Suriye örneğinde olduğu gibi savaşlardan en büyük kârı silâh tüccarlarının yaptığı bir defa daha ortaya konuldu.
‘İfsat şebekeleri’nin neden barış istemediği, niçin temelsiz bahanelerle ülkelerin yerle bir edildiği ve hem yıkarken hem de yaparken nasıl ‘kara ve kirli para’ kazanıldığı ‘tüccar’larca itiraf edildi.
Haber doğru ise Rusya Parlamentosu Savunma Komitesi Başkanı Vladimir Shamanov, Moskova’nın
Suriye’deki iç savaşta 200’den fazla yeni silâh denemesi yaptığını açıklamış. (DW, 23 Şubat 2018)
Başka hiçbir şey bilinmese bile sadece bu itiraf, bu ifade; devam eden savaşların silâh tüccarlarınca ya da
onların baskıları sebebiyle çıkarıldığı anlaşılır. Rusya’daki silâh tüccarları o kadar kendilerinden eminler ki,
Suriye’deki savaşta 200 yeni tip silâh test ettiklerini ve tabiî ki başarılı olduklarını ilân etmişler. Peki, Rusya devam eden Suriye savaşında 200 yeni silâh denedi de Amerika, Çin, İsrail ya da başka ülkeler denemedi mi? Bugün itibariyle diğer ülkelerden bu yönde bir itiraf gelmedi diye yeni silâhların denenmediği anlamı çıkar mı?
Hür dünya, bütün ülkelerdeki ‘insan’lar bu tabloya en yüksek seviyede itiraz etmelidir. Nasıl böyle bir insafsızlık yapılır ve bir de bununla övünülür? Ne yani, silâh tüccarları silâhlarını denesinler diye her 10 yılda bir ülke yıkılacak ve binlerce insan can mı verecek? Birleşmiş Milletler’e üye ülkeler bu beyanı ‘suç itirafı’ olarak görmek ve ona göre adım atmak durumundadır.
Duma’daki savunma komitesine başkanlık yapan Vladimir Shamanov övünürken, “Bizim müttefikimiz olmayan ülkeler dahil, silâh alımı için bize gelinmesi tesadüf değil” demeyi de ihmal etmemiş.
Farklı medya kanallarına yansıyan haberlere göre Rusya, Suriye’de SU-57 tipi 5. nesil savaş uçaklarının
prototiplerini kullanmış. İsmi açıklanmayan bir Rusya Savunma Bakanlığı yetkilisi de söz konusu jetlerden iki
tanesinin gerektiğinde kullanılmak üzere Suriye, Lazkiye yakınlarındaki Hmeimim Hava Üssü’ne gönderildiğini
ifade etmiş, ama söz konusu haber Kremlin tarafından yalanlanmış.
Demek ki silâh tüccarları “Benim silâhım daha iyi insan öldürür” demek ve bunu ispat etmek için dünyayı ateşe atmaktan çekinmiyor. Siyasetçiler ve sivil toplum kuruluşları devam eden savaşlara, ihtilâflara bir de bu pencereden baksa iyi olur. Hadisenin temelinde bu tartışma varsa, bunu bütün dünyaya ilân etmek lâzım
ki ortaya çıkacak tepki silâh tüccarlarını pişman edebilsin.
Rusya’daki silâh tüccarlarının bu itirafı yangın söndürme görevlilerinin etrafa benzin dökmesi anlamına gelmez mi? Acaba bu silâh tüccarlarının gözünü dünyanın toprağı doyurur mu?
Suriye’den Irak’a, Afganistan’dan Arakan’a kadar akan kanlardan en başta silâh tüccarlarının ve tabiî ki onların tuzaklarına düşen yöneticilerin sorumlu olduğunu bilmek gerek. İnsanoğlu nasıl olup da bu kadar insafsız, bu kadar acımasız, bu kadar kötülük yapabilir?
Hür dünya ne edip etmeli ve silâh tüccarlarının bu tuzağını bozmalı. Bu mesele hakkıyla insanlığa anlatılabilse, silâh tüccarı olan şirketler kınansa ve varsa başka yatırımları onlara karşı boykot uygulansa her halde insanları öldürme yarışına son verirler. Madem gözleri paradan başka bir şey görmüyor, bunları hizaya getirecek seviyede ciddî ve etkili bir ekonomik ambargo ve protesto başlatmak şarttır. Bunu yapmak yerine gündemdeki ayrıntılarla meşgul olunursa bu katliâmlar devam eder. El ele verelim ve silâh tüccarlarının alevlendirdiği savaş yangınını söndürelim...