfına bir itiraz intikal etmiş değil. Tersine, yayınlarımızın genel kanaate tercüman olduğunu görüyor; bütün süreçlerde müfritane bir irtibat içinde olan camiamızın yekvücut tavrının, 4 Mart’ta bir kez daha ortaya çıkacağını düşünüyoruz. “Kurumsal” açıklama da o zaman yapılacak.

Adaletsizliğe, hukuksuzluğa, keyfîliğe, dayatmaya, sorumsuzluğa, istismarcılığa, şımarıklığa, kutuplaştırılmaya, ötekileştirilmeye HAYIR...

Referandumda tercihi “hayır” olanları “şer” olarak gören anlayışa “hayır” demek, şu ortamda yapılacak en “hayırlı” işlerden biri olsa gerek.

Hem “Hayır’a baskı diye bir derdimiz yok” deyip, hem de “hayır” tercihi yapacaklara ağır ithamlarda bulunmak nasıl bir “tutarlılık” ifadesi?

Okunma Sayısı: 10773
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Rıza

    6.4.2017 00:37:59

    İngiltere’de 13.asırda (1215 de MAGNA CARTA LİBERTATUM ile) BÜYÜK FERMANLA kralın yetkileri sınırlandırılmıştır. Biz ise sekiz asır sonra bir kişiye (C.Başa) büyük ,olmadı daha büyük yetkiler veriyoruz. Demek ki hürriyet, demokrasi ve cumhuriyet değerlerini hazmedememişiz. Fark burada.

  • Emre gören

    19.2.2017 17:18:44

    Bu suallere cevap vermeniz güzel oldu dedikodulara mahal birakmamak için..

  • Özcan Erkiş

    19.2.2017 17:10:49

    (3) İktidar cenahı ve müttefiki muhalefet partisine bilhassa şu suali sormak ve tatminkâr cevap almak istiyoruz. Getirmek istediğiniz sistemin hakiki gerekçesini izah edememiş, tek adam sisteminin mahiyetini şüpheye yer bırakmayacak şekilde açıklayamamışken; üstüne, "hayır" diyecek vatandaşları hangi gerekçe ile "terör ve darbe yanlısı" "hain" "şer cephesi" "gafil" gibi aklın ve mantığın ve vicdanın kabul etmediği argümanlarla suçlayıp, vicdanları baskı altına almanın mânâsı nedir? "Evet"diyecek olan da "hayır"diyecek olan da bu ülkenin vergi veren vatandaşı değil mi? Hem "vatansever"olmanın ölçüsü ne zamandan beri sandıktan çıkan oy ile yapılmaktadır? İktidarın ve ortağı partinin, takip ettiği menfi siyaset tarzı ve söylemleriyle hür ve demokrat bir Türkiye'nin inşâsı mümkün görünmemektedir....

  • Özcan Erkiş

    19.2.2017 16:42:04

    (2) 82 darbe Anayasası üzerinden referandum değerlendirmesi yapmak sağlıklı değil. Çünkü biz şu anda getirilmek istenen sistemi ve onun hususiyetleri ile ülke meselelerine çare olup olmayacağı konularına bakıyoruz. Kaldı ki değiştirilmek istenen 82 Anayasası, getirilmek istenen de tam mânâsıyla demokratik bir hukuk devleti falan değil. Öyle demek olayı çarpıtmaktır. Dolayısıyla bütün güç ve yetkinin tek adamda toplandığı bir sisteme hayır diyoruz. Tercihimiz adalet, hürriyet, hukukun üstünlüğü, kuvvetler ayrılığı, meşveret, meclisin şahsı manevisine dayanan, demokrasinin temel ilke, prensip, düsturlarını havi bir sistemden yanadır. Keyfi, otoriter, baskıcı, şahs-ı vahidin iktidar ve iradesine istinad eden, asrın gerisinde kalmış bir yönetim tarzı ülkenin devasa sorunlarını çözemez. Olacak işe bakalım.

  • Özcan Erkiş

    19.2.2017 16:22:20

    (1) Sayın Güleçyüz, referandum için sorulacak o kadar çok soru var ki. Meselâ, birinci maddede sorulan soru, kanaatimce tam bir mugalata, demogojidir. Bu soruyu soranlar, 15 yıldır iktidarda olduğu ve yeni, sivil, demokratik bir Anayasa yapma gücü bulunduğu halde neden böyle bir Anayasa yapma cehd, gayret ve iradesini göstermediler, diye iktidara sormaları gerekmez mi? Hem milletin talep ve ihtiyacı tek adam sistemi değilken, durduk yere bir muhalefet partisi hangi sebeple böyle bir sistemi üstelik dayatarak gündeme getirdiler? Ayrıca demokratik parlamenter sistemin aksayan yönlerini güçlendirmek gibi daha kolay, kısa, zararsız, az maliyetli, selametli bir yol varken;neden daha zor, maliyetli, neticesi şüpheli, halkın aklını, kalbini, vicdanını tatmin etmeyen, meclisin şahsı manevisine istinat etmeyen bir yola hangi sebeple girildi? Sorular çok ama tatmin edici cevap o kadar fazla değil....

  • İmdat

    19.2.2017 15:05:06

    Demokrasi, milletin refahı, herkes için adalet, darbe anayasasına karşı gibi söylemlerle 15 yıldır ülkeyi yönetmeye çalışan iktidar erki ne oldu da "TEK ADAMLIK"a soyunuyorlar. Onları bu düşüncelerinden alıp koyan bir şer odağı mı oldu acaba?... insan düşünmeden edemiyor. Ülkeyi yönetmek mi buyrun... CB ve BB her ikisi de aynı parti. Daha ne imkanlar isteniliyor...

  • Mehmet Kaşlıoğlu

    19.2.2017 12:44:58

    Zulme, Nâhak idareye, Keyfe mayeşa devlet adamlığına, Mesuliyetsizliğe , İcraatlardaki her nevî Sû i istimale , Bîedepliğe , ihtilaf û tefrikaya ve Nifak ve Şikaka ...YENi ASYA CAMİASI olarak YENi ASYA GAZETEMiZ Vasıtasıyla HAYIR diyoruz.Bütün sağır kulaklar duysun.

  • Bir mağdur

    19.2.2017 12:21:49

    Bu anayasa değişikliği maddelerinden en masumu 18 yaş seçilme hakkıdır bence. Burada da hayat tecrübesi bilgi birikimi olmayan, sosyal, siyasal ekonomik bilgisi olmayan gencecik şanslı kişilerin kimler olacağı merak konusu. Üstelik 18 inde vkil 23 ünde vekil emeklisi... Sonra milletin sırtında kambur ölene kadar. Vekil emeklisi maaşı ve vekil ayrıcalıklarından aile boyu faydalanma... Kazara bakan olsa suç işlese dahi ömür boyu neredeyse yargılanmama... İnsanların üniversite bitirip kpss için ter döktükleri yaşta vekil emeklisi olup, aynı zamanda askerlikten muaf olma... Sadece bu madde dahi oylansa evet demek vicdansızlıktır bence. Allah (cc) hayırlısını nasip etsin. Gerçekten hayırlısı ne ise onu nasip etsin. Biz gaybı bilemeyiz.

  • Serdar celik

    19.2.2017 11:10:38

    Kazim agbi ne mubarek adamsin Aemlerin rabbi olan allah seni ve bu gazete calisanlarini iki cihanda bahtiyar etsin allah sizi adn cennetine alsin allah sizlere HAYIRLI omurler nasip etsin..amin

  • nurbaki muhammed

    19.2.2017 10:54:49

    kazım bey kardeşim içtimai konularda düsturlar sunarak yolumuzu aydınlatıyorsunuz müteşekkiriz.Ben derim ki risale-i nur okumakla nurcu olunmaz.ne zamanki okunanlar hayata tatbik edilir,kişi risale-i nurun intişarına çalışır ve risale-i nuru kendi malı bilir,sadakatle ihlasla müfritane kardeşleriyle irtibatlı olur işte o zaman o kişiye nur talebesi diyebiliriz.Üstadımın görüş ve düşüncelerini tevil ederek makam mevki peşinde olanlar,nur kardeşlerini(hizmetlerini görmezden gelerek)sırf içtimai mevzularda farklı düşündükleri için itham edenleri ben şahsen risale-i nuru hıfz etmiş olsalar bile samimi görmüyorum nurcuda kabul etmiyorum.üstadımın adını kullanarak siyaset çirkefini dünyalık için veya enelerini tatmin için yüzüne gözüne bulaştıranlara nurculuğa bu kadar zarar verdikleri için hakkımı helal etmiyorum üstadıma da şikayet ediyorum.

  • CESUR ADAM

    19.2.2017 08:57:54

    Bu değişikliğe HAYIIIR dmek için milyonlarca ve milyarlarca kez haklı neden ve dayanak var.Evet demek için tek neden var o da bir EGONUN,İHTİRASIN,HIRSIN ve AKLI ZİYAN ETMEKTİR.

  • serdar

    19.2.2017 05:40:25

    Sabah ola hayrola,Hayırdır inşallay,hayırlı günler,Görelim Mevlam neyler,neylerse hayr eyler.

  • Ali Tam

    19.2.2017 02:44:41

    AKP bütün silsilesiyle Cunta Anayasasini cöpe atip silbastan Yeni Anayasa yapmaya muktedir oldugu dönemlere ragmen bu degisimi isteyemedi, istemedi. Halka yeniden yamanmis ama Cunta Anayasasinin RUHUNU muhafaza etmis cöpe atilasi o menhus RUHLA temcit pilavi gibi isitip istip hah iste sana yeni anayas diyerek gelmesinler. Bu yalanlara halkin karni tok. Buna YENI ASYA asla ve kat'a EVET diyemez ve demez. Hele hele Parlamenter Demokrasi'den TEK ADAM YÖNETIMINE asla evet diyemez. YENI ASYA ile Hakk ve Adalet vizyon ve misyonunda bütünlesmis insanlarimiz bundan taviz vermemek icin REFERANDUMDA HAYIR diyeceklerdir.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı