"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nice yaşlara

Havva KÜÇÜK KONUR
25 Şubat 2024, Pazar
Hayatının en büyük güzelliği nedir deseler, Yeni Asya’nın olduğu bir yerde büyümek derdim.

Her şey ama her şey onun etrafında gelişti, büyüdü ve olgunlaştı. İlk gittiğim Risale-i Nur dersi, ilk tanıştığım çocuk dergisi, ilk yazımın yayınlandığı dergi, daha sonra gazete... Hep adım adım ömür dantelasına ilmekler attılar. En büyük sevinçlerimin, heyecanlarımın, mutluluklarımın en başında, yanıbaşımda oldular. Kazandırdığı onca dost, kardeş, ağabey, ablanın yanında, kriter, prensip, bakış açısı da beraber geldi. 

Yeni Asya’nın bana kazandırdığı en büyük prensiplerden biri de analiz edebilme, düşünebilme, bilgileri toplayıp sentezler kurabilme ve özgürce düşündüğünü ifade edebilmeydi. Kaldı ki Yeni Asya hep ‘değerlendir(il)me’ ortamları da sağlayıp “haydi biz de dahil her bilgiyi, insanı, olayı, görüş ve düşünceyi, eksisi ve artısıyla değerlendir” demiştir her zaman. O yüzden Yeni Asya’da ‘ben bunu söylersem ne olurum, ne derler’ endişesi taşımadım hiç. Sevdim, sevildim, güvendim, güvenildim, değer gördüm her zaman. Söylediğim her fikir, güvenli bir kasada gibiydi. 

Hayatım hep analiz yapmakla geçti. İlerledikçe elbette güven duyma kavramı da gelişti. Gazeteme, o gözle de baktım. Güvenilecek bir gazete mi? Bediüzzaman güvenilir bir alim mi? Ya da eserleri?

İnsan nasıl güvenir? Hangi kriterleri arar? Güvenirken kendi kendine hangi soruları sorar da, onay verir kendine? Mesela bir gazeteye nasıl güvenilir? Gazetenin yalan haberi çıkmıyorsa, seni manipüle etmiyorsa, bir şeye kanalize etmiyorsa, nefret kin aşılamıyorsa, senden maddi manevi bir talebi yoksa, okuyucusuna değer veriyor ve bunu her platformda hissettiriyorsa, bir hakikat ve düstur etrafında toplanıyorsa, savunduğu hakikatler uğruna eziyet, sıkıntı çekse de savunmaya devam ediyorsa, kendine sıkıntı verenler de dahil, haksızlığa kim uğradıysa onun bile -insan olması hasebiyle- hakkını savunuyorsa, insanların kimliklerine, etnik sınıfına, görüşüne bakmadan insan hakları ve demokrasi kulvarından yaklaşıyorsa o gazete güvenilir bir gazetedir. Yanında durmak, okumak, okutmak, yaymak, okuluma, iş yerime, toplantıma, gittiğim her ortama götürmek de benim boynumun borcudur.

Bediüzzaman ise yine aynı.. En sonki Isparta mevlidinde Barla’yı ziyaretimizde bir teyzeyle amca vardı, kenarda ceviz ayıklıyorlardı. Dönüşte dedik cevizin kilosunu soralım, hem de sohbet ederiz. Biz dönene kadar amca kaybolmuş, teyze vardı. Yaklaştık selam verdik. Cevizin kilosudur, nasıl hasılat falan sorarken konu Üstada geldi tabii. Teyze dedi ki; 

“Eşim çocukken çobanmış. Ona dağlarda tepelerde ne zaman rastlasa, tereyağı, peynir, et vermek istermiş. Ama Üstad hep reddedermiş, ya da muhakkak para verir öyle alırmış. Karşılıksız kabul etmezmiş hiçbir şeyi.”

Kendi halinde Barlalı köylüler bunlar. Üstad vefat edeli 64 yıl olmuş. Barladan ayrılalı daha uzun olmuştur elbette. Ve ben bunca yıl sonra bile, küçük bir beldenin kendi halinde insanından böyle şeyler dinliyorum. Böyle bir Üstadın eserlerini okumak, onun yolunu şiar edinmiş bir cemaatin içerisinde olmak, onun prensiplerini kendine rehber edinmiş bir gazetenin okuyucusu olmak, bir kez daha şükrettiriyor. Güvenmenin ve güvendiğim gibi olmasının sonsuz sürurunu yaşattırıyor. 

Yanılmayan ve yanıltmayan gazetenin, gayretinin hiç bitmemesi dualarımla...

Nice güzel yaşlara...

Okunma Sayısı: 1803
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı