"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Eğitim, yine eğitim

Faruk ÇAKIR
07 Mayıs 2016, Cumartesi
Dünyada gerçek anlamda barış ve huzur isteniyorsa, silâhlar için ayrılan paralar mutlak surette eğitim için ayrılmalı.

Buna da en fazla İslâm ülkelerinin ihtiyacı var. Maalesef, Asya münafıkları ile Avrupa’nın dessas zalimleri; İslâm dünyasını sürekli silâhlanmaya teşvik ediyor. Açlık tehlikesiyle karşı karşıya olan ülkelerin ölçüsüz şekilde silâhlanması nasıl izah edilecek?

Neyse ki son zamanlarda İslâm dünyasının hastalıklarının teşhis edildiğine dair daha fazla haberler duyuluyor. Nerede bir toplantı olsa, orada cehalet ve fakirliğin ‘düşman’ olduğu hususunda tesbitler yapılıyor. Aynı şekilde, İslâmiyetin doğru anlaşılmasına da şiddetle ihtiyaç duyulduğu aynı toplantılarda ifade edilmiş durumda.

Senegal’de düzenlenen “Kalkınma ve İstikrara Terörizmin Etkileri” konulu konferansta da benzer görüşler dile getirilip tartışılmış. Senegal Adalet Bakanı Sidiki Kaba, terörün İslâmiyet’in imajını olumsuz etkilediğini belirterek, “İslâm dünyası terörizmle mücadele etmeli. Bunun yolu da eğitime ve dinî ilimlere ağırlık verilmesinden geçiyor” demiş. İslâm dünyasından temsilcilerin ve dinî liderlerin katıldığı konferansta konuşan Sidiki Kaba, terörün, İslâmiyet’in imajına büyük zarar verdiğine de işaret etmiş. 

Dünya İslâm Ligi Genel Sekreteri Şeyh Abdullah et-Turki de terörün ekonomi, istikrar ve kalkınmaya zarar verdiğini, İslâmiyeti ve Müslümanları olumsuz etkilediğini kaydederek, “Teröre karşı koyabilmek için önce terörün sebeplerini belirlemeliyiz. Bu sebepler arasında İslâmiyet’in doğru anlaşılmaması var. Son günlerde yaşanan terör faaliyetlerini kınayarak terör ile rasyonel şekilde mücadele edilmesi gerekiyor. Medyanın terör karşısında tarafsız olması gerekiyor” diye konuşmuş. (AA, 29 Mart 2016)

Bu tesbitler, İslâm dünyasının problemlerinden birinin eğitim(sizlik) olduğunu ortaya koyarken, aynı zamanda İslâmiyetin doğru anlaşılamadığını da gösteriyor. “İslâmiyetin doğru anlaşılamaması/yanlış anlaşılması” terörün bir sebebi ise, bu sebebi ortadan kaldırmak ve “İslâmiyeti doğru anlatmak/’doğru İslâmiyet’i anlatmak” önemli bir vazifedir. Bu iş, sadece İslâm ülkelerinin idarecilerine havale edilebilecek bir iş de değildir. Sivil toplum kuruluşları da bu neticeden sorumludur. “Doğru İslâmiyet ve İslâmiyete lâyık doğruluk” Müslümanlara bile anlatılamamışsa ‘herşey yolunda’ rahatlığıyla oturabilir miyiz?

Bu noktada da Risale-i Nur eserlerinden mutlak surette istifade edilmelidir. “Risale-i Nur eserleri okullarda okutulsun” talebi sadece bir temenniden ibaret kalmamalı. Risale-i Nur eserleri ve onlardan istifade edilerek yazılmış ‘yardımcı ders kitapları’ derdimize çare olabilir.

Senegal’de düzenlenen “Kalkınma ve İstikrara Terörizmin Etkileri” konulu toplantıda dile getirilen ve kısmen bize ulaşan bu tesbitler, Risale-i Nur eserlerine onların ve bütün insanlığın muhtaç olduğunu bir defa daha göstermiş oldu. 

Bu niyetle yola çıkılır ve ihlâsla çalışılırsa ‘cehalet, fakirlik ve anlaşmazlıklar ortadan kaldırılabilir. Durmak yok, Risale-i Nur okumaya devam inşallah.

Okunma Sayısı: 2174
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı