"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yap boz eğitim

Faruk ÇAKIR
30 Nisan 2016, Cumartesi
Eğitim uzmanı değiliz, ama ‘öğrenci velisi’ olmamız sebebiyle eğitim konusunda söz söyleme ve değerlendirme yapma hakkına sahip olduğunu düşünüyoruz.

Bazı haberlere göre ‘müfredata ince ayar’ yapılmak isteniyormuş. Buna göre, okullardaki ders sayısı da azaltılacakmış.

Yeni dönemde Millî Eğitim Bakanlığı’nın en önemli çalışma konularından birinin müfredat olacağını duyuran MEB Müsteşarı Yusuf Tekin, müfredatla ilgili olarak eleştirilerin ortadan kalkacağını açıklamış. Tekin şöyle konuşmuş: “Bu süreç, öğrenciler, öğretmenler, il, ilçe yöneticileri, Talim ve Terbiye Kurulu ve akademisyenlerle bu konuda nasıl bir adım atmamız gerektiği, yol haritamızın nasıl olacağı tartışılıyor. Temel hedefimiz müfredatımızı basitleştirmek, hacmini daraltmak, bilgiden çok analiz yeteneklerini geliştirecek bir müfredata kavuşturmak.” (Vatan, 13 Nisan 2016)

Eğitim sistemindeki dertler tahminlern de fazladır. “Okullaşma nisbetini arttırdı, Avrupa’daki rakamlara yaklaştırdı” diye övündüğümüz 4+4+4 sisteminin de mahzurları tartışılmaya başlandı. Bu haber gazetelerde yer aldıktan sonra başka bir gelişme daha yaşandı. Bu gelişme de yine Millî Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Doç. Dr. Yusuf Tekin tarafından açıklandı: “5’inci sınıfları Türkçe ve yabancı dilin yetkinliğin arttırıldığı hazırlık sınıfı olarak tasarlıyoruz. Aksilik çıkmazsa pilot uygulama başlayacak.” (Vatan, 22 Nisan 2016)

4+4+4 sistemiyle övündükten çok kısa bir süre sonra 5’inci sınıfın mahiyetinin değişeceği açıklanıyor. 5’inci sınıfın Türkçe ve yabancı dil eğitimi için hazırlık sınıfı olması belki eğitim açısından isabetli olacak, ama bu adım geretiği kadar tartışıldı mı? Yanlış anlaşılmasın; böyle bir uygulama itiraz ediyor değiliz. Yanlış olan, ciddî neticeler doğuracak değişikliklerin kamuoyunca ve taraflarca yeterince tartışılmamış olmasıdır.

Ders sayısının azaltılması ve müfredatın ‘ince ayar’dan geçmesi elbette isabetlidir. Bu değişiklikleri yapmak için ‘para’ya da ihtiyaç duyulmaz. Düşündürücü olan, bu adımların bunca yıl atılmamış olmasıdır. Bilhassa 4+4+4 sisteminden sonra ders sayılarının artması hem öğrenci hem de veliler nezdinde itirazlara sebep olmuştu. Üstüne üstlük, ‘seçmeli ders’ler de ilâve edilince öğrencilere nefes alacak vakit kalmamıştı. Peki, bu değişiklikler yapılırken öğrenci velilerinin fikrini soran oluyor mu? “Sorulsa kim ve nasıl cevap verecek?” diyenler olabilir. Elbette 10 milyon cevap gelmeyebilir, ama hiç değilse temsilen cevap verenler çıkar. Bunların da dikkate alınması sağlam bir eğitim için gereklidir.

Eğitim sistemi fazla değişikliği de kaldırmaz. İyi yönde değişiklikler mutlaka gerekir, ama bunun ölçülü ve dengeli olması beklenir. Bu bakımdan bin düşünüp bir adım atmak doğrudur. Neredeyse her bakan yeni bir sistem getiriyor ve “En iyisi bu” diye millete sunuluyor. Ortaya çıkan tablo ise iddiayı doğrulamaktan uzak. Eğer öyle olmuş olsaydı Türkiye’deke eğitim sistemi en faydalı, en iyi ve en güzel netice alınan sistem olurdu. Türkiye’de meselâ 10 yılda yapılan değişiklikler, başka ülkelerde 50 yılda yapılıyor mu? 

Mesele çok değişiklik yapmak değil, isabetli değişiklikler yapmaktır. Bunun yolu da öğrenciden öğretmene, velilerden uzmanlara kadar mümkün olduğu kadar fazla kişinin teklif ve tavsiyesini dinlemekten geçer. 

“Yap boz eğitim” anlayışını terk etmek hepimizin menfaatine...

Okunma Sayısı: 2055
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • abdullah abdullah

    30.4.2016 21:19:09

    hizmet yılım 40'a yaklaştı. 24 yıl idarecilik yaptım halen çalışıyorum.Eğitim sistemiyle bu kadar oynanıp karma karışık duruma getirildiğine ilk defa bu dönemde tesadüf ediyorum.çıkarılan bir yönetmelik iki yıl uygulanmadı.en uzun ömürlüsü 12 ayı geçmedi.Şu an hiç bir eğitimci mevcut durumdan memnun değil

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı