"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gönül kazanan kazanır...

Faruk ÇAKIR
29 Nisan 2015, Çarşamba
Seçim ve sandık günü yaklaştıkça, bilhassa siyasetçilerin dilinin kirlendiğine şahit oluyoruz.

Burada tekrarlamaktan ve hatırlatmaktan sıkıldığımız kelimeler ve cümleler sarfediliyor. Siyasetin dili ekseriyetle kirlidir, ama bu kirlilik sandık günü yaklaştıkça daha da artıyor.

Tam bu noktada Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’den isabetli bir ikaz gelmiş. Milletvekili genel seçimleri öncesinde siyasilerin kullandığı üslûba dikkati çeken Görmez, “Bizim çağrımız her mü’minedir. Herkesin daima yapıcı bir gönül dili kullanmasını isteriz. Mümkün olduğu kadar hiç kimse birbirinin kalbini, gönlünü kırmasın” demiş. (AA, 28 Nisan 2015)

Mehmet Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın siyasetin bir malzemesi haline getirilme ihtimaline de itiraz etmiş. Bu da haklı bir itiraz. Çünkü hak ve hakikat inhisar altına alınamaz. Dolayısı ile sadece Diyanet İşleri Başkanlığı değil, daha temelde “din ve inançlar”ın siyaset malzemesi haline getirilmemesi lâzım. 

Başka ülkelerde de benzer problemler yaşanıyor, ama bilhassa ülkemizde dinin siyasete alet edilmesinin çok büyük faturası oldu ve bu faturayı sadece dini siyasete alet edenler değil, millet olarak hepimiz ödedik. Dini siyasete alet etmek görünüşte alet edenlerin kazanmasına sebep oluyorsa da, özde ve temelde onların da kaybetmesine sebep oluyor. Dini siyasete alet eden anlayış, milletin etinden tırnağından artırdığı birikimleri boşa çıkardı. Gerek 28 Şubat süreci ve sonrası, gerekse öncesinde yaşanan benzer süreçler hep bunu ispat etmedi mi?

Dinin siyasete alet edilmemesine en fazla mütedeyyin insanlar dikkat etmeli. Çünkü dinin siyasete alet edilmesi en başta mütedeyyin insanlara zarar veriyor. Kişilerin yaptığı hatanın dine, İslâma, İslâmî kuruluşlara gelmesini kim ister? Din siyasete alet edildiğinde bu hataya düşülüyor. Suçun ve kabahatin şahsiliği unutuluyor ve “Hacıydı böyle yaptı, hocaydı şöyle yaptı, namaz kıldı şunu yaptı” diye kişilerin kabahatleri umumî anlamda Müslümanlara fatura edilmeye çalışılıyor.

Kavgacı dil, temelde siyasete ve siyasetçilere de zarar verir. Keskin sirkenin en büyük zararı, içinde bulunduğu ‘küp’e verdiğini ata sözlerimiz de haber veriyor. Siyasetçilerin kavgacı bir dil kullanmak yerine gönüllere hitap eder bir dil kullanmaları çok önemli. Gönül dili kullanmakla gönüller kazanılır. Asıl kazanmak da bu değil mi? Kavgacı dil ilk bakışta alkış alsa da uzun sürede bünyeye zarar veren ‘zehirli bal’ gibidir. Başta siyaset dünyası olmak üzere hepimiz ‘kavl-i leyyin/yumuşak dil’i tercih etmeliyiz.

Siyasetçilerin kavgacı dilinin bütün bir milete zarar verdiğinin en iyi göstergesi, miting düzenlenen yerlerdeki gerginliktir. Bayrak ve afiş sebebiyle yaşanan kavgalar en başta siyasetçilere zarar vermiyor mu? İnsanlar konuşa konuşa anlaşacağına göre, her siyasetçi meselesini anlaşılır ve sert olmayan bir üslûpla anlatmalı. Elbette hiç kimse ‘ayranım ekşidir’ demeyecektir, ama bunu söylerken de yeni ‘ekşi’likler yapmamak gerekir. 

Başta siyasetçiler olmak üzere hepimiz ‘gönül dili’ ile konuşmayı tercih edersek, dağ gibi karşımızda duran problemler daha kolay çözülmüş olacak. Bu anlamda Diyanet İşleri Başkanı’nın çağrısı dikkate alınmalı ve kavgacı dil terk edilmeli. 

Unutmayalım ki, uzun dönem ve kalıcı olarak kazanmanın yolu, gönüllerin fethiyle mümkündür. Bu da ancak gönüllere hitap eden sözlerle mümkün...

Okunma Sayısı: 1490
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı