"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kızgınlıkla değil, akılla hareket et!

Faruk ÇAKIR
12 Temmuz 2017, Çarşamba
Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye aleyhindeki kararı, iş dünyasında da farklı değerlendirmelere sebep oldu.

Siyasetçiler daha çok hissiyatla hareket edip “İp inceldiği yerden kopsun” anlayışına yakın dursa da iş dünyası hisle değil, akılla hareket etmekten yana görünüyor. Ki, doğru olan da budur.

İstanbul TOBB Plaza’da düzenlenen İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) 55. Olağan Genel Kurulu’nda konuşan İKV Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, AB’ye olan ihracatın 5 ayda yüzde 8,9’luk artış yaşandığını hatırlatmış.

Zeytinoğlu, “Türkiye’nin OHAL şartlarını aşarak normalleşme sürecinde ilerlemesi ve demokratik ve yapısal reformlara hız verilmesi ile bu olumlu gidişatın daha da pozitif bir seyre dönüşmesini ümit ediyoruz” diye konuşmuş. AB’nin Türkiye için önemine değinen Zeytinoğlu, Türkiye’nin kalkınması ve demokratikleşmesinde AB sürecinin olumlu etkilerinin olduğunun inkâr edilemeyeceğini de hatırlatmış.

Aynı toplantıda konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Kopuz da Türkiye’nin en büyük ihracat pazarı olan AB’nin Türkiye’ye yatırım yapan yabancılar arasında ilk sırada yer aldığını söylemiş. Kopuz, Türkiye ile AB arasındaki iktisadi ilişkilerin son derece derinleştiğini kaydederek, Türkiye’nin iktisadi ve siyasî dönüşümü sürecine AB’nin katkı sağladığını, Türkiye’nin de AB ile ilişkileri stratejik bir öncelik olarak ele aldığını aktarmış.      

AB üyelik sürecinin kapsamlı reformlar gerektirdiğini ifade eden Kopuz, Türkiye’nin reformları gerçekleştirme kararlılığında olduğunu vurguladı. Kopuz, Gümrük Birliği’nin modernizasyonu görüşmelerine de dikkat çekerek, “Bu görüşmeler artık başlatılmalıdır. Bu konu, siyasî nedenlerle geciktirilmemelidir. Gümrük Birliği’nin modernizasyonu Türkiye için de AB için de faydalar sağlayacaktır. (AP Genel Kurulu’nda kabul edilen Türkiye kararı hakkında) Bu kararın ne AB, ne de Türkiye için yararı vardır. Bundan sonra da AB vizyonları doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz” tesbitinde bulunmuş. (AA, 10 Temmuz 2017)

İş dünyasının talepleri özetlenecek olursa, Türkiye’nin OHAL şartlarını aşarak normalleşme sürecinde ilerlemesi ve demokratik ve yapısal reformlara hız verilmesi isteniyor. İş dünyası aynı zamanda Türkiye’nin kalkınmasında ve demokratikleşmesinde AB sürecinin olumlu etkilerinin olduğunun inkâr edilemeyeceğini de söylüyor. Siyasetçilerin aksine iş dünyası, AB ile Türkiye arasında “Gümrük Birliği’nin modernizasyonu” görüşmelerinin başlamasını da bekliyor. Ayrıca, “Bundan sonra da AB vizyonları doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz” diyenler de yine iş dünyasının temsilcileri.

Peki, işin içinde olan, iyi yönde ve kötü yönde meydana gelen her türlü gelişmeden doğrudan etkilenen iş dünyası böyle düşünürken siyasetçilerin “AB olmasa da olur, bize Ankara Kriterleri yeter” demesi isabetli olabilir mi?

Türkiye’yi idare edenler iş dünyasından bağımsız ve belki de onları zora sokacak adımlar atmamalıdır. Üyelik yolunda adımlar atılması milletin de menfaatine olduğuna göre kızgınlıkla hareket etmek ve “İkinci Avrupa/ İyiliklere kapalı Avrupa”nın tuzağına düşmemek lâzım.

Hem milleti hem de iş dünyasını dinlemek siyasetçilerin birinci işi olmalı. Unutmayalım: Hislerle, kızgınlıklarla ve kavga ile yaşayanların değil; akılla hareket edenlerin kazandığı dünyada yaşıyoruz.

Okunma Sayısı: 2218
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı