"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İnsanî değerlere sahip çık

Faruk ÇAKIR
28 Ocak 2018, Pazar
Ülkemizin Avrupa Birliği ile arasında yaşanan tartışmalar, hakikaten benzeri olmayan bir hadise. Gelişmeleri ‘inişli-çıkışlı’ diyerek ifade etmek bile mümkün değil. Belki de en iyi tabir, ‘minare tepesi ile kuyu dibi’ olabilir.

 

SETA (Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı) tarafından düzenlenen “Türkiye-AB İlişkilerini Rasyonelleştirmek” konulu panelde konu bir defa daha tartışma masasına gelmiş. SETA İstanbul Genel Koordinatörü Prof. Dr. Fahrettin Altun, “Bütün olup bitene rağmen, Türkiye-AB ilişkilerinde yeni bir sayfa açılmalı. Bu Türkiye’nin çıkarları açısından oldukça önemli bir husus” demiş. (AA, 18 Ocak 2018)

Avrupa Birliği’nin kendi içerisinde değişime uğradığına dikkat çeken İstinye Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aylin Ünver Noi ise şöyle konuşmuş: “Bunun sürekliliğinin nasıl olabileceğini bilemiyoruz. Önümüzdeki dönemde Bulgaristan dönem başkanı oldu. Bulgaristan’ın dönem başkanlığı, AB ile ilişkilerin iyileşmesi açısından önemli. Sonraki dönem başkanı ise Türkiye’yle ilişkilerin bitirilmesi gerektiğini söyleyen Avusturya. O yüzden ortak çıkarlar üzerinden ilişkilerin ne kadar sürdürülebileceği soru işareti. Hiçbir şeyin olmamasından daha faydalı bir süreçtir. İktisadi Kalkınma Vakfı’nın araştırmasına göre, tüm bu sorunlu döneme rağmen, 2016-2017’de Türk halkı yüzde 70’ler oranında Avrupa Birliği’ne üyeliği destekliyor. Bunun birinci nedeni ekonomi, ikinci neden demokrasi ve insan hakları, üçüncü neden ise vize muafiyeti, serbest dolaşım hakları. Bu bize AB değerlerinin aynı zamanda bizim değerlerimiz olduğunu gösteriyor.” (AA, 18 Ocak 2018)

Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerinde yeni bir sayfa açılması noktasındaki teklifler sadece akademisyenlerce değil, siyasetçiler tarafından da dile getiriliyor. Çünkü ‘pire’lere kızarak ‘yorgan yakma’nın Türkiye’ye fayda vermeyeceğini onlar da görüyor. Zaten öyle olmasa AB ile aramızdaki köprülerin tamamen atılmış olması gerekirdi. Siyasetçiler iç politikaya mesaj vermek için Avrupa Birliği yöneticilerine ‘rest’ çekse de ikili görüşmelerde ya da Avrupa ziyaretlerinden tam aksi mesajlar veriyorlar. Bunun bir sebebi de Türkiye’nin uzun dönemdeki menfaatinin AB standartları olduğunu onların da görüyor olmasıdır.

Hatırlamak gerekir ki bir dönem “Şanghay Beşlisi/Şanghay İşbirliği Örgütü”ne üye olmaktan bahsediliyordu. Görünüşte Rusya ile pek çok noktada işbirliği yapıldığı halde son aylarda bu mesele unutulmuş görünüyor. Demek ki Türkiye’yi idare edenler de “Şanghay İşbirliği Örgütü”nün dertlerimize çare olmayacağı kanaatine geldi. Öyle olmasa bu yolda yeni adımlar atılmaz mıydı?

Araştırmalara göre Türkiye’de yaşaşanların yüzde 70’i Avrupa Birliği’ne üyeliği destekliyor. Üyeliğin gerçekleşme ihtimali çok daha az olarak tahmin edilse de bu desteğin sebebi ekonomik menfaatler, demokrasi ve insan haklarındaki iyileşme olarak beyan ediliyor. Dr. Aylin Ünver Noi’nin dikkat çektiği şu nokta da çok önemli: AB değerleri diye bilinen, anlatılan değerler aynı zamanda ve aslında bizim değerlerimizdir. Bu değerlerin içinde hak, hukuk, adalet, insanlara saygı, geliş dağılımında adalet, çalışanın alnının terinin kurumadan ücretinin ödemesi gibi aslında ‘bizim’ olan değerler söz konusu. 

“AB değerleri” olarak anlatılan ‘kötü ve fenalık’lar varsa onların hepsini sahiplerine iade edebiliriz. Bize, temelde insaniyeti temsil eden ve anlatan hak, hukuk, adalet ve meşveretle karar verme kuralları lâzım. Bu değerler bizimdir ve bizim diyerek onlara sahip çıkalım. Çünkü isimlerin değişmesiyle hakikat değişmez.

Okunma Sayısı: 2140
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali R. Yardimoglu

    28.1.2018 16:55:55

    Amennaaaa, bu tesbite, dogru teşhise.. "....olan butun kotu, fena, ....... dusuncelerini muslumanlara pahali sattilar; ......, muslumanlarin cumle iyi, faydali hasletlerini, ....., ucuza alip, kendilerine mal ettiler.." S. N., Bz.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı