2000’lere doğru bütün dünyayı etkisi altına alan bir kavram ortaya atılmıştı ve her yeni gelişme “Yeni dünya düzeni” olarak yorumlanıyordu.
Bilhassa teknolojideki gelişmeler insanlığın başını döndürmüş ve ortaya çıkan ‘yeni düzen’in dünyayı daha iyi yaşanır hale getireceği şeklinde yorumlanmıştı.
Artık bütün dünya ‘avuç içinde’ydi ve kıtalar dahi ‘bir tık ötede’ydi. Gerçekten de bu gelişmeler insanlığın istifadesi ve memnuniyetini gösteriyordu.
Gele gele bu ‘vasıta’ların insanlığı yok edebileceği şeklindeki yorumlara yol oldu. Nihayet bir noktaya gelindi ki ‘komplo teorileri’ dahi kabul görmeye başladı. 10 ya da 20 yıl önce filmlerde yaşananlar artık gerçek hayatta da karşımıza çıkmış durumda. Lübnan’da ‘çağrı cihazları’nın aynı anda patlatılması ve binlerce kişinin yaralanması başka nasıl izah edilebilecek? Artık katmanlı bir “Yeni dünya düzeni” ile karşı karşıyayız...
Yaşanan şu: Lübnan’da 17 Eylül Salı günü Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşandı. Sağlık Bakanlığı, ülke genelinde 12 kişinin hayatını kaybettiğini, 300 kadarı ağır yaklaşık 2 bin 800 kişinin yaralandığını açıkladı. (Tabii ki bu sayının artma ihtimali var.) Bir gün sonra da bu defa telsizlerin patlatılması sonucu 14 kişinin öldüğü, 450’den fazla kişinin yaralandığı duyuruldu. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail’i sorumlu tuttu.
ABD’li bir uzmana göre Lübnan’daki saldırılar 21. yüzyılda yeni bir tehdit. ABD’li jeopolitik uzmanı emekli Yarbay Rich Outzen, Lübnan’da bombalı çağrı cihazı ve telsiz saldırısının hacmi itibarıyla 21. yüzyılda herkesin dikkate alması gereken yeni bir tehdit türü olduğunu söylemiş. Emekli Yarbay Outzen, cep telefonlarına patlayıcı konulmasının yeni bir yöntem olmadığını ancak Lübnan’da gerçekleştirilen saldırının, hazırlık aşaması, kullanılan yöntem ve çoklu saldırı konsepti bakımından bir ilk olduğunu belirtmiş. Outzen, bu kadar çok sayıda patlayıcının aynı anda uzaktan patlatılmasının başka devletlerin ve çok az da olsa bazı örgütlerin yapabileceği bir eylem türü olduğunu kabul etmek gerektiğini de dile getirmiş. Emekli Yarbay Outzen, “Bu ölçekte ve derinlikte bir saldırıyı kopyalamak pek çok grup için zor olsa da hassas bölgeler için, havalimanları, siyasi karargâhlar ve ulusal liderler için dikkat edilmesi gereken hususlar listesine alınmalı. Kesinlikle 21. yüzyılda hepimizin endişe etmesi gereken yeni bir tehdit” demiş. (AA, 19 Eylül 2024)
ABD’de genel kanaatin, İsrail istihbaratının Hizbullah’ın verdiği siparişi tespit ederek ya üretim merkezinde ya da sipariş yoldayken müdahale ederek cihazlara patlayıcı koyduğu yönünde olduğu da söyleniyor.
Ne olursa olsun ‘bütün dünya’ yeni bir tehdit çeşidiyle yüz yüze kalmış oldu. Bu günden itibaren “eski yeni dünya düzeni’ni aratacak ‘gerçek ve yeni bir yeni dünya düzeni’ ile karşı karşıyayız. Ülkemiz, bu yeni düzene yeteri kadar hazırlıklı mı?