"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sarayını değil, adaletini örnek al!

Faruk ÇAKIR
30 Ekim 2015, Cuma
Doğruları çok defa da olsa tekrar etmekte fayda olduğuna göre, biz de onu yapalım: Türkiye’nin çok acil, hızlı ve adil işleyen bir yargı sistemine ihtiyacı var.

Bunu ne kadar tekrarlasak yine de az. Çünkü adalet, mülkün temelidir. Temel olmadan bina, adalet olmadan da devlet olmaz.

Türkiye’yi idare edenler kendilerini yanıltıyor, ama milleti yanıltmaları mümkün değil. 

“Nasıl mümkün değil? Milletin gözünün içine baka baka yanlış beyanlarda bulunuyorlar” diyenler olabilir. İlk bakışta bu itiraza hak verilebilir. Ancak bizim ifade etmeye çalıştığımız, bu yanıltmanın uzun ömürlü olmadığı ve olamayacağıdır. “Nasıl olacak, ne olacak da bu yanlışlar, yanıltmalar ortaya çıkacak?” denilerse; “Yerini ve zamanını bilemeyiz, ama mutlaka çıkacak” diyebiliriz. Sebebi de, milletin uzun süreli yanıltılması fıtrat kanunlarına aykırıdır, zıddır, terstir.

Pek çok yanıltmalardan birini misal verelim: Türkiye’yi idare edenler; milletin gözünün içine bakarak, “Biz Osmanlı’yı örnek aldık” diyorlar. Delil olarak da yapılan ‘yüksek tavanlı’ binaları, sarayları, geniş bahçeli devlet kurumlarını gösteriyorlar. 

Diyelim ki Osmanlı, ‘dar yerler’de sıkılır ve bu sebeple ‘geniş bahçeli büyük binalar’ yapardı. Peki, Osmanlı başka ne yapardı? Yani, Osmanlı’nın tek meziyeti ‘büyük ve geniş bahçeli binalar, saraylar’ yapması mıydı? Gerçekleri gizleyen “resmî tarih” kitapları bile Osmanlı’nın adil olduğunu ifade etmek mecburiyetinde kalmıştı. O halde, Türkiye’yi idare edenler Osmanlı’nın “adil olma” tercihini niçin örnek almazlar? “Biz Osmanlı gibi adil bir yönetim sergiliyoruz” diyebilen var mı? Diyen olsa, bu iddiaya delil sunabilirler mi?

Çağ açıp çağ kapayan Fatih Sultan Mehmed’in, siyasî ve dini kimliği bir yana; ‘bir mimar’la muhakeme edilmesi ve mahkemenin/Kadı’nın Fatih Sultan Mehmed aleyhinde karar vermesi, örnek alınması gereken bir tavır değil mi? Bu hadise sadece övünmek için mi anlatılmalı? Türkiye’yi idare edenler, adalet noktasında bu misali örnek aldıklarını söyleyebilirler mi? Eğer örnek alıyorlarsa, ortaya koydukları icraatlarla bunu desteklediklerini gösterebilirler mi?

Osmanlı’nın örnek almamız gereken en önemli özelliği, ‘adalet’ anlayışıdır. Tarih şahittir ki, Osmanlı ya da başka bir devlet, ne zamanki adalete sarılmış, o dönemde hem zenginleşmiş hem de yükselmiş. Ne zamanki adalet ‘eşe dosta göre’ uygulanmaya başlanmış, duraklama, gerileme ve dağılma yılları yaşanmış. “Böyle olmamış, Osmanlı adil değildi. Bu yönü bize örnek olamaz” diyen idareciler var mı? Belki sözleriyle bunu ifade eden yok, fakat maalesef pek çok icraat Osmanlının bu yönünün hiç de örnek ve misal alınmadığını gösteriyor.

Bir başka yanıltma da, ‘devlet kurumları’nın bütün görüşlere açıldığı iddiasıdır. Bu da doğru bir iddia değildir. Şöyle söylense itiraz edilmezdi: “Biz, bizim gibi düşünen, ama Türkiye’nin dört bir yanında yaşayanlara kapımızı açtık!”

Acaba, bütün Türkiye’ye kapılarını açtıklarını ilân ettikleri kurumlarda niçin ‘akredite’ uygulamaya devam ediyorlar? Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki, gazetecilere uygulanan bugünkü akredite, ayrımcılık; darbe ve ihtilâl dönemlerinde bile bu kadar yaygın değildi! Düşünün ki, hacca gidecek gazete temsilcilerine kadar bu ayrımcılığı, bu akreditasyonu indirdiler! 

Türkiye’yi idare edenler çıkıp aksini iddia edebilir mi? “Hayır, biz kimseye akredite uygulamıyoruz. Kapımız herkese açık. Bizim uyguladığımız akredite, eski dönemlerden daha azdır” diyebilirler mi?

Çok, çok, çok yanlış yapılıyor. Bu yanlışlar sizi doğruya çıkarmaz. Milleti uzun yıllar yanıltmak mümkün değil. Demedi demeyin, bizi değilse de dostlarınızı dinleyin.

Okunma Sayısı: 1977
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı