7 Haziran seçim sürecinde, önceki milletvekili seçimlerinin hiçbirinde görülmemiş farklı bir hal yaşanıyor:
Cumhurbaşkanının meydanlarda ve katıldığı diğer bütün toplantılarda seçime yönelik tartışmalı siyasî mesajlar vermesi, halktan taleplerde bulunması ve bazı partilerle açıktan keskin polemiklere girmesi.
Bir taraftan “Bütün partilere eşit mesafedeyim” diyor; ama diğer taraftan muhalefet partilerine yüklendikçe yükleniyor.
Keza hem “Cumhurun başıyım” diyor, hem de cumhurun muhalefet kesiminin temsilcilerine ağır eleştiriler yöneltiyor.
Cumhurun başı olmanın gereği iktidarı ve muhalefetiyle her kesimi kucaklayan bir yaklaşım içinde olmak ve milletin birliğini temsil etmek iken, hiç o havada değil.
Cumhurbaşkanı seçilmeden önceki siyasî kimliğini, çok daha keskin bir tarz, üslûp ve söylemle sürdürmekte beis görmüyor.
Halktan evvelâ 400 milletvekili istiyor, sonra referandum için yeterli 335’e de razı olabileceği mesajı veriyor, ardından 380-390 gibi rakamlar da telâffuz ediyor...
Bu talebi kimin adına seslendiriyor?
O noktadaki eleştirilere verdiği “kurnazca” cevaplarda, bu sözü söylerken herhangi bir partinin adını zikretmediğini ifade ediyor; “Yeter ki 400 vekil olsun, partisi fark etmez” gibi demagojiler yapıyor.
Meydanlara devletin parasıyla çıktığını açıktan ilan edip, bunu “Yüzde 52’nin oyuyla geldim, bu benim doğal ve yasal hakkım” diyerek dobra dobra savunuyor.
Bu tavır, şimdiye kadar girdiği seçimlerde aldığı halk desteğinin ona verdiği aşırı özgüvenin “pik” yapıp ayaklarını iyice yerden kestiği bir halin ifadesi değilse ne olabilir?
Yüzde 52’nin oyu ile bu makama gelmek, kendisine rey vermeyenler dahil milletin tamamının malı olan “devlet parası”nı dilediği gibi kullanma hakkını ona verir mi?
Peki, neden meydanlara çıkma gereği duydu? Partisinin durumundan ve vekil bıraktığı Başbakanın performansından memnun olmadığı için olabilir mi? Önüne konulduğu söylenen anketlerin AKP için pek de iç açıcı bir tablo göstermeyişinden duyduğu kaygı mı onu buna mecbur ediyor?
Zirvedeyken hızlanan yıpranışıyla bu durumu tersine çevirebilmesi mümkün mü?
* Yeni Asya’daki 38, yazılardaki 24. yılımıza girişimiz vesilesiyle tebrik ve dualarını ileten herkese gönülden teşekkürler. Allah razı olsun. Beraberliğimiz aynı çizgide ebede kadar devam etsin inşaallah.