"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

28 yıl sonra 28 Şubat

Kâzım GÜLEÇYÜZ
28 Şubat 2025, Cuma
Zaman hızla akıp giderken, 28 Şubat’ın 28. yıldönümüne de eriştik.

Bizim kuşağın ve daha yukarı yaştakilerin o kasvetli süreçte yaşanan sıkıntıları unutabilmesi mümkün değil, ama gençlerin bunlardan haberi yok.

Bu süreç 1997 senesinin 28 Şubat’ında toplanan MGK’nın aldığı “irtica ile mücadele” kararları üzerine bina edilmişti.

O toplantıya katılan dönemin Başbakanı Erbakan, askerin başını çektiği ve YÖK, yargı, STK’lar gibi farklı kesimleri dahil edip medyayı etkin şekilde kullanarak adım adım tırmandırdığı yoğun bir kampanya neticesinde, yaklaşık 4 ay sonra çekilmek zorunda bırakılmış, ardından partisi AYM kararıyla kapatılmıştı.

Yerine kurulan parti de, 18 Nisan 1999 seçimi sonrasında yine aynı akıbete uğramıştı.

O süreçte kurdurulan hükümet döneminde İHL’lerin orta kısımları kapatılmış; Kur’ân kurslarına ve hafızlık eğitimine başlamak için 5. sınıfı bitirme şartı getirilmiş; İHL’ler dahil bütün orta öğretim, ilâhiyatlar dahil bütün yüksek öğretim kurumlarıyla devlet dairelerinde başörtüsü yasaklanmış; bu uygulamaları eleştiren basın organları baskı altına alınmıştı.

Ve bunların başında, DGM’ler eliyle birçok sayısı toplatılıp hakkında davalar açılan, yazarları yargılanıp mahkûm edilen, bir ay kapatılan, imtiyaz sahibi Mehmet Kutlular 276 gün hapis yatırılan Yeni Asya vardı.

28 Şubat’ın yapabildikleri, ana hatlarıyla bunlardı. Bir de yapamadıkları vardı. Devletteki dindar kadroların tamamını tasfiye etme hedefiyle hazırlanan düzenlemelerin kamuoyu ve Meclis engelini aşamayarak akamete uğraması gibi.

Yeni Asya’nın bunda da büyük rolü oldu.

Öte yandan, özellikle, Aralık-99’da Türkiye’nin AB adaylığının kabul ve ilânıyla başlayan süreç de, 28 Şubat’ın tavsayıp güç kaybetmesinde etkili olan en önemli faktörlerden biriydi.

28 Şubat’ın fena halde yıprattığı siyasî aktörleri sandığa gömen 2002 seçiminde AKP’yi öne çıkaran konjonktür de AB rüzgârıyla şekillenmişti. AKP, iktidarının ilk iki yılında bu rüzgârı arkasına alarak askerî vesayete “karşı” durabildi.

Ne var ki, şimdi aynı AKP’ye, 15-20 Temmuz sürecinde, 28 Şubat’ın yapmak isteyip de yapamadığı şeyler ve çok daha ötesi yaptırıldı ve yaptırılıyor...

Okunma Sayısı: 2601
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • yahya

    28.2.2025 23:47:24

    İyi ki bilinçli yazarlar var.

  • Mehmet Kaşlıoğlu

    28.2.2025 22:19:00

    31 Mart 1909,29 Mayıs 1960,12 Mart 1971,12 Eylül 1980,28 Şubat 1998 ve 15 Temmuz 2016 Demokrasiyi öldüren Askerî Ihtilaller.Milletin maddi ve manevî belinl kıran darbeler.Türkiye'yi medenî millet ve devletlerin madûnuna düşüren müdaheleler.Diktatörlükle idare edilen kabilelerin sınıfına dahil eden silahlı zevat.

  • Nur Said

    28.2.2025 19:00:12

    Rabbim bu ülkeyi ve milleti her türlü ihanetlerden, darbelerden, sinsi ve alçakça hareket eden insanların şerrinden korusun 🤲🏼

  • Osman Yıldirim

    28.2.2025 18:37:19

    Evet maalesef işler münafıkane yürütülmekte ve sağ gösterip sol vurulmaktadır. 28 şubata munafıkane bir darbedir siyasalislamcilara karşıymış gibi yapıp onların içinden çıkan ve 23 yıldır ülkeyi hukuk ve demokrasiden uzaklaştıran tekadamın yolunu açmıştır. Götunüste siyasalislamcilarla mucadele ediyormuş gibi yapıp daha beter birinin yoluna açmak en büyük münafıklıktır.

  • Abdullah

    28.2.2025 17:34:07

    15-20 temmuz darbe girişiminin devlet çapında daha araştırılması yapılamışve gerçek aktörlerin ortaya çıkarılmamış tır.Bu menhus teşebbüsün çok ayakla rından bahsediliyor ama hadisenin üstüne gidilemiyor.Galibe diğer darbe ler gibi bununda içyüzü aydınlatılama yacaktır.Gizliliğini koruyarak sürüp gide ektir.

  • Mustafa

    28.2.2025 12:08:18

    Allah razı olsun çok güzel özet...

  • Doğukan Pamir

    28.2.2025 11:59:19

    Hasan doğan kardeşim çok kaba ve incitici yorum yapmışsın, bu tür yorumlar mesuliyeti muciptir. Yeni Asya Mensupları 60,71,80,97 ve 15 temmuzdan hiç birini unutmadı, hiç birini de unutmayacak....

  • Doğukan Pamir

    28.2.2025 11:39:09

    28 Şubat davasında "darbeye teşebbüs" suçundan müebbet hapis cezası almış ve tutuklu olan emekli askerler Fevzi Türkeri, Yıldırım Türker, Aydan Erol, Cevat Temel Özkaynak, Erol Özkasnak, Çetin Doğan ve Çevik Bir'in kalan hapis cezalarını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yetkisine dayanarak kaldırdı yani 28 şubatçıları affetti. Kaynak:Resmi gazete /17.05.2024 -Kim kiminle beraber, kim kiminle kolkola? Bu millet gerçekleri ne zaman idrak edecek? Affederken mazlum ve mazlumelere sordunuz mu?

  • HASAN DOĞAN

    28.2.2025 11:10:03

    Ne var ki, şimdi aynı AKP’ye, 15-20 Temmuz sürecinde, 28 Şubat’ın yapmak isteyip de yapamadığı şeyler ve çok daha ötesi yaptırıldı ve yaptırılıyor... Bunu gören ve bilen birçok Yeni Asya mensubu dahi hala at gözlüğü takmaya devam ediyor maalesef...

  • Hüseyin İlhan

    28.2.2025 11:07:14

    28 Şubat birçok canın yanmasına ,hak ve hürriyetlerin gasbına neden olmuştur. İşin siyasi ayağındakiler de hiiiç ceza almadılar.(Seçilmemiş olmak,şahsa karşı işlenmiş suçun cezası olarak asla görülemez.) Bilakis son seçimlerde o zamanın iktidarında ana ortak olan partinin genel başkanı AKP İSTANBUL listesinden mv.seçilmiş,diğer ortağı da şimdi iktidarın ortağı olarak maddi kaynakalrla desteklenirken,tarihten silinmesi de AKP nin marifeti ile hukuken önlenmiştiir.

  • erhan

    28.2.2025 10:29:20

    2006 yılında cıa Türkiye masası şefinin beyaz saraya verdiği brifing. her şeyi net açıklamıyor mu? "Türkiye’nin bu şekliyle, Amerikan politikalarının yanında olacağından emin olamayız. Ülkeyi kuranlar, denetim mekanizmasını çok sıkı tutmuşlar. Hükümeti ikna ettiğimizde Meclis; Meclis’i ikna ettiğimizde, ordu; orduyu ikna ettiğimizde yargı karşımıza geçebiliyor. Eğer Amerika’nın çıkarı Türkiye’de bir federal devlet kurulması ise mutlaka ve öncelikle yargı, ordu, Meclis ve hükümeti tek elde toplayan başkanlık rejimine geçilmelidir. Bir kişiyi ikna etmek, birbirini denetleyen yapıyı ikna etmekten çok daha kolay olacaktır"

  • Sertaç LÜSER

    28.2.2025 08:36:05

    Yazıdaki ince hatları kaçıran maalesef ki Siyasal İslam'a taraf olan kişiler tevbe üstüne tevbe etmesi gerektiğini bu haksızlıklara maruz kalmış birini ağlayarak gördüğünde ve dinlediğinde ancak fark edebilir. Fakat o anları yaşayanlar 28 senedir içten ağlıyor hep.

  • HÇeşitcioğlu

    28.2.2025 04:47:52

    “AKP’ye, 15-20 Temmuz sürecinde, 28 Şubat’ın yapmak isteyip de yapamadığı şeyler ve çok daha ötesi yaptırıldı ve yaptırılıyor...” - Akp 15 Temmuz sürecinde nele yaptı ve yaptırıldı? “ YA imtiyaz sahibi Mehmet Kutlular 276 gün hapis yatırılan” YA gyy 58 niye yatırıldı, suçlu değildi fakat ahlaki ve ayıplı durum neydi acaba?

  • Adem Bayar

    28.2.2025 02:07:45

    Fevkalede ! Allah senden bin kere razı olsun. HAYIRLI RAMAZANLAR

  • Adem Bayar

    28.2.2025 02:06:33

    Okudum. Çok teşekkür ederim

  • Salih...

    28.2.2025 01:09:07

    28 Şubat davasında "darbeye teşebbüs" suçundan müebbet hapis cezası almış olan emekli askerler Fevzi Türkeri, Yıldırım Türker, Aydan Erol, Cevat Temel Özkaynak, Erol Özkasnak, Çetin Doğan ve Çevik Bir'in kalan hapis cezaları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararıyla kaldırıldı. Resmi gazete /17.05.2024 Not:Kim kiminle beraber. Bu millet gerçekleri ne zaman sahiplenecek?

  • Necati

    28.2.2025 00:25:39

    Maalesef 28 Şubat'ta yapılamayan, yapmadıkları çok şeyi akp iktidarı eliyle yaptılar, yapıyorlar. Şimdiki mahkemelerin DGM lerden kalır yanı yok. Başörtüsü serbest fakat, başörtülü polisler, başörtülü kadınları tutukluyor, başörtülü hâkimler de başörtülüleri hapse atıyor. Gerçekten 28 Şubat'tan daha vahim değilmi?

  • Burhan Kula

    28.2.2025 00:20:57

    Bugün ülkede yaşanan zulümlere bakınca ''28 şubat bin yıl sürecek'' diyenler, acaba haklı mı çıktı?

  • Arif

    28.2.2025 00:02:50

    Son paragraf asrın zulmüne ışık tutuyor. Vesselam.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı