"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Vay başıma, vay yetimlerime!

Faruk ÇAKIR
03 Nisan 2016, Pazar
Türkiye’nin terörle mücadelesi başlı başına tartışılması gereken bir konu.

Kanlı terör örgütleriyle, neredeyse yarım asra yaklaşan bir mücadele devam ediyor. Bu mücadele esnasında yapılan bazı hataların bedelini de yine milletimiz ödemek durumunda kalmış bulunuyor.

“Çözüm süreci”nin sona erdirilmesiyle birlikte, terörle mücadelede yeni bir ‘metod’ uygulanıyor. Mahalleler ya da ilçeler kontrol altına alınıyor ve haftalar süren sokağa çıkma yasağı esnasında mahalleler teröristlerden temizleniyor. Bu temizliğin ne ölçüde isabetli olduğu muhtemelen önümüzdeki aylarda ya da yıllarda anlaşılacak. Hem güvenlik kuvvetleri hem de bu ilçelerde yaşayanlar bakımından ne gibi sıkıntılar çekildiğini tam olarak bilemiyoruz. İlçeleri ziyaret eden gazetecilerin haber ve notlarına bakılırsa, bazı vatandaşların da mağdur olduğu anlaşılıyor.

Şırnak’ın İdil ilçesinde yaşayanlar, “Ne oluyorsa biz fakir fukaraya oluyor” demişler. Bir gazetecinin notlarını özetleyerek aktaralım: “Günler süren operasyonlar ve sokağa çıkma yasağı ardından, sabahın ilk saatlerinde İdil… Şırnak’a bağlı ilçenin merkezi oldukça sessiz. Cadde ve sokaklarda tek tük insanlar karşıma çıkıyor. İlk olarak merkezdeki belediye binasına gidiyorum. Bina, çatışmalar sırasında epey hasar görmüş.

26 bin 500 nüfusu olan İdil’de yasak başladıktan sonra birkaç bin ilçe sakini insanın kaldığı söyleniyor.

22 gün süren operasyonlar sırasında Turgut Özal ve Yeni Mahalle’de çok şiddetli çatışmalar yaşanmış.

Yasak boyunca Kasrik’te akrabalarında kalan, soyadını vermek istemeyen Aysel, evinde büyük hasar olanlardan. Kızıyla birlikte çaresiz, kapının önünde bekliyor. Adını vermek istemeyen bir mobilya mağazası sahibi üç katlı deposunda bütün mobilyalarının yakılmış olduğunu gösteriyor.

İlçeye girebilmeyi başarmış İdilliler evlerinin halini görmek için koşar adım yürüyorlar. Turgut Özal Mahallesi’nin girişinde hasarlı evlerinin karşısında bekleyen, ad ve soyadı vermek istemeyen çift, zararlarının büyük olduğunu söylüyor. Hatice de sıvası yeni bitmiş evini gösteriyor. “Daha kalıplarının parasını bile vermedim” diyor. Fatma, “Ne oluyorsa biz fakir fukaraya oluyor” diyor. Her iki kadın evlerini bu hale getirenlere kızıyor. Hacı Sait Toksoy ve eşi Kadriye de Worzik adlı köylerinden az önce gelmişler. Kadriye Toksoy ağlıyor. Eşi ve komşusu onu teselli ediyor. Hacı Sait, 1990’larda köyleri boşaltılınca tek bir parça eşya bile kurtaramadıklarını anlatıyor. “Buna da şükür cana gelmedi ya” diyerek eşine güç vermeye ve onu teselli etmeye çalışıyor. “35 yıl boyunca hem ben, hem çocuklarım mevsimlik işçi olarak tarlalarda döktüğümüz alın terimizle, emeğimizle bu evi yaptık. Geriye hiçbir şey kalmadı” diyor.

Biraz sonra komşu evden bir kadın ağıt yakıyor. Adı Fatım. Onun da evi kullanılmayacak hale gelmiş. “Vay başıma, vay yetimlerime, ben şimdi ne yaparım” diyerek evde dolanıyor. Komşuları teselli etmekte zorlanıyor. (Hatice Kamer, www.bbc.com, 1 Nisan 2016)

Medya ve kamuoyu çok farklı meselelerle meşgul, ama yanı başımızda büyük bir dert var. Şunu bunu suçlamak çare olsa hep beraber onu yapalım. Bu derin yaranın daha da derinleşmemesi için hep birlikte gayret sarf edelim. Terörün kökünü kazıyacak adımları bugün atalım. Aksi halde olan millete, ekseriyete, hepimize oluyor. 

Vay başımıza, vay halimize! Medet ya Rab, inayetini, yardımını, nusretini gönder. Amin.

Okunma Sayısı: 1641
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • kubilay

    3.4.2016 07:51:35

    Rabbim terör ateşinin üzerine indi ilahisinde mai nisan indirsin inşaallah.Yalnız bir doğulu olarak bize de düşen vazifeler vardı.(kimseyi ibra etmiyorum)vazifemzi layıkıyla yapmadık veya yaptırılmadı.Başımıza gelenlere"el cezau min cinsil amel"diyorum.Kapımızın önünde hendek kazılırken ne elimizle ne dilimizle ne de kalbimizle müdahale etmedik.Üstadıma 1.cihan harbinin mağlubiyetini sormuşlardı.Kılmadığımız namaz,tutmadığımız oruç, yapmadığımız salih amel için kader fetva verdi diyor.Derin devlet zaten böyle bir oyun istiyordu figüranları ise doğulu kafatasçılardı.Biz müslümanlar ise sanki yardım ettik bunlara.Bir olup haykırmadık Kuranı, İslamı.Onların yaptıklarının aynısyla çıktık meydana.Onların eline vaz geçilmez bir koz verdik.İstedikleri de buydu zaten.Bakın devlete karşı isyan ediyorlar diye.Vurmak için bahane hazırdı ve meşruydu(!).Rabbim hepimize başta idareciler ve kanaat önderlerine feraset nasip etsin,Kuran nuruyla sıkı sıkıya bağlı olanlarla beraber eylesin.amin

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı