"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İmtihan içinde imtihan

Faruk ÇAKIR
31 Ekim 2015, Cumartesi
Dünyanın bir imtihan yeri olduğu noktasında her halde ihtilâf yoktur.

Kimi zenginlikle, kimi fakirlikle, kimi malla, kimi mülkle, kimi ilimle, kimi başka bir vesile ile imtihana tabidir ve tabiyiz. Bu çetin imtihanı kazanmak her kişinin değil, er kişinin işidir. İmtihanı kazananlardan olmak için duâ edelim, duâ alalım, duâ umalım.

Büyük İslâm âlimi Bediüzzaman’ın ifade ve işaretiyle siyasetin hayatımızdaki yeri ‘yüzde bir’ nisbetinde olmalıdır. Orijinal ifade şöyledir: “Şeriatta, yüzde doksan dokuz ahlâk, ibadet, âhiret ve fazilete aittir. Yüzde bir nisbetinde siyasete mütealliktir; onu da ulü’l-emirlerimiz düşünsünler.” (Divan-ı Harb-ı Örfî, s. 28.)

Ahir zamanda olmamız ve pek çok ‘kıyamet alâmeti’nin de zuhur etmiş olması sebebiyle, çoğu insan ‘yüzde bir’lik meselede isabet edemeyip, istikameti bulamamaktadır. 

Nasip olursa yarın, Türkiye sandık başına gidecektir. Şimdiden, seçim neticelerinin hayırlı olmasını dileyelim. 

Seçim de bir bakıma imtihandır. Ancak bazıları bu imtihanı, haşa ve haşa ‘imanı kazanmak ya da kaybetmek’ gibi yorumlama niyetinde. Evet, insanın başında bir ‘kazanma ve kaybetme dâvâsı’ açılmış; ama bu dâvâ “Dördüncü Mesele”de anlatılan dâvâdır. Yani, bir insanın dünya dolusu parası, pulu, imkânı ve fırsatı olsa, bunları ‘Cennet’i kazanma yolunda harcamalı. İnsanın en büyük imtihanı budur. Çünkü bu imtihanı, bu dâvâyı kaybeden kişi Allah muhafaza etsin; ‘Cenehnem’i kazanmış olur. Ve bu kaybedilen dâvânın, imtihanın, Cennet’in yerini başka hiçbir şey doldurmaz ve dolduramaz. (Orijinal metnin bir kısmı şöyledir: “Herkesin –iman mukabilinde– bu zemin yüzü kadar bağlar ve kasırlar ile müzeyyen ve bâkî ve daimî bir tarla ve mülkü kazanmak veya kaybetmek dâvâsı başına açılmış. Eğer iman vesikasını sağlam elde etmezse, kaybedecek.” (Asa-yı Musa, s. 35; http://www.yeniasya.com.tr/risaleinur/asayimusa/#34)

Bazı ‘âlim’lerin de dahil olduğu geniş bir kitlenin, parti seçimlerini “imanı kazanmak ya da kaybetmek” derecesinde gördüğünü akla getiren gelişmeler yaşanıyor. Art arda açıklama ve mektuplar neşredilerek, yapılacak olan siyasî parti seçimleri, “Bu bir seçim değil, varoluş mücadelesidir” şeklinde tarif edildiğini görmekteyiz. Fıkıhçı değiliz, ama bu ifadelerin fıkhen de problemli olduğu akla geliyor. Seçimler elbette önemlidir, ama bu önem ‘varoluş mücadelesi’ olarak tarif ve tavsif edilebilir mi? Fıkıh âlimlerinin bu hususa bir göz atmasında fayda mülâhaza edilir.

Bu bakış ve bu anlayış, esbaba/sebeplere hakiki tesir vermek anlamına da gelmez mi? Bir siyasî seçim, var olma ya da yok olmak şeklinde yorumlanabilir mi? Filan parti varsa, din, ilim, İslâm var da o parti yoksa bütün bunlar yok mu olur? Hatırlayabildiğimiz kadarıyla hiçbir siyasî seçim, mütedeyyin camia tarafından böyle vasıflandırılmamıştı. Bu anlayış, “Biz varsak (bizim parti varsa) siz de varsınız. Biz yoksak siz de (İslâmî hizmetler) yoksunuz/yok olursunuz” tehdidinin yer ettiğini akla getirmez mi?

Hele hele, aynı eserinde “Hem, korkmayınız! Risale-i Nur yasak olmaz” diyen Bediüzzaman’ın eserlerinden haberdar olanların siyasî rüzgârlardan etkilenmesi, ‘bunlar varsa biz varız, bunlar yoksa biz olmayız’ anlamına gelen tavırlar sergilemesi Risale-i Nur’un ruhuna uygun düşmez kanaatindeyiz. 

Ya Rab! Kıyamet alâmetlerinin zuhur ettiği, imtihanların içi içe girdiği ve belki de bin kat zorlaştığı bu asırda bu çetin imtihanları ve ‘kazanmak ya da kaybetmek dâvâsını’ kazanmamızı nasip eyle. Amin, amin, amin.

Okunma Sayısı: 3177
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı