"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hilâfetle saltanatın farkı

Kâzım GÜLEÇYÜZ
20 Ocak 2017, Cuma
Benden sonra hilâfet otuz yıl devam edecek, ardından ısırıcı bir saltanata dönüşecek” hadis-i şerifi, hilâfet kavramının ve misyonunun gerçek anlamını ve serencamını özlü bir şekilde ifade ediyor.

Peki, hilâfetle saltanatın farkı ne?

Peygamberimizden (asm) sonra gelen Hulefa-yı Râşidîni aynı zamanda reis-i cumhur olarak niteleyip “Hakikat-i adaleti ve hürriyet-i şer’iyeyi taşıyan mana-yı dindar cumhuriyetin reisleri idiler” diyen Said Nursî bu farkı anlatıyor. Halka dayanan, halkla bütünleşen, halka hizmeti esas alan, hakikî adalet ve hürriyet-i şer’iye manalarının hakim olduğu bir yönetim. Bediüzzaman’ın cumhuriyetle özdeşleştirdiği gerçek hilâfet bu. 

Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali ve Hz. Hasan, “Hakkın azı çoğu, küçüğü büyüğü olmaz ve bireyin hukuku, kendi rızası olmadan feda edilemez” diyerek adalet-i mahzayı esas alan bu hilâfet anlayışının temsilci ve uygulayıcıları olmuşlar.

Ancak ümmetin barış ve huzuru için halifelikten feragat etmek suretiyle büyük bir fazilet gösteren Hz. Hasan’dan sonra hilâfet, “Cemaat için fert feda edilebilir” diyen adalet-i izafiyecilerin eline geçip saltanata dönüşmüş. Sonrasında da saltanat olarak devam etmiş.

Bu saltanatın ısırıcı bir istibdat şeklinde tezahürüne Hz. Hüseyin “hürriyet-i şer’iye” kılıcını çekerek karşı koymak ve engel olmak istemiş, ama ne yazık ki şartlar bu mücadelesinde muvaffak olmasına imkân vermemiş.

Tarihî süreçte gelen sultanlar zaman zaman halife sıfatını da taşırken, bunun son asırlardaki en uzun ömürlü örneği Osmanlı olmuş. Ancak bu halifelik, Asr-ı Saadetteki uygulamaları ile zirveye ulaşan ideal örneğe padişahların vasıfları ölçüsünde yer yer yaklaştı ise de, hiçbir zaman tam olarak erişememiş. Ve “siyasetin merhametsiz mukteziyatı” en dindar padişahları bile olumsuz etkileyebilmiş. Kardeş katli bunun en çarpıcı misallerinden.

Keza özellikle gerileme ve çöküş döneminde İkinci Abdülhamid gibi dâhî, dindar ve şefkatli bir sultanın, her cenahtan şiddetli hücum ve taarruzlara hedef olan devleti muhafaza etmek ve ömrünü uzatmak için istibdat uygulamaya mecbur kalması da bir başka düşündürücü örnek.

Oysa gerçek hilâfet sisteminde istibdat yok, hürriyet-i şer’iye var; baskı ve tahakküm yok, hizmet var; zulüm yok, adalet var; imtiyaz ve kayırma yok, eşitlik var; şahıs sultası yok, meşveret, şûra ve şahs-ı manevî var; keyfîlik yok, hukukun üstünlüğü ve kanun hâkimiyeti var.

(Cemaatler kitabımız, s. 101-2)

Rize Nur hizmetinin öncü emektarlarından, muhterem İbrahim Toprak’a Allah’tan rahmet, ailesine sabır dilerim. Allah Cennetinde buluştursun.

İktidar yalakası nevzuhur ekran gevezelerinin düzeysiz ve müptezel sataşmaları Yeni Asya’yı asla küçültmez, ama kendilerini daha da alçaltır.

Yeni Asya’nın tek adamlık sistemine yönelik itiraz ve ikazını “Müslüman Türkiye’ye karşı çıkıyor” diye çarpıtan çarpık zihniyete yuh olsun.

Okunma Sayısı: 8562
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali ÜC

    21.1.2017 01:21:00

    Cok saygideger Kazim bey, buradaki ifade ettiginiz gibi hakki hak bilip hakka siginmak, batili batil bilip batildan ictinap etmek düsturunu gösteriyor kanaatindeyim. Cenab-i Hak cümle alem-i Islama ve hassaten iktidar cenahindaki Müslümanlara bu anlayisi kavramayi nasip etsin derim. Saygi ve selamlarim ile Ali

  • demokrat

    20.1.2017 21:32:18

    Gazete olarak geniş katılımlı ve halkı bilgilendirici toplantılar tertiplense...Üstad'ın hilafet ve saltanata dönüşen hilafet konularındaki fikirleri halka yayılsa...

  • Remzi Gökdoğan

    20.1.2017 12:09:06

    Sayın Kazım Güleçyüz Bey, Üstad hazretlerinin bu asrın en nadide şahsiyetlerinden biri olduğunu sadece yazınızda bahse konu olan düşünceleri bile göstermektedir. Kusura bakmasınlar ama bugün çeşit çeşit akademik ünvanlarla İslam dünyasının sorunları üzerine ahkam kesen nice insanların aslında ne kadar sığ düşündüklerini ve Üstad hazretlerinin 100 sene önceki ufkunu dahi yakalayamadıklarını maalesef görüyoruz. Halbuki İslam her zaman insan merkezli bir ihya hareketini destekler. Eğer öyle olmasaydı Allah rasulu sallallahü aleyhi vesselam daha risaletinin başında kendine müşriklerce yapılan Mekke'nin emiri olma teklifini kabul eder ve kerhen davasından vazgeçmiş görünürdü. Günümüzdeki siyasal İslam anlayışı korkarım ki ülkemizi İttihat ve terakki benzeri bir anlayışla uçuruma sürükleyecek.

  • Özcan Erkiş

    20.1.2017 12:07:40

    (3) "Mızrak çuvala sığmaz"gerçeğinde olduğu gibi, ne kadar bahane ileri sürerlerse sürsünler, (ki o gerekçeler akıl, mantık ve vicdanları tatmin etmiyor) iki kere iki dört eder katiyetinde, tek adamlık sistemi; yaşadığımız dünya gerçeklerine, asrın hususiyetine, insan fıtratına, dinin özüne zıttır ve çözüm olamaz. Tıpkı darbelerin ülkemizi onlarca yıl geriye götürdüğü gibi tek adamlık sistemi de aynı şekilde, hem ekonomik hem sosyal hem demokratik hukuk devleti anlamında geriye götürecektir. Misâl isterseniz, dünya yüzünde (ABD hariç) bu sistemle yönetilen ülkekerin hâline bakınız lütfen. Çözüm "tek"adamlıkta değil, dinin de ruhuna uygun olan ve içinde hukukun üstünlüğü, adalet, hürriyet, meşveret meclisin şahsı manevisi olan demokrat bir Türkiye'dir. Haricinde çözüm aramak, çözümsüzlüktür..........

  • Özcan Erkiş

    20.1.2017 11:49:29

    (2) Hilafet ile saltanat farkını izah ederek ve getirilmek istenen tek adamlık-Başkanlık sisteminin bunlarla alakasının olmadığını belirtmek suretiyle hem vekilleri hem de destekçileri uyarma adına güzel bir yazı. Sizler bunu yapmakla tarihi, vatani ve vicdani vazifenizi yapmış oluyorsunuz. Akıl ve iradesini başkalarının emrine veren gayretsizlerin sataşmalarına bakmadan son ana kadar "doğruyu konuşan gazete" olmaya devam ediniz lütfen. Getirilmek istenen, İslâm'da bile yeri olmayan tek adam sistemini, din sosuyla süsleyip öyle takdim etmek bile dindarı uyandıramamış ise daha ne diyelim? 17 Aralık'tan bu güne hakkın, hukukun, adaletin esamesi okunmazken, binlerce insan zulüm derecesinde mağduriyet yaşanıp dururken; yazıdaki "çarpık zihniyet"müntesipleri acaba bir kere olsun "Müslüman Türkiye!" endişesi duymuşlar mıdır? Tek adamın iktidarı ile "Müslüman Türkiye!"öyle mi? Şaşarım onların aklına. Kendilerini kandırıyorlar yahut yaşadıkları dünya ile asırdan haberleri yok. Çok yazık.....

  • SAİD HAKTAN

    20.1.2017 11:30:41

    Kazım kardeşim,susmaması gerekenler LAL olmuş konuşamıyor.mesela diyanet reisi bunlardan birisi...Merhum bediüzzaman her dönemde hakkı ali tutmuş ve kör ve sağıra bile göstermiş ve işittirmiş...Bu zaman demek ki;Ozaman dan daha zor bir zaman...Allahım cc bu cuma günü ve saati hürmetine Başımızdaki başlara islama ve kurana uygun istikamet dairesinde KARAR almalarını nasib et...İslam coğrafyasına BAŞ olmak için Bizi tekrar ŞUURLU bir MÜMİN eyle..Amin...Alllahım cc mazlumlara ve masumlara zulmedenlere sen fırsat verme...amin...

  • Özcan Erkiş

    20.1.2017 11:20:14

    (1) Sayın Güleçyüz, herkese hayırlı cumalar duasıyla yazı için bilhassa teşekkür ediyoruz. Çünkü mevcut siyasal iktidarı "dindar"olarak tavsif eden toplumun bir kesimi, maalesef, "hatalarında bile hikmet"arayan bir itaat,teslimiyet ve biat düşüncesiyle;yazınızın en sonunda belirttiğiniz marazlı bir düşünceye kendilerini inandırmışlar. O da tek adamlık sistemine karşı çıkan, Yeni Asya dahil kim varsa "MüslümanTürkiye'ye karşı çıkıyor!"yalanıyla mezkur kesimi de kullanarak yaptıklari bir algı operasyonudur. Bunu diyenlere şunu sormak hakkımızdır: Madem öyle Müslümanlıkta tek adamlık sistemi var mı ki, karşı çıkanlar Müslüman Türkiye'ye karşı gelsinler? Bunlar hedef saptırmaya yönelik mugalata, demogoji ve cerbezedir. Ehemmiyet verip üzerinde durmamak gerekir. Siyasal islamcı iktidar, iftihar vesilesi milli-manevi neyimiz varsa, maalesef siyasetlerine alet etmekle, halk nezdinde bunların kıymetini düşürmüş hatta adavet edilmesine sebep olmuşlardır. Vahim bir tablo...

  • Emre gören

    20.1.2017 07:13:30

    Çamur bile o yalakalardan daha temizdir Allah u alem

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı