"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

OHAL hoyratlığı artık bitmeli

Kâzım GÜLEÇYÜZ
04 Temmuz 2017, Salı
Mağduriyetlerin sona erdirilmesi için Ramazan milat olsun dedik, oldurma çaba ve girişimlerinin işaretleri belirdi; ama ne yazık ki arkası gelmedi.

Devreye giren menhus bir irade, masumlara Ramazan’ı da zehir etti.

Ramazan ortalarında “Mağduriyetler bari bayrama sarkmasın” çağrısı yaptık.

Maalesef ona da itibar edilmedi.

Milyonlara ulaşan bir kitleye bayram sevinci yaşattırılmadı. Nice minik yavrular daha hayatlarının ilk etabında en çok sevdikleri ve en fazla ihtiyaç duydukları anne ve babalarına hasret bırakıldılar.

Bu çocuklardan 10 yaşındaki Betül Sena, altı aydır görmediği tutuklu babasına bir an önce kavuşmak ve sarılmak için koşarken acı bir kazaya kurban gitti.

Diğer masumların burukluğuyla girdiğimiz bayramda bir de bu acıyla sarsıldık.

Bayram sonunda ise, daha Betül’ün şokunu atamadan, tutuklu eşini ziyarete hazırlanırken kalp kriziyle vefat eden 29 yaşındaki Pınar Hanımın haberini aldık.

Peş peşe gelen bu yürek yakıcı haberler, ulaşabildikleri vicdanları kavururken, kimileri de tüm olup bitenler karşısında “üç maymun”u oynamaya devam ediyor.

Ve yaşanan süreçte sergilenen cinnet örneklerine her gün “Bu kadar da olmaz” dedirten dehşet verici yenileri ekleniyor.

İşte bunlardan biri:

Hayatını çok sevdiği mesleğine adamış, herkese yardımcı olup şifa dağıtmaya çalışan bir doktor zorlu bir ameliyatın ortasındayken polis baskınına uğruyor, zorla çıkarılıp götürülüyor ve ameliyatı yarım kalan hasta, kesik yarası dikildikten sonra uyandırılıyor. Sonrasını bilmiyoruz.

Teröriste bile reva görülmeyen bir muamele ile ameliyat odasında derdest edilen doktor ise bir hafta sonra bırakılıyor, niye alınıp niye bırakıldığı konusunda bir açıklama bile yapılmadan. O da maruz kaldığı hoyratlığı hazmedemeyip istifayı basıyor. “Bir ömür insan hayatına kendimi adadım, göreceğim muamele bu mu olmalıydı? Artık limon satarım, doktorluk yapamam” diye kahrederek...

Daha bunun gibi bilinen veya bilinmeyen nice acı hikâyeler var. “OHAL’in kime ne zararı oldu?” diyenlere ithaf olunur.

***

“15 Temmuz için niye yürümediler?” itirazı, o zaman Yenikapı mitingine katılıp şimdi adalet için yürüyenler açısından geçersiz bir çarpıtma.

Doğu Perinçek’e göre “Türk yargısı son 50 yılın en parlak dönemini yaşıyor”muş. Adının ilk kelimesi adalet olan AKP iktidarı sayesinde!!!!!

Bu zulümlere imza atanlar, alet olanlar, arka çıkanlar, sessiz kalanlar, alkış tutanlar bu tavırlarının hesabını nasıl verecekler?

 

Okunma Sayısı: 8241
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Özcan Erkiş

    4.7.2017 17:08:57

    ( 4 ) "OHAL bitmeli!"dedikçe ifade ettiğiniz gibi "menhus bir irade" OHAL'in devamı istikametinde devreye giriyor ve zulüm devam ediyor. Peki kimdir bu irade derseniz, ben de acizane derim ki, "müfrit bir ulusalcı adamın beyanlarını takip eder, izini sürerseniz, o irade sahibi şahıs yahut şahsı mânevîlerini bulabilirsiniz!" Peki iktidar niye bu irade sahiplerinin dediğini yapıyor diye sual ederseniz, "denize düşen yılana sarılır "hakikatince, iktidar, güya kendini kurtarmak zannıyla kendini yılana sarılmak "mecburiyetinde "biliyor. Oysa o yılanın ne kendine ne iktidara ne millete zerre miktar faydası olmaz ve olmamıştır. Menfi ve menfaatçi siyasetin akıl hocası ve kılavuzu Makivel efendi (Machiavelli) diyor ki :Hedefe giden her yol meşrudur, mübahtır! Siyasal İslâmcı iktidarın yaptıklarına bir de bu zaviyeden bakmak gerekmez mi? Tâ ki niyet, maksad ve hedefinin ne olduğunu anlayabilelim. Yoksa taassubâne taraftarlık ve fanatik partizancılık gözümüzü kör edebilir.

  • Özcan Erkiş

    4.7.2017 16:42:44

    ( 3 ) Yine mâlumdur ki, tarihin akışını milletlerin lehine çeviren söylem ve eylemler vardır. Meselâ, 1950'deki DP 'nin "Yeter! Söz milletin!" demesiyle 27 yıllık tek adam tek parti devri sona ermiştir. Hem meselâ 1930 'da M. Gandhi 'nin Tuz Yürüyüşü' İngiliz sömürüsünü bitirmiştir. Onun için adalet diyen ve isteyen herkes, Adalet Yürüyüşüne destek ve taraftar olmalı ve hafife almamalı. Çünkü adâlet bir siyasî partinin tekelinde olan bir husus değil ki ondan dolayı adâlete muhalif ve muarız bir vaziyet alalım. Adalet, hem memleket hem millet hem de mülk ve devlet için lüzumlu olduğundan, biz de, kim adâlet istiyorsa onun yanında ve safında "Adâlet! Hürriyet " diyoruz. Zulmü alkışlayamayız. Sayın Battal 'ın dediği gibi :Adâlet gelecek; Başka yolu yok!

  • Özcan Erkiş

    4.7.2017 16:25:23

    ( 2 ) Yargının ayyuka çıkmış haksız, hukuksuz ve keyfî uygulamaları cümle âlemin mâlumu iken Adalet Bakanının "Türk yargısı her türlü takdiri hak ediyor! " beyanı ile müfrit bir ulusalcının "Türk yargısı son 50 yılın altın devrini yaşıyor! " sözü yanyana gelince, OHAL ve KHK'lar ile yaşadığımız antidemokratik ortam ve yargının tarafsız ve bağımsız olmadığı (hatta olamayacağı) iyice anlaşılmış olmalı değil mi? Yoksa iktidara zıt ve muhalif ve muarız bir adam durup dururken yargıya niye övgüler düzmüş olabilir ki? Kaderin ibretlik tecellisi şudur ki; adında 'adâlet 'olan ve 15 yıldır ülkeyi 'şeriksiz'yöneten siyasal İslâmcı bir partinin devr-i iktidarında, emsali,l tek adam tek parti diktatörlüğünde görülebilecek zulümlerin yaşanmış olmasıdır. "3 Maymunu oynamak" bu hakikati maalesef değiştirmiyor. Zulüm ve zorbalık vardır, inkâr ve reddi mümkün değildir. Hem vesikalarıyla tarihin arşivinde yerini almıştır.

  • Özcan Erkiş

    4.7.2017 16:09:25

    Sayın Güleçyüz, ne Ramazan ne Bayram iktidarın vicdanına-maalesef- tesir etmedi. İktidarın akıl tutulması ve güç zehirlenmesi, toplumsal vicdan körelmesi ile ittifak edince "OHAL hoyratlığı"bitmedi ve bitecek gibi de -Allahu alem- görünmemektedir. Allah akıl, fikir, iz'an, insaf, vicdan versin! Zira 16 Nisan'da halka dayatılan tek adamlık sistemi için OHAL ve KHK'lara muhtaç. Nasıl ki 16 Nisan'da dayatılan tek adamlık sistemi için hayır oyu verecekler terörist ilan edildi ise şimdi de adalet için Adalet Yürüyüşü yapanlar, destekçisi ve taraftarları da yine terörist ilan edilerek hem halk hem de yargı üzerinde baskı oluşturuyorlar. Gaye:İktidarı pekiştirmek ve ömrünü uzatmak. Lâkin zulm ile âbâd olan yoktur ki, bu iktidar olsun. "OHAL'in kime ne zararı oldu? " diyenlere sualimiz: " OHAL'in zulümden başka kime ne faydası oldu?" diye sormak gerekir.

  • Mustafa Deniz

    4.7.2017 15:48:32

    Yorum yok. Her şey ortada.

  • Aydın Yıldız

    4.7.2017 15:21:14

    Sayın Kazım Güleçyüz, Yazınız için sizlere sonsuz şükranlarımı arz ediyorum. Mağdur, mazlum yok diyenlere ne güzel bir cevap olmuş. Tabii ki yazınızda verdiğiniz örnekler bu durumda olan onbinlerce insandan sadece birkaçı. Bu dünya öyle de böyle de geçecek. Asıl huzur-u mahşerde bunların hesabı nasıl verilecek, bunu düşünmek lazım. Hesap gününün var olduğuna inandıklarını (?) zannettiğimiz kişiler acaba bir an olsun o gün içinde bulunacakları durumu gözlerinin önünde canlandırıyorlar mı? Allah siz ve sizin gibi düşünen yazarlarımızdan razı olsun.

  • Özdemiroğlu

    4.7.2017 08:30:33

    Eğer Doğu Perinçek AKP'nin adaletinden memnunsa; ADALET diye yollara düşen CHP'ye teröristlerle beraber diyen ler acaba hangi tarafta?

  • Hasan

    4.7.2017 03:48:19

    Dünya masuma mazluma bedenen zindan vicdanen saray,cehennem ebediyen çıkılmaz bir han buna sebep olan

  • Veysel

    4.7.2017 00:38:52

    OĞLUM 27/08/2014 de kullanmadığı telefonuna baylok indirdi diye 10 aydır terörist listesinde ve ihraç..BIRE VICDANSIZLAR 27/08/2014 DE OĞLUM KASTAMONU DA ACEMİ BIRLIGINDE ASKERLIK YAPIYORDU.DAHA NE DIYEM.BIZLERE BU ACILARI YASATANLARI CEZASIZ BIRAKMA ALLAH'IM

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı