Hemen her il ve ilçede kurulan semt pazarları yıllardan beri gündemi meşgul eder.
Kimi ‘kaldırılsın’ der, kimi ‘vatandaşın menfaatinedir, devam etsin’ diye görüş beyan eder. İktidarlar ve belediyeler de zaman zaman bu hususta vaadler, çareler ve teklifler gündeme taşır. Ne var ki bunca yıllık tartışmalara rağmen bu meselede kalıcı bir çare bulunabilmiş değil. Bazı belediyeler ‘sabit semt pazarları’ kurarak bu meseleye kısmen çözüm bulmuş olsalar da, umumî anlamda mesele halledilebilmiş değil.
Elbette, onbinlerce kişiyi ilgilendiren ve yıllardan beri devam eden bir problemi bir anda halletmek mümkün değil. İşin hukukî ve siyasî yanını bir tarafa bırakıp, ‘çevre temizliği’ yönüne bakabiliriz. Semt pazarları kapanıp pazarcılar gittikten sonra ortaya çıkan tablo tam bir ‘çevre felâketi’ oluyor. Sebze ve meyve artıkları sokaklara atılıyor; neredeyse diz boyu çöp yığınları ortaya çıkmış oluyor. Bu tabloyu normal kabul etmek mümkün değil.
Geçen yıl bir vesileyle bu meseleyi gündeme taşımış, “Buyurun, pazar yerine!” diyerek yetkilileri uyarmaya çalışmıştık. Ne var ki, bu tartışmaya okuyucularımız dahil olmuş olsa da Türkiye’yi idare edenlerden ses çıkmamıştı. “Kurulan semt pazarlarından sonra ortaya çıkan bu görüntünün sorumlusu pazarcılar mı yoksa belediyeler mi?” diye sorduğumuz o günkü yazıya, ‘@ibbBeyazmasa’dan gelen cevap aynen şöyle olmuştu: “Konu, ilçe belediyesi sorumluluk alanındadır...” (Yeni Asya, 11 Eylül 2014)
Meseleyi gündeme taşımamızın sebebi pazarcıları ya da belediyeleri eleştirmek değildi. Ortada bir problem vardı ve buna hep birlikte çare bulma çağrısıydı. Hem belediye hem de pazarcıların bu meseleye çare bulmaları icap ederdi. En basit çare, pazarcılara çöp torbası dağıtmak teklifiydi. İkazları dinlemeyenlere ‘pazara çıkmama cezası/sergi açmama cezası’ da verilebilirdi.
Neyse ki bu tartışmadan bir yıl sonra bu konuyu gündeme taşıyan bir belediye başkanımız oldu. Adıyaman Belediye Başkanı Hüsrev Kutlu, Facebook sayfasında bir iki pazar yeri fotoğrafı paylaşarak şöyle bir not yazdı: “Bir pazar yeri bu kadar pis ve berbat bırakılabilir mi? Pazarcılar başkanını çağırıp uyardım. Bu şekilde devam ederlerse Pazarı kapatmak da dahil her türlü önlemi alabiliriz.” (20 Aralık 2015)
Evet, cevap aranması gereken soru budur: “Bir pazar yeri bu kadar pis ve berbat bırakılabilir mi?”
Bu meseleyi gündeme taşıdığı ve bir anlamda çözüm noktasında da kamuoyu önünde söz verdiği için Adıyaman Belediye Başkanı Hüsrev Kutlu’yu tebrik ediyoruz. İnşallah bu mesele önce Adıyaman’da çözülür ve bu çözüm bütün il ve ilçelere örnek olur. İnanın pazarlarda yaşanan ‘çevre felâketi’nin halletmek imkânsız değil. Taraflar bir masa etrafında toplanır ve iyi niyetle konuşurlarsa çözüm mümkün. Vatandaşın ne düşündüğünü ve çözüm tekliflerini de dinlemek lâzım. “Pazarlar sona erdiğinde çöpler toplanıyor” diyerek en başta etrafın kirlenmesine müsaade edilmemeli. Pazarcı esnafı, sattığını satacak; çöpünü ve artığını da kesinlikle yere atmayacak. En basitinden çöp torbasına koyacak. Belirlenen kurallara uymayanlar da duruma göre bir hafta ya da bir ay ‘tezgâh açmama’ cezası alacak. Bunun için gerekiyorsa yönetmelik, gerekiyorsa kanun hazırlanmalı.
Adıyaman Belediyesi bu meseleyi halleden iyi bir uygulama ortaya koysun ve Türkiye’ye örnek olsun...