"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yeni Asya Risale-i Nur için ne yaptı?

Faruk ÇAKIR
21 Şubat 2015, Cumartesi
Dost ve dost olmayanların da ittifakıyla Yeni Asya; kuruluş gayesine uygun olarak Risale-i Nur’un ‘medyadaki dili’ olma gayret ve idealini sürdürmeye devam ediyor.

Yeni Asya kurulurken tesbit edilen bu hedefin haklılığının ve büyüklüğünün farkındayız. Temennimiz ve duâmız, şahıslardan bağımsız olarak, Yeni Asya var olduğu müddetçe bu maksatla yayın yapmasıdır.

Yeni Asya’nın, kuruluş maksadına uygun olarak yoluna devam edebilmesi ‘meşveret ve şûrâ’ya istinat etmesi sayesinde mümkün olmuştur. Yeni Asya’nın hiç geri durmadığı konu, Risale-i Nur’un müdafaasıdır. En zor şartlarda bunu yapmaya çalışmış ve yapmıştır. Belki imkânları yeterli olmamıştır, ama ihlâslı okuyucularının da duâsıyla imkânlarının fevkinde başarılara imza atmıştır.

Nereden ve kimden olursa olsun, Risale-i Nur’a bir hücum olduğunda, Yeni Asya Risale-i Nur’un hakkını müdafaa etmiştir. Bu ifadeler bir ‘reklâm’ değil, hakikatin tesbitidir. Bunu görmek için Yeni Asya’nın arşivine bakmak yeterlidir. Her dönemde, içeriden ya da dışarıdan bir tenkit, bir hücum, bir itiraz geldiğinde bunlara karşı koyan Yeni Asya olmuştur. Elbette Risale-i Nur okuyan herkes, Risale-i Nur’un hakkını müdafaaya memurdur ve yapmaktadır. Ancak Yeni Asya’nın bu müdafaayı ‘matbuat lisanıyla’ yapmasının ayrı bir ehemmiyeti vardır. Öyle ki, “Bu kadar ‘Nurculuk’ fazla. Daha az Nurculuk yaparak gazete neşredin” diyen bazı safdil dostlarımız bile olmuştur. Yeni Asya, okuyucularının da tasdikiyle yapmış olduğu bu neşriyattan dolayı pişman değildir. Belki bedel ödemiştir, ama bunu bile bir ‘ikram’ olarak görmüştür.

Yeni Asya, Risale-i Nur’un ‘medyadaki dili’ olma hedefinin yanı sıra, 40 yıl önce (1975) kendi imzasıyla (Yeni Asya Yayınları) Risale-i Nur’u da neşretmiş olan ilk yayınevidir. Yanlış anlaşılmasın; Üstad Bediüzzaman hayattayken ve vefatından sonra da Risale-i Nur eserleri neşrediliyordu. Ancak bu neşirler, bir yayınevi ismi ve imzasıyla değil, Üstad Bediüzzaman’ın talebelerinin hususî gayretiyle oluyordu. Yeni Asya’nın bir yayınevi olarak bu eserleri basmaya başlaması yeni bir dönemin açılmasına ve eserlerin neşrinin daha da kolaylaşmasına vesile olmuştur. 

Bugün Risale-i Nur eserleri basmak ile o gün bu eserleri basmak ve resmî kuruluşlara “Ben bu eserleri bastırıp satıyorum” diye müracaat etmek, bilgi vermek aynı şey değil. O tarihlerde atılan bu adım bile Yeni Asya’nın farkını ortaya koymak için yeter.

Yeni Asya’yı değişik şekillerde tenkit edenler olabilir. Ancak bir noktada onlar da hakkı teslim etmelidirler: Yeni Asya, kuruluş gayesine uygun olarak her zaman ve zeminde Risale-i Nur’a sahip çıkmış, onu müdafaa etmiştir. Herhangi bir kişi ya da kuruluş, bunun aksini iddia edebilir mi? İddia etse, isbat edip ikna edebilir mi? Kanaatimizce böyle bir iddianın isbatı mümkün değildir. Çünkü, ortada ve geride 45 yıllık bir ‘arşiv’ ve tarih vardır.

Yeni Asya, bunu yaparken sessiz kahramanların ve en ücra köşedeki ihlâslı okuyucularının duâsını aldığının farkındadır. İnşaallah bu duâlar devam eder ve Yeni Asya, “Risale-i Nur’un medyadaki dili olma” vazifesini kıyamete kadar sürdürebilir. 

Duâmız, temennimiz ve umudumuz budur. 45 yıl bu duâlarla geride kaldı ve yeni bir yıla adım atıyoruz. Duâlarınızı eksik etmeyin...

Okunma Sayısı: 2280
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • TOYGAR

    21.2.2015 08:32:05

    Gönüller, yürekler ve dualar bir ve beraber olsun. Veminalahittevfîk.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı