"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Koalisyonda da kırmızı çizgiler

Kâzım GÜLEÇYÜZ
11 Haziran 2015, Perşembe
Sandıktan çıkan sonuç AKP’nin yaklaşık 13 yıldır devam eden tek parti iktidarını sona erdirip, başka bir partiye de böyle bir gücü vermeyince, ister istemez ve kaçınılmaz bir şekilde koalisyon seçeneği gündeme geldi.

Kâğıt üzerinde farklı alternatifler var.

Birinci parti AKP; CHP, MHP veya HDP’den herhangi biriyle ortak hükümet kurabileceği gibi, üç muhalefet partisi de AKP’yi dışlayan bir hükümet formülünde bir araya gelebilirler.

Veya AKP’nin tek başına ya da muhalefet partilerinden ikisinin kuracağı azınlık hükümetine, bir diğer parti dışarıdan destek verebilir. Bu da teorik olarak mümkün.

Ama bunların gerçekleşme şansı ne?

Bu formüllerden herhangi birinin hayata geçirilebilmesi için, taraflarının kendilerince belirlenen şartlarda uzlaşması gerekiyor.

Ve bu noktada, her partinin kendisine göre tayin ve deklare ettiği kırmızı çizgileri var.

Meselâ AKP’nin kırmızı çizgileri, Erdoğan’ın konumunu hiçbir şekilde tartışmamak ve tartıştırmamak, “paralel yapı”yla mücadeleden taviz vermemek ve çözüm sürecini devam ettirmek olarak ifade ediliyor.

Buna karşılık özellikle Erdoğan’la ilgili maddenin muhalefet cenahında kabul görmesi pek mümkün görünmüyor. Çünkü Erdoğan’ın seçildikten bu yana sergilediği tavır ve icraatlar, girdiği keskin polemikler, seçim sürecine “taraf” konumunda aktif şekilde müdahil olması, Saray tartışmaları... ciddî bir tepki birikimine sebebiyet vermiş durumda.

Muhalefet Erdoğan’ın hiç değilse bundan sonra anayasal sınırlarına çekilip tarafsız kalmasını isteyecek; ama Sarayın da, AKP’nin de buna rıza göstermesi ihtimali hayli zayıf.

“Paralel yapı” meselesinde de AKP, şimdiye kadar süreci MGK kararları çerçevesinde tek başına, Meclise dahi bypass yaparak ve muhalefeti bilgilendirme gereği duymadan götürdüğü için, kiminle ortak olmak istiyorsa, onu bu konuda ikna etmesi gerekecek.

Çözüm sürecine gelince: MHP bu hususta tavrını baştan koymuş, sürecin tamamen iptal edilip gündemden kaldırılmasını istiyor.

Sürecin aktif taraflarından biri olan HDP ile AKP’nin ilişkileri ise, “seçim arası”ndan ve seçim sonuçları belli olduktan sonra neredeyse tamamen kopmuş gibi görünüyor.

Başka kırmızı çizgiler de var. Yarına.

tweet 1- Çevik Bir: Bugün Erdoğan ve AKP hükümetinin “paralel yapı”yla mücadele için MGK’da aldırdığı kararların, 28 Şubat’takilerden bir farkı yok.

tweet 2- Bir’in sözü, “Cemaat ve İktidar” kitabımızda ifade ettiğimiz “28 Şubat’ta yapılamayanlar şimdi AKP’ye yaptırılıyor” tesbitimizi teyid ediyor.

Okunma Sayısı: 2412
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Şeyda baysal

    11.6.2015 10:00:32

    Hocam zaman gazetesinde ahmet kurucanın bugünkü Yazısı çok vahim bir meseleden bahsediyor sadeleştirme noktasındaki hassasiyetinizi Kur'an meali içinde göstereceğiniz kanaatindeyim

  • Aşkın Doğan

    11.6.2015 09:42:29

    Hükümet en evvel Ayasofya'yı açması gerekirken bizimle istihza eder gibi Sultanahmet dolsun oldan sonra dedi.Taksime bir mini cami acilen gerekirken O bambaşka şeyler yaptı.Hiç anlamadık.Çamlıcaya ticari cami açmaya kalktı.Hiç sebep yokken Risale-i nuru tekeline almaya çalıştı.Eğer isteyen olsaydı bu duruma hiç muhalefet eden olmamalıydı.Sonra 12 Eylül Kenan paşası gibi cametleri bir çizgiye çekmeye çalıştı.Ne yapalım Kader böyle fetva verdi...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı