Ramazan ayında...
En başta, en etkili nefis terbiyesi yöntemi olarak kendimize çekidüzen vermemizi, çoğu zaman farkında olmadan aştığımız sınırlara geri dönmemizi, elimizdeki nimetlerin değerini bilmemizi, perhizle beden fonksiyonlarımızın yenilenmesini, bütün âzâ ve duygularımızın disipline edilmesini, açların halini daha iyi hissetmemizi sağlayan; sahurlarıyla bizi gece ibadetine de hazırlarken, iftarlarıyla nimetlerin şükrünün kâmil manada edasına ve aile fertlerini bir araya getirip, modern hayatın zayıflattığı aile-akraba bağlarının kuvvetlenmesine vesile olan oruç...
Beş vakte ilâveten kılınan teravih namazı...
Birikmiş servetlerde fakirlerin hakkı olan ve doğru şekilde, fazlasıyla hesaplanıp isabetli, uygun adreslerine ulaştırılmasıyla toplumda sosyal adaletin teminine ve gelir dağılımındaki farklardan kaynaklanan huzursuzlukların izalesine ciddî katkılarda bulunan zekât ve sadakalar...
Hatimler, mukabeleler, Kur’an tilâvetleri, tefsir mütalâaları ve yoğun tefekkür ibadetleri...
Ve bunların dışında, günlük mesai ve çalışma düzenimiz içerisinde yaptığımız diğer rutin işleri de, bu rengârenk ve dopdolu ibadetlerin verdiği manevî enerji ve sinerji ile, ibadet niyetiyle ruhlandırıp canlandırmak. İnsanlarla muhatabiyetimizde, söz konusu ibadetlerin kazandırdığı melekî haslet ve hususiyetlerle davranmak.
Evet, fânî, kısa, faydasız bir ömrü bâki, uzun, faydalı ve semereli kılmanın; gelip geçen dakikaları, saatleri, günleri, haftaları bâkileştirmenin anahtarı, Ramazan’ın ihtiva ettiği bu müjdeli manalarda saklı.
Bunları ne kadar özümseyebilir ve hayatımıza hakim kılabilirsek, sonsuz saadetin sırrını o ölçüde yakalayabiliriz.
Onun için her bir dakika, saat, gün ve haftasıyla Ramazan’ları bu manalar çerçevesinde en iyi şekilde değerlendirmeye ve Ramazan dışındaki zamanları da Ramazan gibi yaşamaya çalışmamız gerekiyor.
Fânî ömrümüzü böyle bâkileştirebilir ve ebedî saadete bu yolla ulaşabiliriz...
(İman Hizmeti kitabımız, s. 27-30)
Türkiye’nin demokratikleşmesi, Avrupa-İslam dünyası ilişkilerinin sağlıklı bir zeminde gelişebilmesi açısından da çok hayatî bir öneme sahip