Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri’nin hayatını okuyanlar için Kostroma’yı (ya da Kosturma) bilmemek mümkün değil.
Birinci Cihan Harbi’nde Bitlis müdâfaasında Ruslara esir düşen Bediüzzaman, Sibirya taraflarında Kostroma’ya götürülmüş ve orada esir kampında tutulmuş.
Her yerde ve her zaman îmân ve Kur’ân hizmeti yapan Üstad Bediüzzaman, burada da boş durmamış ve esir zâbitlere dînî dersler vermiş. Başlangıçta bunu siyasî bir faaliyet gibi görüp engellemek isteyen Rus komutanlar, sonrasında bunun ilmî bir faaliyet olduğunu öğrenince ilişmemişler, Bediüzzaman’ın hizmetine mani olmamışlar.
Bilâhare Volga Nehri kıyısındaki küçük Tatar Camii’nde Müslüman Tatarlara Kur’ân okutup, namaz kıldırmış. Bediüzzaman Hazretleri “Yirmi Altıncı Lem’a”da (Dokuzuncu Rica) bunu şöyle izâh eder: “Harb-i Umûmîde, esaretle, Rusya’nın şark-ı şimâlîsinde, çok uzak olan Kosturma vilâyetinde bulunuyordum. Orada Tatarların küçük bir camii, meşhur Volga Nehri’nin kenarında bulunuyordu. Oradaki arkadaşlarım olan esir zabitler içinde sıkılıyordum. Yalnızlık istedim. Dışarıda izinsiz gezemiyordum. Tatar mahallesi, kefaletle beni Volga Nehrinin kenarındaki küçük camiye aldılar. Ben yalnız olarak camide yatıyordum.” (Tarihçe-i Hayat, s. 188)
İşte burada bahsi geçen cami Türkiye tarafından yeniden imar edildi ve 5 Mayıs Cuma günü hizmete açıldı. Kostroma’da yaşayan Müslümanlar, uzun ve zorlu çalışmaların ardından 1 Nisan 2013’te cami inşaatı için izin alabilmişti. Camide 1000 kişi aynı anda ibadet edebilecek.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Kostroma Camii’nin açılışında okuduğu hutbede Bediüzzaman Hazretleri’nin oradaki hizmetlerini de hatırlatma kadirşinaslığı göstermiş. Görmez şöyle demiş: Bu cami, bu topraklarda bin yıldır yaşayan Müslümanların tarihine işaret eder. (...) Bu cami, bu mabet, bin senedir bu topraklarda yaşayan Müslüman büyüklerimizin, Müslüman kardeşlerimizin ebediyete kadar rahmetine vesile olacak bir camidir. Cenâb-ı Hak hayırlara vesile kılsın. (...) Kostroma Camii, aynı zamanda I. Dünya Savaşı’nda buradaki Tatar kardeşlerine sığınan 400’ü aşkın Müslüman Türk askerinin, komutanının aziz hatırasına inşa edilmiş oldu. Aralarında büyük İslâm âlimi, İslâm mütefekkiri Bediüzzaman Said Nursî’nin de bulunduğu 400’ü aşkın Müslüman Türk askeri bu topraklara geldiler, burada kaldılar, yaşadılar, buradaki Tatar Müslüman kardeşlerine sığındılar ve sonra bazıları vatanlarına dönebildi, bazıları ise bu topraklarda şehit oldu. Bugün bu Cuma saatinde Cenâb-ı Hak’tan onlar için de rahmet niyaz ediyorum. (...) Buraya gelen Bediüzzaman Said Nursî buradaki çocuklara Kur’ân’ın hakikatlerini, imanın hakikatlerini anlattı. İşte bu cami, bu mabet bütün bu güzelliklerin hatırasını, hatıralarını ebediyete kadar yaşatacak bir mabet olarak daim olsun. (...) Cenâb-ı Hak bugün bu Cuma saatinde birlikte açtığımız Kostroma Camii’ni, Kostroma Mescidi’ni ebediyete kadar cemaatsiz bırakmasın.” (www.diyanet.gov.tr, erişim: 8 Mayıs 2017)
Esir düştüğü anda bile îmân ve Kur’ân dâvâsına hizmet eden Üstad Bediüzzaman’ı bu vesile ile bir defa daha rahmetle yâd edelim. Muhtemelen orada yapılan duâların neticesi bu günlerde görülmüş oluyor. Yeni Kostroma Camii’nin yapılmasına vesile olanlardan, emeği geçen herkesten Allah râzı olsun.