20 Temmuz 2016 Çarşamba günü yapılan Millî Güvenlik Kurulu toplantısı ve sonrasında gerçekleştirilen Bakanlar Kurulunda alınan karar gereği Türkiye’de 3 ay süreyle OHAL (Olağanüstü Hal) ilân edildi.
OHAL ve sıkıyönetim anayasada yeri olan bir idare şekli olmakla birlikte arzu edilen bir hal değildir. Bazıları bunu demokrasi ve hukuk yolunda atılan müsbet bir adım gibi anlayıp anlatmaya çalışıyor. Zaten adı üstünde: Olağanüstü hal. Bu yönetim şekli ülke ve millet için iyi ve faydalı olmuş olsa sürekli o yönetim şekliyle idare edilmesi istenirdi. Tam aksine Güneydoğu’daki terör sebebiyle uzun yıllar devam eden sıkıyönetim ve OHAL uygulamasının bir an önce sona ermesi için herkes gayret sarf etti. Hatta Güneydoğu’da var olan OHAL uygulamasının sona ermesi demokrasi yolunda atılan önemli bir adım olarak görüldü.
Mesele şudur: OHAL’in arzu edilen bir yönetim şekli olmadığı bilinmeli. Hadiseyi böyle bilmek ve millete böyle anlatmakta fayda var. Yoksa OHAL’in çok iyi bir yönetim şekli olduğunu ilân etmek kişinin kendisini yanıltması anlamına gelir.
Bakınız, hukuk profesörü Adem Sözüer, OHAL’i şöyle anlatmış: “Bizim hayatımıza etkisi ise, insanların bazı yerleşimleri yasaklanabilir, eğitim-öğretim kurumlarında öğrenime ara vermek, birçok iş yerinde açılma kapatma saatlerini belirlemek, bunlar dışında aramalar yapılması, çeşitli yükümlülükler getirilmesi, ihtiyaç maddelerinin düzenlenmesi gibi durumlar olabilir. Örneğin sokağa çıkmayı yasaklamak en önemli tedbirlerden biri. Belli yerlerde veya belli saatlerde kişilerin dolaşmasını, toplanmalarını yasaklamak, üst ve eşya arama konusunda hâkim kararı gerekiyordu, fakat artık hâkim kararı olmadan bir takım arama ve kontrol noktaları kullanılacak. Basın konusunda da bazı kısıtlamalar getirilecek. Bazı şeylerin yayınlanması, basılması yasaklanabilecek. Bunlar izne tabi olacak. Gördüğünüz gibi birçok sınırlamalar getirilecek.” (http://www.haberturk.com, erişim: 21 Temmuz 2016)
Hal böyle iken OHAL’in ‘normal hal’den daha iyi olduğu, halkın bundan etkilenmeyeceği gibi bir kanaatin yerleştirilmeye çalışılması yanlış.
Ya Rab! Milletimize, memleketimize tuzak kuranların tuzaklarını başlarına çevir. Fitneleri söndür, milletimize acılar yaşatma. Türkiye’nin önünün ve ufkunun açılmasını nasip eyle. Amin.