Peki, insanlar niye evlerini barklarını, ülkelerini terk edip başka yerlere göçüyorlar? Bunun en önemli sebepleri, yaşadıkları yerlerde patlak veren çatışmalar, savaşlar ve iktidar mücadeleleri veya baskıcı yönetimlerin yaptığı zulümler.

Tarih boyunca göçler ülkesi olmuş Anadolu’nun bu noktada zengin bir tecrübe birikimi var. Öncesini bir kenara bırakıp, Osmanlının son devrinde ve Cumhuriyetten bu yana yaşananlara baktığımızda bunun birçok örneğini görürüz.

Özellikle 93 harbi sonrasında Rusya ve Kafkasya’dan, Balkan harbinde Balkanlar’dan gelen göç dalgaları; Ermeni tehciri; Lozan sonrası gerçekleşen mübadele sırasında cereyan eden göçler; 6-7 Eylül olayları üzerine Rum nüfusun çoğunluğunun ülkeyi terk etmesi; 80’li yıllarda Bulgaristanlı Türklerin Türkiye’ye gönderilmesi, bu örneklerden bazıları.

Aynı şekilde doğu isyanları ve terör olayları sebebiyle yaşanan iç göç dalgaları da.

Dış dünyada yakın dönemde gerçekleşen büyük göçler arasında ise İsrail işgali sonrası Filistinlilerin komşular dahil, başka ülkelere iltica etmek zorunda kalmaları; Myanmar-Arakan Müslümanlarının dramı ve nihayet Libya, Irak, Suriye gibi ülkelerdeki iç çatışmalardan kaçan masum sivillerin göçleri ilk akla gelenler.

Nitekim Bodrum sahiline vurmuş minik cenazesinin fotoğrafıyla dünyayı sarsan 3 yaşındaki Aylan, memleketi Kobani’yi terk edip Avrupa’ya doğru riskli ve tehlikeli bir umut yolculuğuna çıkan Suriyeli bir Kürt ailesinin sevimli evladıydı.

O, ağabeyi, annesi ve onlar gibi göç yolunda veya bombalar altında ya da arasında kaldıkları çatışmalar esnasında can veren yüz binlerce, milyonlarca masum, kendi hasis menfaatleri uğruna dünyayı ateşe vermekte zerre kadar tereddüt etmeyen vicdansız savaş lordlarının ve karanlık şebekelerin kurbanları.

Onlara yenilerinin eklenmemesi için insanî ve vicdanî değerler ortak paydasında buluşan herkesin güç ve eylem birliğine ihtiyaç var. 

Hem de en kısa zamanda.

tweet 1- Tam sayısını hâlâ öğrenemediğimiz şehitlere rahmet; teröre, teröriste, çanak tutana, göz yumana, fırsat verip zemin hazırlayana ise lânet...

tweet 2- Hep söylenir: Çözüm sürecinde örgüt “alan hakimiyeti”ni pekiştirdi. “Yola döşenen mayın”ların bir türlü sonunun gelmemesi de bunu doğruluyor.

tweet 3- Eğer yollar devletin kontrolünde olsaydı, bu kadar kolay mayın döşenir ve sık sık kesilip kimlik kontrolleri, adam kaçırmalar yaşanır mıydı?

tweet 4- Erdoğan “Bugüne kadar 2000 terörist öldürüldü” demiş. Bunlar, çözüm süreci başladıktan bu yana dağa çıkarılan çocuk yaştaki gençler olmasın!

tweet 5- Terör, “daha çok terörist öldürerek” mi biter, yoksa dağa çıkışların önünü keserek mi? Ve dağa çıkışları önlemek için 13 yıldır ne yaptınız?