Alınması gibi resmen tebliği ve açıklanması da fazlasıyla geciken bu karar risale basımlarında Diyanet’i aradan çıkaracak. 

Böylece başından beri bu işe sokulup arada kalmanın rahatsızlığını yaşamakta olan ve bu kararı dört gözle bekleyen Diyanet yöneticileri rahat bir nefes alacak. 

Ve yeniden başa dönülmüş olacak. 

Hatırlanacağı gibi kararname yürürlüğe girdikten sonra Diyanet İşleri Başkanı risale yayıncıları ile bir toplantı yapmış, ardından bir sözleşme metni ve kitap listesi hazırlanarak, eserleri basmak için müracaatta bulunan yayınevlerine verilmişti. 

Bu listenin ilk şeklinde Hizbü’l-Envar, Cevşen ve Namaz Tesbihatı bile vardı. Tepkiler üzerine listede ayıklamalar yapıldı. 

Ama bu defa da külliyatın bazı temel eserlerinin listede yer almadığı görüldü. Bunlar, Emirdağ Lâhikası’nın 2. cildi ile Barla Lâhikası ve İşaratü’l İ’caz’dı. Ayrıca Şualar’daki Hata-Savab Cetveli de yoktu. 

Listede olmayan kitaplar için “Hazır değildi” gibi tuhaf bir gerekçe gösterilirken, Cetvel’e de Üstad zamanında kitaba konulmadığı, daha sonra ağabeylerin meşveretiyle konulduğu gibi bir izah getirildi. 

Bu meşveret kararının hangi yetkiyle hükümsüz kılındığı sorusu ise geçiştirildi. 

Bir diğer itiraz ve tartışma konusu da “put-pot” meselesiydi ve birileri Üstada pot kırdırma garabetinden vazgeçmediler. 

Bandrol ve tekel süreci gibi bu konuları da yakından takip eden Yeni Asya, kararlı bir şekilde bu meselelerin üzerine gitti. 

Keyfî ve hukuksuz bir şekilde elinden alınan risale basma hakkını geri almak için o da Diyanet’e başvurabilirdi. Ancak getirilen sisteme temelden itiraz ettiği için bunu yapmadı ve hukuk mücadelesi başlattı. 

AYM ve Danıştay kararları bunun neticesi. 

Yanı sıra eserlere uygulanan sansüre de karşı çıkıp konuyu sürekli gündemde tutarak kamuoyuna mal etti Yeni Asya. Ve bu noktadaki yanlıştan da nihayet dönüldü. 

Sıra diğer yanlışların da düzeltilip risale basımının özgürlüğe kavuşturulmasında.

tweet- Yeni Asya hiçbir zaman aktif siyasetin içinde olmadı, R. Nur ölçülerine göre oy desteği verdiği partilerle de bütünleşmedi, mesafeli durdu.