Ocak ayında çıkarılan KHK’lardan biriyle bir ay içerisinde kurulması öngörülen, ama dört aydan beri savsaklanan 7 kişilik OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu nihayet işbaşı yaptı.
Bu kadar gecikmesine referandum süreci, komisyonda görev almak isteyenlerin çokluğu ve isabetli seçim yapmak için adayların ince elenip sık dokunması ve komisyonun işleyiş tarzına ilişkin teknik rötuşların çok zaman alması gibi farklı gerekçeler gösterildi.
Adalet Bakanı işbaşı tarihi olarak yaz aylarına işaret etmişti, ancak mağdurların tepkilerinden iyice bunalan AKP’li vekillerin ısrarı ile, Başbakanın son grup toplantısını yaptığı günde komisyonun kurulduğu açıklandı.
Daha önce de Başbakanlıkta ve valiliklerde itiraz kurulları kurulmuştu. Son komisyonun teşkili, bunların işlevsiz ve göstermelik olduğu gerçeğini fiilen de tescil etmiş oldu.
Ama aynı hal bu komisyon için de geçerli.
7 kişi, beklenen 200 bin başvurunun nasıl ve ne kadar zamanda üstesinden gelebilecek?
Komisyonun 2 yıl olarak belirlenen görev süresi, gerek duyulursa her defasında birer yıl olmak üzere uzatılabilecek. Peki, mağduriyetlerin bu kadar beklemeye tahammülü var mı? Belli ki işin o tarafını düşünen yok.
Komisyonun başkanlığına getirilen Menteş’in önceki görevlerinde özgürlükçü kararlara imza atmış olması elbette ki takdire şayan ve memnuniyet verici; ama böylesine devasa boyutlara getirilip çok derin ve yaygın bir insanî krize dönüştülen bir konuda, 7 kişilik bir komisyon neyi ne kadar yapabilir?
Kendisi de KHK ile ihraç edilmiş bir okurumuzun notuyla konuyu şimdilik bağlayalım:
“Şimdi, açılmış bütün davalar düşecek ve dosyalar komisyona gönderilecek. Komisyon kararlarına yapılacak itirazlar mahkeme yoluyla olacak ve muhatap komisyon değil, en son çalışılan kurum olacak. İşte dananın kuyruğunun koptuğu nokta da burası.
“Aslında kararı veren komisyon olduğu halde dava kuruma açıldığında kurum kararı kendisinin vermediğini belirterek, kendisi açısından davanın konusuz olduğunu söyleyecek. Mahkemeler de ekseriyetle ve mecburen davanın konusuz olduğuna hükmedecek. Mağdur insanlar yine mercisiz ve muhatapsız kalacak. Sonuçta insanlar bir kez daha oyalanmış durumuna düşürülecek.”
***
Eskilerden Adalet Bakanı ve Müsteşarı+3 isim ve 8 yeni üye ile oluşan HSK keşke “Eski tas eski hamam” demese ve yeni bir sayfa açabilse...
249 şehit, 2193 gazinin sorumlusu kimlerse onlardan hesap sorun. Darbeyle ilgileri olmadığı halde iftirayla içeri tıkılan masumlardan değil.
Bunca masumu yok yere bu kadar zaman mağdur ettiniz, artık yeter. Bari Ramazan’ı evlerinde sevdikleriyle beraber karşılayabilsinler.