48 yıl önce yayın hayatına başlayan gazetemiz Yeni Asya, okuyucularının samimî duâsıyla bu günlere geldi.
Okuyucu ve gazete kaynaşmasının çok sağlam olduğu Yeni Asya’nın kıyamete kadar istikametli yayın hayatına devam etmesi hepimizin temennisi ve inşallah da öyle olacak.
21 Şubat 1970’de ilk sayısını yayınlayan gazetemiz, Cumartesi akşamı (25 Şubat 2017) Güneşli’deki tesislerinde okuyucularıyla buluşarak yeniden kaynaştı. İstanbul ve çevre illerden gelen okuyucularımızla gazetemizin mescidindeki mütevazı toplantıda bir aradaydık. Kuruluş yılı kutlama programına hanım okuyucularımız da iştirak etmişti. Bu vesile ile bütün okuyucularımıza şükranlarımızı sunuyoruz.
Yeni Asya bir ihtiyaçtan doğmuş ve okuyucularının kurduğu bir gazetedir. Gazetemizin kuruluşunda emeği geçen ve ebedî âleme göçenleri de rahmetle hatırlıyoruz. Mekânları Cennet olsun inşallah.
Kur’ân-ı Kerîm okunmasıyla başlayan programda konuşan Yeni Asya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Yavuzyiğitoğlu şöyle dedi: “Savruluşların, kaçışların, görmezden gelişlerin dünyasında; feryad u figanların arşı alayı titrettiği bir zamanda Yeni Asya’nın karşılığı nedir? Yeni Asya tek bir cümledir: Vicdanın sesidir. Bu ses; vicdanların sustuğu, susturulduğu zamanların haykırışı; sessizlerin ve kimsesizlerin feryadıdır. Yeni Asya, zaman değişti zannedenlerin, hakikat başkalaştı diyerek savrulanların karşısında doğrunun adresi, hakkın sesidir.”
Yeni Asya’nın ilk yazıişleri müdürlüğünü yapan Sabahaddin Aksakal Ağabeyimiz de programda bir koruşma yaptı. Bugün için maddî ve manevî sıkıntılardan bahsediyoruz, ama Yeni Asya kurulduğu günden beri rahat bırakılmamış bir gazetedir. Hem maddî, hem de manevî anlamda sıkıntılara maruz kalmıştır. Ancak gazetenin kuruluşunda emeği geçenlerin de ifadesiyle her zaman bu sıkıntıları okuyucularının desteğiyle aşmıştır.
“Berber Hasan Ağabey” ve “Ayakkabıcı Hasan Ağabey” de hatıralarını dâvetlilerle paylaştı. “Berber Hasan Ağabey” aynı zamanda Üstad Bediüzzaman Hazretleri’ni sağlığında ziyaret etmiş bir ağabeyimiz. Hatıraları biliyorduk, ama ilk defa kendisinden dinlemiş olduk. 1959 yılında askerlik vazifesini yaparken Risale-i Nur’larla tanışmış, sonrasında Üstad Bediüzzaman’ı Barla’da ziyaret etmiş ve onun kendisine “Devamlı Risale-i Nur’u oku. Ben de ondan ders alıyorum” dediğini aktardı. İlerleyen yıllarda Nur Talebeleri bir gazete ihtiyacı hissedince Berber Hasan Ağabeyimiz de maddî ve manevî olarak Yeni Asya’ya destekten geri durmamış.
Cumartesi gecesi düzenlenen bir mütevazı programda kısa, ama muhtevası bakımından uzun sayılabilecek çok sayıda konuşma yapıldı. Konuşmacılardan biri de Mustafa Sungur Ağabeyin oğlu Muhammed Nur Sungur’du. Yeni Asya’nın, yayın hayatı boyunca hep zor şartlarla karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Muhammed Nur Sungur, günümüzde yaşanan sıkıntılarda da Yeni Asya’nın kendisine yakışır şekilde hakkın yanında yer aldığına dikkat çekti. “Benim arzum Yeni Asya’nın daha geniş kitlelere ulaşmasıdır. Bunun için hepimiz üzerimize düşen görevleri yerine getirelim” diyen M. N. Sungur, programa katılan herkesi bir yeni abone bulmaya da çağırdı.
Yeni Asya ihlâslı okuyucularının duâlarıyla çeşitli badireleri aşarak bu günlere geldi. İnşallah bu duâlarla daha iyi noktalara da ulaşacak. Amin.