"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

AKP ve İsrail-2016

Kâzım GÜLEÇYÜZ
07 Ocak 2016, Perşembe
AKP-İsrail ilişkilerinin 2003’teki durumunu değerlendirdiğimiz yazımızı iki bölüm halinde tekrar yayınladıktan sonra, 2016 itibarıyla gelinen nokta için şunları ifade edebiliriz:

O dönemde seçimden yeni çıkmış bir iktidar var. Askerî vesayetin gücü ve 28 Şubat’ın etkileri hâlâ devam ediyor. İsrail’le ilişkilerdeki “asker güvencesi” de.

Şaron’un Filistinlilere yönelik zulümlerine AKP’nin sessiz kalmasında bunun etkisi neydi bilemiyoruz; ama 2004’te Amerikan Yahudi Kongresinin Erdoğan’a verdiği cesaret nişanıyla, doğrudan ilişkileri ilerletmede önemli bir adım atıldı.

2007’deki Türkiye ziyaretinde Şimon Peres’in Mecliste konuşturulmasıyla da.

Aynı Peres’e 2009 başında Davos oturumunda yapılan, ama hemen ardından “Hedefim Peres değil, moderatördü” teviliyle geri adım atılan “one minute” çıkışı sonrasında ise söylemler çok değişti.

Gerek Mavi Marmara olayında, gerekse Gazze’dekiler başta olmak üzere Filistinlilere yönelik her İsrail saldırısında çok sert ve keskin sözlerle tepkiler verildi.

Grup konuşmalarında, basın toplantılarında, medyaya verilen beyanatlarda İsrail saldırganlığı yerden yere vuruldu.

Erdoğan’ın CNN’deki “İsrail barış istemiyor ve ölüm kusuyor. İsrail bir terör devleti” sözleri bunun örneklerinden.

Ama bu sert söylemler, İsrail’le savunma işbirliği anlaşmalarının, askerî ihalelerin, ticarî ilişkilerin artışını engellemedi.

İstihbarat alışverişinin devamını da.

Bu arada Mavi Marmara sonrası güya en alt düzeye düşürülen diplomatik ilişkileri yine ısıtmak için de el altından yürütülen temaslar nihayet su yüzüne çıktı.

Uçak krizi Rusya ile aramızı tamamen bozunca da İsrail’le barış sayfası açıldı.

İktidar sözcüleri “İsrail dostumuz” derken, Erdoğan dün “terörist devlet” dediği İsrail için “Onun bize, bizim ona ihtiyacımız var” deme noktasına geldi. “Filistin’e yardım ve destek, bağırıp çağırmakla olmuyor” demeyi de ihmal etmedi.

Yıllarca bağırıp çağırırken, el altından İsrail’le iş yapanlar kendileri değilmiş gibi.

Ve AKP bu noktaya, askerî vesayetin geriletilmiş göründüğü bir süreçte geldi!

Keskin U dönüşleri Star’ın iyice başını döndürmüş: Sisi Türkiye-İsrail-Riyad yakınlaşmasından çekindiği için İhvan’a baskıyı sürdüremeyecek!

İhvan’a baskıları kaldırtmanın yolu İsrail’le yakınlaşmaktan geçiyor, öyle mi?! Öyle idiyse iktidar şimdiye kadar bunu niye akıl edemedi?!

Okunma Sayısı: 2919
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • ahmet

    7.1.2016 22:38:39

    ....İşte, ben de sizinle konuşmayacağım. Şu tarafa dönüyorum; müstakbeldeki insanlarla konuşacağım: Ey üç yüz seneden sonraki yüksek asrın arkasında gizlenmiş ve sâkitâne Nurun sözünü dinleyen ve bir nazar-ı hafî-i gaybî ile bizi temâşâ eden Said'ler, Hamza'lar, Ömer'ler, Osman'lar, Tâhir'ler, Yûsuf'lar, Ahmed'ler, ve saireler! Sizlere hitap ediyorum. Başlarınızı kaldırınız, "Sadakte" deyiniz. Ve böyle demek sizlere borç olsun. Şu muâsırlarım, varsın beni dinlemesinler. Demokrat kardeş varsın dinlemesinler ervah,ruhaniyat ve melekler dinler ya.yetmez mi?varsın anlamasınlar.Rabbim biliyor ya.

  • demokrat

    7.1.2016 10:01:34

    Anlıyorlar mı?Bizi anlıyorlar mı?Anlamak istiyorlar mı?Anlamak için ufacık bir çaba gösteriyorlar mı?Siyasal dincilerin esareti sadece siyasi sahadakiler ve çıkarcı dinci gurupları değil tüm afakı sardı.Herkes korku ve panik içinde.Tüm bu olumsuz tabloda her saldırıda küllerinden doğan Gerçek Nurcuların Gerçek Sesi Yeni Asya Ekolü dışında ümit ışığı saçan,halka hala demokrat olmanın erdem ve faziletini anlatan kim var kim?Bana göre bu ülkede siyaset yaptığını zannedenler -bilhassa muhalefet unsurları-bu "diklenmeden yapılan dik duruşu-bir kavrayabilseler.Bir gün demokrasi tarihi eğer bu ülkede yazılacak olursa sizin ekolün-yani tüm unsurlarıyla Gerçek Nur misyonunun-adı şeref levhasında altın harflerle olacaktır.Selam ve dua ile...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı