Yeni Asya’nın Risale-i Nur neşriyatına 3 Nisan 2014 gününden itibaren konulan keyfî bandrol engeli, hukuk zemininde verdiğimiz sabırlı ve kararlı mücadele sonucu nihayet kalktı.
O gün bandrol verilmediği için, basıldığı halde iki seneye yakındır depoda bekleyen Vesvese Bahsi adlı derleme, artık bandrolüyle okuyuculara ulaşabilecek.
Ardından zaman içinde mevcudu tükendiği halde basılamayan diğer eserler de.
Evet, risale basımında bandrol engeli ve devlet tekeli sebebiyle yaşanan 666 günlük kesinti artık sona ermiş bulunuyor.
Bu noktaya nasıl geldik?
Devlet tekeli getiren yasa değişikliğinin AYM’de iptali ve bu yasaya istinaden çıkarılan hükümet kararnamesinin yürürlüğünün de Danıştay’ca durdurulmasıyla...
Bu yargı kararlarıyla başa dönüldü.
Ve Danıştay kararı Kültür Bakanlığına tebliğ edildikten sonra, Bakanlık Diyanet vizeli basımlara bandrol verme uygulamasını durdurdu. Diyanet aradan çıktı.
Yeni durumda Yeni Asya Neşriyat olarak, Saadet Kaynak ve Seyda Ünlükul’un imzalarını taşıyan muvafakatnamelerle başvurumuzu yaptık ve bandrolü aldık.
Diğer yayınevleri için de bu yol açık.
Artık aslına uygun olmak kaydıyla isteyen herkes risaleleri basabilecek. Ama Diyanet eliyle yapılan dayatmada olduğu gibi ayet-hadis meali, dipnot ve lûgatçe konulmasına bir engel getirilmeyecek.
İsteseydik ve birilerinin iftira ettiği gibi “rant hesabı” yapsaydık, biz de devlet tekeliyle getirilen düzene uyar, Diyanet’e müracaat edip sözleşmeyi imzalar ve eksilen risalelerimizi dayatılan formatta basıp bandrolünü alarak okurlara sunardık.
Ama biz bunu kabul etmedik. Sisteme itirazımızı sürdürdük ve mücadelemizi hukuk zemininde vermeye devam ettik.
“Yüzde 1’lik kesim” diye küçümsenmemize, dahası “hastalıklı grup” diye aşağılanmamıza rağmen, geri adım atmadık.
Çok şükür, neticesini de aldık.
Bu netice hukuk tarihimize nice zaferler yazdırmış olan Risale-i Nur’un yeni ve parlak bir hukuk zaferinin daha ifadesidir.
Bütün Nur camiasına hayırlı olsun.
Katkısı olan herkese tekrar teşekkürler.
#HerkesYeniAsyaOkusun ki hiçbir baskı ve dayatmaya boyun egmeden hakkın yanında, zulmün karşısında duran bir kamuoyu oluşsun.