"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şiddet eken huzur biçebilir mi?

Faruk ÇAKIR
17 Mart 2015, Salı
Değişik zamanlarda kadınların öldürülmesi sebebiyle ‘kadına şiddete son’ kampanyaları açılmış olsa da şiddete maruz kalanlar sadece kadınlar değil.

Kadından erkeğe, çocuktan yaşlıya kadar her seviyede şiddete maruz kalanlar var. Daha geniş pencereden bakılacak olursa, toplum da şiddete maruz kalıyor.

‘Şiddet’i sadece bazı kadınların rencide edilmesi ve dövülmesi olarak anlamak doğru olmaz. Her kademede şiddet var ve sebebi de kalplere hükmedemeyen bir eğitim sisteminin olmasıdır. Hadiseye böyle bakmaz ve problemin temelinde maddi sıkıntıların olduğunu düşünürsek şiddeti sona erdirmek mümkün olmaz.

Müstehcen yayınların teşvik edilmesinin, kadınları mağdur eden şiddetin sebepleri arasında olduğu kanaatindeyiz. “Ne alakası var? Uzmanlar başka konulardan bahsediyor?” diyenler olabilir. Elbette uzmanların tesbitlerine de kulak verilir, ama fiilî durumu görmek gerekir. “Fıtraten nazik ve nazenin” olan hanımları en ziyade rahatsız eden ‘çirkin bakışlar’ değil mi? Peki, her gün ve her saat kadın bedenlerinin teşhir edildiği müstehcen yayınlar bu çirkin bakışları teşvik etmiş olmuyor mu? Daha fazla para kazanmak için ‘kömür’ reklamlarında bile ‘kadın cazibesi’ni kullananların insaflı olduğu düşünülebilir mi? “Kömür”de olmaz da “otomobil”de kadın cazibesi kullanmak olur mu? Hiç birinde olmaz ve olmamalı... Ne yazık ki hadiseye bu pencereden bakan idareciler görmüyoruz. Onlar, problemin çözümünü daha fazla “sığınma evleri” inşa etmekte arıyorlar.

Mardin’de düzenlenen “Türkiye’de Kadının Değişen ve Gelişen Konumu” konulu panelde konuşan başbakan şöyle demiş: “Şiddetin varlığı, sebepleri, sonuçları üzerinde çalışma yapmak üzere 14 pilot ilde ‘Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri’ kurmuştuk. 14 ildeki uygulamayı 81 ile yayıyoruz. Bu merkezler, 81 ilde de kurulacak ve hem ciddi bir envanter çalışması yapılacak hem de alınan tedbirler gözden geçirilecek. Çok çarpıcı bir çalışmamız da iyi örnekler bazında olacak. Bu konuda, özellikle, reklam, dizi, film, kitap gibi iyi örnek teşkil eden eserler ödüllendirilecek ve bu eserlere destek verilecek. Türkçe dışında, Kürtçe, Arapça, işaret dili ve SMS ile hizmet veren ALO 183 Danışma Hattı, artık yurt dışındaki vatandaşlarımıza da hizmet sunacak.” (AA, 8 Mart 2015)

Elbette maddi ve hukuki tedbirler de alınmalı. Ancak bu tedbirlerin ‘manevi tedbirler’ gibi tesirli olmadığını bilmek lazım. Kanunlar, suç işleyenlere uygulanır. Fakat asıl maksat, suç işlenmesini önlemek değil mi? Bir insan öldükten ya da şiddete maruz kaldıktan sonra ‘cani’ye ceza vermek mağduru ne ölçüde huzuru kavuşturur?

Aslında Başbakan da kanunların çare olmadığını şöyle diyerek ifade etmiş: “Ne tedbir alırsanız alın, eğer zihniyeti dönüştürememişseniz, bu konuda bir farkındalık oluşturmamışsanız, yasal tedbirler yetersiz kalabilir.”

O halde maddi tedbirleri de ihmal etmeden birinci önceliği manevî tedbirlere vermek gerekir. Sosyal meselelerde netice almanın bugünden yarına mümkün olmadığını da bilmeliyiz. ‘Kadına şiddet’in kökünü kazımak istiyorsak, 20 ya da 30 yıl sonrasını düşünüp bu günden “manevi eğitim”e ağırlık vermek durumundayız. Akılları ve kalpleri ıslah eden bir eğitim sistemi olmadıktan sonra maddi tedbirlerle ‘kadına şiddet’i önlemenin mümkün olmadığını görmek gerekir. Ne sığınma evleri ne de ‘elektronik kelepçe’ bu yarayı tedavi etmez. 

Tepeden tırnağa şiddet eken mevcut sistem değişmeli ve müstehcen yayınlar mutlak surette engellemelidir. Bunu yapabilir ve kalplere nakşedebilirsek her türlü şiddeti önlemiş oluruz. Aksi halde kalıcı değil, pansuman tedbirlerle günü kurtarmış oluruz...

Okunma Sayısı: 1539
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı