"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Edirne Yeni Sarayı’nda neler oluyor?

22 Temmuz 2011, Cuma
FATİH Sultan Mehmed’in babası 2. Murat Han zamanında yaptırılan ve TBMM’nin katkılarıyla ayağa kaldırılmaya çalışılan Saray-ı Cedid-i Amire’de (Edirne Yeni Sarayı), bir yandan kazı çalışmaları devam ederken, bir yandan da tarihî yapıya zarar veren uygulamalar olduğu öne sürüldü.
Edirne Yeni Sarayı Kazı Başkanı ve Sakarya Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi, Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Özer, saray alanında yapılan çalışmaların TBMM’nin de katkılarıyla sürdürüldüğünü, ancak kurumlar arası sinerji eksikliği dolayısıyla tam anlamıyla yürütülemediğini söyledi. Sarayın ihyasındaki önceliği ayakta kalmış yapılara verdiklerini anlatan Doç. Dr. Özer, çalışmalar sırasında dünyada eşine rastlanılmayacak uygulamalarla karşılaştıklarını belirtti. Saray alanı içine betonarme bina yapımından, saray alanlarının otopark gibi kullanılmasına kadar tarihî dokuya aykırı uygulamaların olduğuna dikkati çeken Doç. Dr. Özer, şunları kaydetti: ‘’Kırkpınar Yağlı Güreşleri sırasında saray alanları otopark şeklinde kullanılıyor. Balkan Savaşları’nın cereyan ettiği bu alanda konserler verdiriliyor. Kırkpınar güreşlerinin yapıldığı Er Meydanı olarak adlandırılan stadyum, sarayın has bahçesinin içinde yer alıyor. Dünyanın hiçbir sarayının içinden asfalt yol geçmez, ama anlaşılmaz bir şekilde Edirne sarayının içinden asfalt yol geçiyor. Sarayın içinde bulunan Devlet Su İşleri seddeleri sarayı paramparça etmiş şekilde, kaçak göçmenler için saray alanına betonarme bina yaptırılıyor.’’
 
KAMU KURUMLARI DAHA ÇOK ZARAR VERİYOR
Osmanlı’nın önemli saraylarından Edirne Sarayı’nın gün yüzüne çıkarılması için sorunlardan arındırılması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Özer, ‘’Sadece geçmiş yıllarda değil günümüzde de sorunların sürdürüldüğünü görüyoruz. Saray alanında kişisel zararlar da var, duvarlara yazı yazma, takılan kapıları kırma gibi, ancak kamu kurumları zarar verme noktasında daha öncelikli olduğunu görüyoruz.’’ Doç. Dr. Özer, restorasyonların tamamlanmasının on yıllar sürebileceğini şu anda saray bölümlerinden Matbah-ı Amire (saray mutfağı), Kum Kasrı’nda restorasyon çalışmalarının devam ettiğini, Cihannüma Kasrı’nın da projelendirme çalışmalarının yapılacağını kaydetti.
        
SARAY-I CEDİD-İ  AMİRE’NİN İNŞASI
Tunca Nehri kenarına kurulan sarayın yapımına, II. Murat’ın emriyle 1450 yılında başlandı. II. Murat’ın vefatından sonra Fatih Sultan Mehmed, Kanunî Sultan Süleyman, II. Selim, I. Ahmet, II. Ahmet, Sultan Mustafa, III. Süleyman ve IV. Mehmet (Avcı Mehmet) saraya yeni yapılar ekleyerek genişletti. 1874 Osmanlı-Rus Savaşı’nda cephanelik olarak kullanılan saray, Edirne’nin istilâ edileceği düşünülerek, dönemin Edirne Valisi Cemil Paşa’nın emriyle cephanenin Rusların eline geçmemesi için havaya uçuruldu. Kazılarda, 1994 yılından bugüne kadar eski dönemlere ait su kanalları, Balkan savaşından kalma mermi kovanları, top gülleleri, Osmanlı ordusunun kullandığı ocak kalıntıları, sikkeler, seramikler, silah parçaları bulundu. 
Okunma Sayısı: 2515
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı