"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İşsizliğe çare aramak

Faruk ÇAKIR
07 Ocak 2017, Cumartesi
Ülkemizde üniversite mezunu olduğu halde uygun iş bulamayan yüzbinlerce insan var.

Üniversite mezunu olmayanların daha kolay iş bulduğu da bir vakıa, ama onların da çoğu işsiz. Netice itibarıyla işsizlik, Türkiye’nin en önemli problemleri arasındaki yerini dün de bugün de koruyor.

İşsizliği azaltmak ya da sona erdirmek için çeşitli çareler de aranıyor. Bir yanda işsizlik, öte yandan da ‘işçisizlik’ var. Mahalledeki marangoz atölyesinin sahibiyle ya da sokağınızdaki bakkalla konuşsanız onlar da çalışan insan/çırak bulamamaktan yana şikâyetçidir. Dört bilinmeyenli problem gibi bir mesele ile karşı karşıyayız: İnsanlar iş bulamıyoruz diye haklı olarak yakınıyor. Esnaf ve işveren de çalışacak insan/çırak yok diye yakınıyor.

Taş Yapı İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Turanlı da Türkiye’de 10 milyon kişinin işsiz gezmesine tepki göstermiş ve “Bugün Türkiye’de 10 milyon işsiz var deniyor. Bana göre bir tane işsiz yok” demiş. 

Turanlı, Hatay’da bin öğrenci kapasiteli bir okul açacağını ve burada 18 ile 40 yaş arasında kişileri meslek sahibi yapacağını ve sonrasında da bunları işe alacağını ifade etmiş. Turanlı’nın sözleri şöyle: “Burada 18-40 yaş aralığında vatandaşlarımıza meslek kazandırıp, sertifika vereceğiz. Öğrenciler mezun olduktan sonra istedikleri her yerde iş bulabilecekler. Öğretmenleri de Taş Yapı’da çalışan ustalar olacak. Okula kayıt yaptıranlardan da ücret almayacağım. Aksine gelen öğrencilere ücret ödeyeceğim.”

Fatih Altaylı’nın sunduğu Teke Tek programında konuşan Turanlı şunları da söylemiş: “Geçenlerde Hatay’a gittim. (...) Sabah toplantıda herkes işsizlikten dem vuruyor. Bütün sıkıntı işsizlik. Tarımın, turizmin en ileri olduğu şehirde işsizlikten şikâyet ediyorlar. Bu şehrin konumu büyümeye çok uygun. Arap Yarımadası’nın dibinde. Tarih boyunca hiçbir zaman sıkıntı çekmemiş. Ya nasıl burada işsizlik olur? (...) Dedim ki, ‘Bu işsizlik benim aklıma sığmıyor. Her taraf tarım arazisi. Bu tarım arazilerini birleştirin, insanlarınızı yetiştirin, çiftçi olmaktan kurtarın. Çiftçileri eğitin, operatör yapın, tarım mühendisi olsun dünya için üretim yapın. Burası narenciyede Türkiye’nin bir numaralı ili. Narenciyede yıllık 800 bin ton üretimi, zeytinde 200 bin ton üretimi var. Hamd olsun topraktan mahsül fışkırıyor. ‘Sanayi tarımına geçin’ dedim, ‘Paketleme fabrikası yok, çalışan yok’ dediler.”

Eğitimde uygulamalı metoda geçilmesi gerektiğini de hatırlatan Turanlı, “Anadolu’da şehirlerde uygulamalı eğitim olmalı. Bir öğrenci 20 yılda üniversiteden mezun oluyor. Ama dünyadan habersiz. Hiçbir şey bilmiyor. Sanayide, ticarette ne iş yapacağını bilmiyor. (...) Okuldan mezun oluyor, iş bulamıyor, sokakta geziyor. (...) Okuldan uygulamalı eğitim almadığı için bitirince iş bulamıyor. (...) Ben ne istiyorum, ‘Ey bizi yönetenler, size yalvarıyorum. Ben 10 bin kişiye iş veriyorum. Bu müfredatı değiştirin. Okuldan öğrencileri iş bilen, yöneten kişiler olarak mezun edin. Ben bir iş adamı olarak bunu vazife olarak kabul ediyorum” şeklinde konuşmuş.

Rakamlar önemli olsa da uygulamalı eğitime geçilmesi ya da gençlere meslek kazandırılması her halde tartışılmaz. Bakınız, işsizliğe çare ararken de iş geldi eğitime dayandı. Eğitim, eğitim, eğitim.

Okunma Sayısı: 3442
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı