"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

MİT ve Seyyid Kutup

Kâzım GÜLEÇYÜZ
09 Ağustos 2015, Pazar
Dün bahsettiğimiz yazının devamı:

* Gençliğinde Bediüzzaman’a ziyaretlerde bulunan ve lâhikalarda Seyyid Salih olarak adı geçen Özcan, daha sonra genelde münferit olarak çalışmış, Arap dünyasındaki İslamî hareketlerle irtibatlar kurmuş, sahibi olduğu Hilal Yayınevi ve Hilal dergisi vasıtasıyla Seyyid Kutup ve Mevdudî gibi isimlerin eserlerini Türkçeye tercüme ederek yayınlamış bir isim. Risale-i Nur’un dahilî ve haricî bilumum cereyanlardan bağımsız ve orijinal hizmet metoduyla pek örtüşmeyen bu yaklaşımın, Özcan’la Zübeyir Gündüzalp başta olmak üzere önde gelen Nur talebeleri arasında yol açtığı ihtilâfa dair bilgiler ilgili kaynaklarda mevcut.

* Hilal Yayınlarında doğrudan-dolaylı bir “derin yönlendirme” olup olmadığı konusu, (Hamza Türkmen’in yaptığı) bu açıklamalar muvacehesinde değerlendirilebilir mi?

* Demokratları deviren Kemalistlerin hazırladığı 61 Anayasası solun önünü açmış. Bu durum Kemalist sistem tarafından bir tehdit olarak algılanma aşamasına gelindiğinde de çare, İslamı ideolojik yaklaşımlarla yorumlayıp “önce devlet” vurgusu yapan cereyanların MİT organizasyonu ile topluma lanse edilmesinde aranmış. Hedef, solcu, komünist, Marksist hareketin dizginlenmesi.

* Ama “sosyal adalet”le sınırlanan “Seyyid Kutup açılımı,” aynı yazarın “irtica” bağlamında görülen diğer eserlerinden esirgenmiş, tam tersine o kitapların çevirileri takibat konusu yapılmış. 

* Ancak olay, rejimin “İslamcı ideoloji”yi de kendi amacı için kullanmakta beis görmediğinin örneği.

* 12 Eylül sonrasında, derin bağlantıları olan bir şahsa kurdurulan PKK’nın “kontrol”den çık(arıl)ıp “tehdit” haline ge(tiri)lmesi üzerine, ona karşı Hizbullah’ın teşkilatlandırılması hadisesi de aynı mantığı gözler önüne seren bir diğer örnek değil mi?

* Peki, 27 Mayıs’tan sonra bir numaralı düşman olarak Risale-i Nur hareketini görüp “Nurculukla mücadele komiteleri” kurduran, Ankara İlahiyat Fakültesinin bazı profesörlerini, hattâ Diyanet’i bu maksatla yönlendirip organize etmeye ve kullanmaya çalışan malûm zihniyetin, Seyyid Kutup’un kitabını pazarlamasına ne demek lâzım!

* Demek ki, her hal ve şartta Kemalist sistemin asıl korkusu Risale-i Nur. Sırf onun önünü kesebilmek için, bulabildiği her yola tevessül ediyor. Ama beyhude... Hak yine yerini buluyor. (Yeni Asya, 25.5.13)

tweet- “Yeni Asya ile artık ilgimiz kalmadı” deyip yolunu ayıranlar; madem öyle, niye hâlâ Yeni Asya ve mensuplarıyla uğraşmaya devam ediyorsunuz?

Okunma Sayısı: 4249
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • HÜSEYİN İLHAN

    9.8.2015 14:59:23

    Hak davanın muzır manileri elbette çoktur.Yıllar yılı hak davanın hizmetinde bulunup sonradan istikametten sapanların olduğu fani dünyadayız.Hiç bir faninin ahir nefesine kadar istikamette olması garanti değildir.Rabbimizden bizi ahir nefesimize kadar istikamet üzere olmayı,hizmet-i imaniye ve kur'aniyede daim etmesini ister,niyaz ederiz.RİSALEİ NURLAR ve onun pınarından beslenmiş YENİ ASYA ve YAYINLARI ile biz istikametimizi muhafazada inayet-i ilahiye altında olduğumuzu idrak etmekteyim.Geçmişte hapiste haksız yere bulundurulmalarına karşın ANARŞİSTLERİN (74 AFFI)SALIVERİLMESİNE RAZI olmayan ehli imanın bugün EHLİ İMANIN HAKKINDA tahribata neden olanlara PAYANDA OLMALARI anlaşılır,izah edilir ve insafla tavsif edilmesi pek mümkün değildir.Bu bapta elbette yazılanlar hakikat namına hayati öneme haizdir.Sn.Kazım beyi bu nedenle takdirle tebrik ediyoruz.

  • özdemiroğlu

    9.8.2015 10:46:02

    Merhum Salih ÖZCAN'la ilgili tespitler asla Merhum'un şahsı ile ilgili, öbür aleme gidenin arkasından konuşmak olarak değerlendirilmemeli.O dönemde girilen ve Risale-i Nur lar açısından münasip olmayan hareketleri değerlendirmedir. Bugün o hareketlere sahip çıkan ve hatta Üstad'ı ve Nurları eleştiren ve yeren düşünce sahipleri yok mu?

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı