Neredeyse sudan daha bol petrol yataklarına sahip bazı ülkelerde fakir insanların yaşıyor olması, geliş dağılımının adil olmadığını gösteriyor. Aynı zamanda bu ülkeler ekseriyetle cehatele karşı savaş açacakları yerde komşu ülkelere savaş açıyorlar ve paralarının büyük bir kısmını silâhlanmaya ayırıyorlar. Hangi ülke olursa olsun cehaletle savaşmıyorsa uzun dönemde sıkıntılarından kurtulabilir mi?

Uzmanların ifadesine göre dünya enerji piyasasında da çok ciddî değişiklikler yaşanıyor. Petrol zengini ülkelerin tahtı, yeni keşfedilen ve çıkarılmaya başlanan ‘kaya gazı’ ile sarsılmak üzere. Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol, “ABD, kaya petrolü ve kaya gazıyla sessiz devrim yaptı. Rakipsiz lider. Artık Ortadoğu’ya ihtiyacı yok” demiş.

Financial Times Gazetesi’ne göre “yılın enerji insanı” kabul edilen Birol, Forbes Dergisi’ne göre de dünya enerjisini yöneten 7 isimden biri. Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol, Suudi Arabistan gibi petrol zengini ülkelerin ekonomilerini nasıl çeşitlendirebileceği konusundaki bir soru üzerine şöyle demiş: “Bolca güneşleri var. Ayrıca petrolü hiç olmaması gereken yerde kullanıyorlar, elektrik üretiyorlar! O kadar pahalı ve anlamsız bir şey ki. Arabanızın deposunu çok pahalı parfümle doldurmak gibi.” (Habertürk g., 25 Aralık 2017)

Amerika’nın Irak’ı işgali ve bölgedeki varlığının asıl sebebinin petrol olduğu doğru bir tesbit olarak her zaman ifade edildi. Amerika’nın artık petrole ihtiyaç duymadığı belirtiliyor, ama bu onun bölgeden uzaklaşmasını netice verir mi zaman gösterecek. Birol, Amerika’daki değişimi şöyle anlatmış: 

“ABD enerjide çok büyük bir devrim yapıyor. 10 sene önce dünyanın en önemli petrol ve doğalgaz ithalatçılarından biriydi. Başka ülkelere muhtaçtı. Ancak durum tam tersine döndü. Kaya gazı ve kaya petrolü devrimi sayesinde dünyanın rakipsiz lideri ve ihracatçısı olmaya başladı. Bu ABD dış politikasında ve dünyadaki enerjinin jeopolitiğinde oyunu tamamen değiştirecek. (...) (Soru: ‘ABD Ortadoğu’dan çekiliyor’ diyebilir miyiz?) Dış politika ve savunmayı bilemem, ama enerji anlamında evet. Size bir rakam vereyim, ABD şu anda hem gaz hem petrolde dünyanın bir numaralı üreticisi. Petrolde Suudi Arabistan’ı, gazda da Rusya’yı geçti. ABD’nin gaz üretimi sadece 7 yılda 2 tane Katar’a eş.”

Türkiye’nin petrol konusunda fakir olduğu gibi ‘kaya gazı’ noktasında da fakir olduğumuz belirtilmiş. “İnsanlar ellerindeki nimeti kendi ülkeleri, halklarının refahını yükseltmek için kullanmalı” da diyen ve aynı zamanda Sabancı Üniversitesi Uluslararası Enerji Merkezi’nin onursal başkanlığını yürüten Fatih Birol’un “Siz enerji yatırımcısı olsanız, gelecekte paranızı neye yatırırsınız?” sorusuna verdiği cevap da Türkiye’yi idare edenlerin dikkatini çekmeli: “Elektrik sektörü çok yatırım çekiyor çünkü dünya dijitalleştikçe elektriğin önemi artıyor. Çok ilginç bir rakam vereyim; bu yıl tarihte ilk kez dünyada elektrik yatırımları petrol ve doğalgaz yatırımlarını geçti.”

Dünyada bu yarış devam ederken bizim seyirci kalmamız doğru olmaz. Güneş ve rüzgâr enerjisi konularında çok daha fazla yatırım yapmak Türkiye’nin menfaatine görünüyor. Millet ‘kaya’dan para kazanabiliyorsa biz niçin rüzgârdan ve güneşten kazanmayalım? Çalışalım, kazanalım ve bu imkânları millete hizmet için kullanalım. İsraf için değil...