"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Irak da kaybetti, siz de

Faruk ÇAKIR
10 Mayıs 2015, Pazar
Dünyanın öbür ucundaki Amerika, beri ucundaki Irak’a güya demokrasi ve hürriyetler getirmek için bir değil, iki defa savaş ilân etti ve neticede hem Irak, hem de Amerika kaybetti.

Elbette kaybedenler Irak ve Amerika ile sınırlı değil. Bu savaşlar sebebiyle başta Türkiye olmak üzere bölge ülkeleri de, bir bakıma dünya da kaybetti.

Hadiseler hızla geliştiği için geçmiş günlerde neler yaşandığını ve Irak’ın bu günlere nasıl geldiğini unutuyoruz. Amerika öncülüğünde Irak’a savaş açılması 17 Ocak 1991’de gerçekleşmişti. “Çöl Fırtınası Harekâtı” ile başlayan bu savaş, Irak’ın Kuveyt’i işgal etmesinin ‘ceza’sı olarak dünyaya ilân edildi. Elbette Irak’ı Kuveyt işgaline tevşik eden de Amerika’ydı, ama bu bilgiler çok sonradan öğrenildi... Savaşı Amerika başlattı, ama tahmini olarak 60 milyar ABD Dolarındaki savaş maliyetinin 36 milyarlık kısmını tek başına Suudi Arabistan ödemiş. 

Birinci Irak Savaşı yetmedi, Amerika 20 Mart 2003’te yeniden “Çokuluslu Koalisyon Kuvvetleri” oluşturdu ve ikinci defa Irak’a girdi. O gün başlayan savaşın faturalarını hep birlikte ödemeye devam ediyoruz. İsim ve resimlerin değişmesiyle hakikatlerin değişeceğini düşünenler, Irak savaşına ‘güzel’ bir isim bulmuş ve “Irak’ı Özgürleştirme Operasyonu” adını vermişlerdi. Amerika’da başkanlar değişti, Irak’ın kara talihi değişmedi. 15 Aralık 2011 tarihinde Bağdat’ta bulunan Amerikan Üssü’nden son Amerikan Bayrağı’nın indirilmesiyle savaş resmen sona ermiş kabul edilse de vaad edilen özgürlükler Irak’a gelmiş değil. Ki, Amerikalı yöneticiler bile bu savaşın vahim bir hata olduğunu defaatle ifade ettiler.

İki savaş geride kaldı ve bugüne gelindi. Irak, yine sancılı. ABD Kongresi Temsilciler Meclisi Silâhlı Kuvvetler Komitesi’nin, Irak’ta Sünnîlere ve Kürtlere 2016 yılında doğrudan silâh yardımı öngören tasarısı “Irak üçe mi bölünecek” tartışmasını yeniden alevlendirmiş.

Kerküklü Avukat Bokan Abdullah, Irak’ın bölünme senaryolarıyla ilgili olarak “Irak sahada parçalanmış durumda. Bugün Irak’ın en büyük iki ili Musul ve Enbar yaklaşık bir yıldan beri IŞİD’in kontrolünde bulunuyor. Tikrit ise ABD ve İran’ın desteğiyle kurtarıldı. Irak ordusu, Kerkük’ü savunamadı. Bu bölgeyi şimdi Peşmerge koruyor. Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin Irak’tan ayrılma niyeti var. Irak hükümeti de ülkenin bölünmesine adeta seyirci kalıyor. Tüm bu olup bitenler resmî bir şekilde ilân edilmedi. Ancak manzara bunu gösteriyor. Eğer tedbirler alınmazsa Irak üçe bölünür” değerlendirmesinde bulunmuş. 

Türkmen yazar Muhammed Haşim ise Irak’ın bölünmesi için daha önce zemin hazırlandığını belirterek; “Irak’ta 2003 yılı ve sonrasında yaşananlar, etnik ve mezhep temelli çatışmalarla çekişmeler ister istemez ülkeyi kaosa sürükledi. Ben tüm bunları bir zemin hazırlama süreci olarak görüyorum” demiş. (AA, 9 Mayıs 2015)

Irak’taki durumu özetleyen bu tesbitler, ibret verici. Bilhassa 2003’ten sonra yaşananların bölünmeye zemin hazırlanma süreci olarak ifade edilmiş olması tutarlı. Bu kadar kavga ve kargaşanın yaşandığı, istikrarın olmadığı, umutların söndürüldüğü bir ülke nasıl bir arada tutulabilir ki?

Irak’a özgürlük getirmek iddiasıyla yola çıkanlar bugünkü tablo karşısında acaba ne düşünürler? Evet, Irak kaybetti, ama onlar da kaybetti. 

Komşumuz Irak’ta yaşananlardan bilhassa bizim ders almamız lâzım...

Okunma Sayısı: 1442
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı